Toplam 87 içerik listeleniyor
-
Doku Kültürü Histoloji
Canlıdan alınan hücreleri uygun ortamda invitro olarak yaşatıp üretmek ve bunlar üzerinde inceleme yapmak esasına dayanır. Kültür ortamı olarak fizyolojik sıvılarla beraber kan plazması ya da embriyonal doku sıvıları kullanılır. Doku kültürü lamlarının ortası oyuk olup kültür sıvısı ve taze doku parçası buraya konur. Koyduğumuz doku içindeki canlı hücreler kültür sıvısında, 37°C ısıda canlılıklarını korurlar ve kısa bir süre sonra üremeye...
https://www.biyologlar.com/doku-kulturu-histoloji -
Katil Afrika Balarıları
Bal arılarının çok saldırgan bir alt türü olan Afrika balarısı - Apis mellifera scutellata
https://www.biyologlar.com/katil-afrika-balarilari -
Katil Afrika Balarıları
Bal arılarının çok saldırgan bir alt türü olan Afrika balarısı - Apis mellifera scutellata
https://www.biyologlar.com/katil-afrika-balarilari -
UZMANLIK VEREN HASTANELER
TÜRKİYEDE UZMANLIK EĞİTİMİ VEREN HASTANELER TIP FAKÜLTELERİ ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ DÜZCE TIP FAKÜLTESİ (BOLU) ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ (AYDIN) AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ (ANTALYA) ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ (ERZURUM) BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ (ANKARA) CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ (MANİSA) CUMHURİYET...
https://www.biyologlar.com/uzmanlik-veren-hastaneler -
Mitokondri ve Leber’in Kalıtımsal Optik Nöropatisi (Lhon)
Çoğunlukla erkek bireylerde görülen ve görme kaybı ile sonuçlanan, retinal ganglion hücreleri (RGH) ve optik sinirlerin dejenerasyonu sonucu akut veya subakaut görme kaybıyla karakterize olan mitokondriyal DNA nokta mutasyonu olan bir hastalıktır.
https://www.biyologlar.com/mitokondri-ve-leberin-kalitimsal-optik-noropatisi-lhon -
Mitokondri ve Leber’in Kalıtımsal Optik Nöropatisi (Lhon)
Çoğunlukla erkek bireylerde görülen ve görme kaybı ile sonuçlanan, retinal ganglion hücreleri (RGH) ve optik sinirlerin dejenerasyonu sonucu akut veya subakaut görme kaybıyla karakterize olan mitokondriyal DNA nokta mutasyonu olan bir hastalıktır.
https://www.biyologlar.com/mitokondri-ve-leberin-kalitimsal-optik-noropatisi-lhon -
Doku Kültürü
Canlıdan alınan hücreleri uygun ortamda invitro olarak yaşatıp üretmek ve bunlar üzerinde inceleme yapmak esasına dayanır. Kültür ortamı olarak fizyolojik sıvılarla beraber kan plazması ya da embriyonal doku sıvıları kullanılır. Doku kültürü lamlarının ortası oyuk olup kültür sıvısı ve taze doku parçası buraya konur. Koyduğumuz doku içindeki canlı hücreler kültür sıvısında, 37°C ısıda canlılıklarını korurlar ve kısa bir süre sonra üremeye...
https://www.biyologlar.com/doku-kulturu -
BAŞKOMUTAN TARİHİ MİLLİ PARKI
İli : AFYON Adı : BAŞKOMUTAN TARİHİ MİLLİ PARKI Kuruluşu : 1981 Alanı : 40.742 ha. Konumu : İç-Batı Anadolu’da Afyon, Kütahya ve Uşak illeri sınırları içerisinde yer almaktadır. Ulaşım : Milli parka, Ankara - İzmir karayolu , Antalya-Afyon karayolu ve İstanbul-Bursa-Eskişehir karayolu ile ulaşılmaktadır. Kaynak Değerleri : 26 Ağustos’ta Kocatepe’de başlayan Büyük Taarruz’da, 27-28 Ağustos’taki kanlı muharebelerle Kocatepe...
https://www.biyologlar.com/baskomutan-tarihi-milli-parki -
Göllerin Jeolojik Yapıları
Göller göl çukurlarının meydana geliş şekillerine göre ikiye ayrılır. Doğal göller: Doğal çukurlarda suların toplanmasıyla oluşan göllerdir. Tektonik göller: Kıtalar arası kaymayla oluşan çatlakların, çukurların su ile dolmasından meydana gelmiş büyük ve derin göllerdir . Örneğin; Afrika’daki Tanganika gölü,Takoe gölü Asyadaki Baykal gölü, Aral gölü Türkiye’de Burdur, Eğridir, Acıgöl, Tuz gölü Hazar, Sapanca gölleri vardır . Ülkemiz...
