Hayvan ve çevre
Hayvan davranışları bilimi, zooteknide temel çalışmaların yürütüldüğü bir bilim dalı olmanın yanı sıra, özgün merakın sorgulanmasında kullanıla gelen önemli bir araç konumundadır. Söz konusu çalışmalarda, yöntem olarak daha çok karşılaştırmalı davranış bilimi olarak da tanımlanan etolojiden yararlanılmaktadır. Etolojinin bir bilim dalı olarak gelişimi geçtiğimiz yüzyılın ortalarına dayanmaktadır. Bununla birlikte, insanın hayvan davranışlarına olan ilgisinin bilimsel çerçeveye oturtulması gayretlerinin 19. yüzyılda başladığını ifade etmek mümkündür. Söz konusu dönem hayvan davranışlarının yorumlanmasında daha çok “insan merkezli” bakış açısının (antroposantrizm) ağırlık kazandığı bir süreç olarak tanımlanabilir (Immelmann ve ark., 1996). Bu durum aynı süreç ile birlikte toplumda, hayvanların da davranışlarında insan gibi düşündükleri yargısının yaygınlaşmasına yol açmıştır. Erken dönem çalışmaları arasında sıklıkla atıf yapılan dikkate değer çalışmalar yer almaktadır. Hayvan davranışları ve davranışların hayatta kalma üzerine etkileri konusunda düşüncelerini ilk açıklayanlardan birisi Charles Darwin’dir (1809-1882) (Darwin, 1990). Darwin’den kısa bir süre sonra J. Henri Fabre (1823-1915), yaban arılarında yaptığı gözlemlerle böcek davranışlarının karmaşıklığına vurgu yaparken, C. Lloyd Morgan (1852-1936) hayvan davranışlarının insana özgü psikoloji ile değil kendilerine özgü bir psikoloji ile açıklanabileceği düşüncesini ileri sürmüştür (Tinbergen, 1979). I. P. Pavlov’un (1849-1936), nerede ise tüm psikoloji kitaplarında rastlanabilecek, “koşullu tepki” tanımlamasına ulaştığı bir dizi deneyi içeren ünlü çalışması ise davranışta deneysel çalışmalara örnek oluşturmuştur (Todes, 2003).
Lorenz (1982) karşılaştırmalı davranış bilimini; hayvan ve insan davranışlarında, Charles Darwin’den bu yana olağan olan biyolojinin tüm dallarındaki soru ve yöntemleri kullanmak, olarak tanımlamaktadır. Biyolojinin bir alt dalı olarak hayvan davranışları biliminden başlangıçta hayvanlar arası filogenetik akrabalıkların araştırılmasında, yani sistematikte bir araç olarak yararlanılmıştır. Ancak ilerleyen dönemde etoloji, yalnızca karşılaştırmak için değil, hayvan davranışlarını her yönüyle ele alan ve açıklamaya çalışan bir bilim dalına dönüşmüştür. Konrad Lorenz teorik yaklaşımları, Nikolaas Tinbergen saha denemeleri ve Karl von Frisch duyulara yönelik çalışmaları ile etoloji bilimine yön vermişlerdir. Etolojinin kurucuları olarak tarihe geçen bu bilim adamları, 1973 yılı “Tıp ve Fizyoloji Nobel”ini paylaşmışlardır.
Tembrock (1992) davranış biyolojisinin fizyolojiden ekolojiye kadar uzanan çok geniş bir düzlemde karşılaşılabilecek sebep – sonuç dizgesinin önemli öğelerinden birisi olduğunu savlamaktadır. Yazarın bu savı açıklamaya yönelik örneği çarpıcıdır; “Nefes alıp verme fizyolojik bir olaydır. Suyun altında kalan akciğerli bir hayvanın nefes alabilmek için suyun yüzeyine çıkma çabası bir davranıştır. Avlanma bir davranıştır. Avlanma sonucunda av durumundaki hayvan açısından populasyon kontrolünün sağlanması ekolojiyi ilgilendirir”.
İnsanların hayvan yetiştiriciliği faaliyeti içerisinde hayvan davranışlarına olan ilgisi tarım toplumuna geçiş ile aynı yaştadır. Ancak bu konuya sistematik yaklaşım bilim tarihi içerisinde oldukça yenidir. Ulusal kaynaklı bilim havuzumuz ise henüz yeni yeni davranış bilimi merkezli çalışmalar ile tanışmakta, ulusal nitelikli kongrelerde söz konusu alanda yürütülen sunuşlara olan ilginin zaman içerisinde arttığı gözlenmektedir. Geç kalındığı düşünülen, ancak sürdürülebilirliğin çok daha önemli olduğu bu alana ilginin arttırılması açısından hayvan davranışları bilim dalının tanıtılmasına gereksinim bulunmaktadır. Bu makalede, hayvan davranışları bilimi hayvan yetiştiriciliği açısından tanımlanarak, söz konusu disiplinin bilimsel yaklaşımları tartışılmaya çalışılacaktır
Ekoloji
-
Ekosistem hizmetleri
-
Biyoremediasyon Nedir ? Biyoremediasyon Teknikleri Nelerdir ?
-
Enerji Bağımsızlığı Nedir ?
-
İklim Araştırmaları
-
Sera Etkisi - Atmosferdeki karbondioksitin sera gazı etkisindeki yeri nedir?
-
CO2 Salımları
-
İklim Bilimi - İklimi Nasıl Değiştiriyoruz
-
Ağır Metallerin Sağlık Üzerine Etkileri
-
Küresel Isınmanın Sonuçları
-
Asit Yağmurlarının Çevre Üzerine Etkileri
-
Tür Çeşitliliğinin Korunması
-
Biyolojik Mücadele Kavramı
-
Atık Suların Kullanım Alanları
-
Sera gazı ile küresel ısınma arasında nasıl bir ilişki vardır? Kaynak: Sera gazı ile küresel ısınma arasında nasıl bir ilişki vardır?
-
Canlı Türlerinin Yok Olmasının Doğal Dengeye Etkisi