https://www.biyologlar.com/gollerin-jeolojik-yapilari -
1933 Reformu ve Hamdi Suat Aknar Sonrası (Patoloji'de Alman etkisi)
1933 Reformu sırasındaNazi Almanya'sından kaçarak ülkemize gelen Prof. Philip Schwartz (1894-1978) ve Prof. Siegfried Oberndorfer (1876-1944) uzun yıllar patolojik anatomi eğitimi vermişler, pek çok öğrenci ve patolog yetiştirmişlerdir. Prof. Schwartz patolojik anatomi kürsüsünün başına gelerek, öğrenci ve asistan eğitiminde makroskobi, mikroskobi ve otopsi konusunda pratik uygulamaya önem vermiş, Türkiye'de ilk kez klinikopatolojik dersleri 1942'de başlatmış, bugün...
https://www.biyologlar.com/1933-reformu-ve-hamdi-suat-aknar-sonrasi-patolojide-alman-etkisi -
ARITMA TESİSLERİ VE PROTOZOA
Çalışma metodları birbirinden farklı olsa da arıtma tesislerinin tamamı çeşitli protozoon gruplarını barındırır (Çizelge 1). Biyolojik unsurlar organik madde üzerinden beslenerek organik maddenin topaklaşmasını ve çökmesini sağlarlar. Bakteri bu maddelerin sıvı fazdan uzaklaştırılmasında rol alan en etkin organizma grubunu oluştur. Protozoonlar, atık su arıtma sistemlerinde biyolojik parçalanmadan sorumlu bakteriler üzerinden beslendiklerinden dolayı, önceleri...
https://www.biyologlar.com/aritma-tesisleri-ve-protozoa -
9.Türkiye Hemofili Kongresi
Büyük Hemofili Ailesi Üyeleri; Yine Nisan ayı yine İstanbul’da lale zamanı yine hemofili günü ile birlikte kutlayacağımız Türkiye Hemofili Kongresi zamanı. İki kıta bir şehir olan İstanbul’umuzun bu kez Asya bölümünde adalar ile karşı karşıya Green Park Pendik’te sizler için hazırladığımız kongre menümüze ilk davetimizi gerçekleştiriyoruz. İki yıl önce İstanbul buluşmamıza sizleri şu cümlelerle çağırmıştık ‘’Akademisyen olarak bizlerle...
https://www.biyologlar.com/9-turkiye-hemofili-kongresi -
GELİBOLU YARIMADASI TARİHİ MİLLİ PARKI
İli : ÇANAKKALE Adı : GELİBOLU YARIMADASI TARİHİ MİLLİ PARKI Kuruluşu : 1973 Alanı : 33.000 ha. Konumu : Marmara Bölgesi’nin batısında, Çanakkale ili Eceabat ilçesindedir. Ulaşım : Çanakkale’den feribot ve motorla ulaşılır. Kaynak Değerleri : Osmanlı İmparatorluğu’nu saf dışı etmek ve Rusya’ya yardım amacı ile İstanbul’a ulaşmak isteyen İtilaf Devletleri, güçlü donanmalarına güvenerek Gelibolu Yarımadası üzerinden...
https://www.biyologlar.com/gelibolu-yarimadasi-tarihi-milli-parki -
GÖLLER VE ÖZELLİKLERİ
Göl : Karalar üzerindeki çukur alanlarda birikmiş ve belirli bir akıntısı olmayan durgun su kütlelerine göl denir. Göller tek tek bulundukları gibi yan yana birden fazla da bulunabilirler. Göllerin yan yana bulundukları bölgelere göller yöresi denir. Göllerin Özellikleri Göllerin bulundukları bölgenin iklimi, jeolojik ve jeomorfolojik özellikleri; Gölün büyüklüğü : Dünya üzerindeki göllerin büyüklükleri değişkendir. Hazar Gölü Dünya’nın en büyük...
https://www.biyologlar.com/goller-ve-ozellikleri-1 -
Evrimleşmeyi Sağlayan Düzenekler
Doğal Seçilim Bir populasyon, kalıtsal yapısı farklı olan birçok bireyden oluşur. Ayrıca, meydana gelen mutasyonlarla, populasyondaki gen havuzuna (türün üreme yeteneğine sahip tüm bireylerinin oluşturduğu genler) yeni özellikler verebilecek genler eklenir. Bunun yanısıra mayoz sırasında oluşan Krossing-Over'lar (Mayoz bölünmede gen parça değişimi) ve rekombinasyonlar, yeni özellikler taşıyan bireylerin ortaya çıkmasını sağlar. İşte bu bireylerin...
https://www.biyologlar.com/evrimlesmeyi-saglayan-duzenekler -
Türkiye Zootekni Bölümlerinde Hayvan Davranışları Bilimi
Hayvan davranışları bilimi bakımından Türkiye’de son yıllarda sevindirici gelişmeler yaşanmaktadır. Lisans ve lisansüstü ders olarak hayvan davranışları, zootekni bölümü olan neredeyse tüm üniversitelerde okutulmaya başlanmıştır. Genellikle lisansta zorunlu ders olarak genel hayvan davranışları verilmekte, lisansüstünde ise seçmeli ders olarak türlere özgü davranış dersleri yer almaktadır. Ülkemizde davranış derslerinin türlere özgünleşmesi...
https://www.biyologlar.com/turkiye-zootekni-bolumlerinde-hayvan-davranislari-bilimi -
Türkiyede korunmaya alınmış alanlar hakkında bilgi
Tehdit Altındaki Bitki Türlerinin Bulundukları Ekosistemlerin Korunması ve Yönetimi Projesi Türkiye’nin taraf olduğu “Avrupa’nın Yaban Hayatının ve Yaşama Ortamlarının Korunması” diğer adıyla Bern Sözleşmesi, sözleşme ekinde listelenen ve nesli tehlikede olan bitki türlerinin ve bunların yaşama ortamlarının korunmasını öngörmektedir. Sözleşme amaçlarına ulaşılmasına bir katkı olarak Sözleşme altında “Zümrüt Ağı” adı altında bir ekolojik...
https://www.biyologlar.com/turkiyede-korunmaya-alinmis-alanlar-hakkinda-bilgi -
Dünya’nın Tarihi ve Önemli Doğa Olayları
Yaklaşık 4.6 milyar yaşındaki dünya bu yaşı ile görece genç bir gezegen sayılır. Dünyanın 4.6 milyar yıllık tarihini doğa tarihi anlamında düşündüğümüzde iki bölüme ayırabiliriz. Birinci bölüm dünyanın oluştuğu 4.6 milyar yıl öncesinden başlayıp Kambriyen patlaması denilen ve dünya üzerinde canlı çeşitliliğinin inanılmaz bir şekilde arttığı yaklaşık 540 milyon yıl öncesinde başlayan zaman dilimi ile sona erer. Bu dönem...
https://www.biyologlar.com/dunyanin-tarihi-ve-onemli-doga-olaylari -
Doğa Tarihi Çalışmaları Kronolojisi
MÖ 2500-600: Babiller matematik çalışmalarına başlamışlardı. Bir çemberi 360 dereceye bölmüşler, 60 dakika ve 60 saniyeyi belirlemişlerdir. Tarımsal faaliyetlerini düzenlemek için sel baskınlarını hesaplamaya yönelik bir takvim oluşturmuş ve bir yılı 4.5 dakikalık yanılma payı ile hesaplamışlardı. MÖ 2000 e gelindiğinde arkeolojik kayıtlardan ele geçen papirüslerde Mısırlıların tedavi yöntemleri geliştirdiklerini görüyoruz....
https://www.biyologlar.com/doga-tarihi-calismalari-kronolojisi -
Türkiye’de Müzeciliğin Tarihçesi
Türkiye’de müzecilik Sultan Abdülmecid zamanında başlamıştır. Yalova’da yaptığı gezide gördüğü tarihi yazıt taşlarının görüp bunların İstanbul’a gönderilmesini istemiştir. Bu taşlar ve bazı silahlar Aya İrini Kilisesinde koruma altına alınmıştır. Müzeciliğin ilk izi bu olsa da burası halka açık değildi. Daha sonra sadrazam Ali Paşa döneminde tam anlamı ile müze haline getirilip 1881 yılına kadar ...
https://www.biyologlar.com/turkiyede-muzeciligin-tarihcesi -
Uluslararası Müzeler Konseyi(Icom)
Konsey1946 yılında Paris’te farklı müzelerden uzmanlar tarafından kuruldu ve başkanlığa Chauncey Hamlin getirildi. Hemen ertesi yıl ise Meksika’da ilk genel kurullarının gerçekleştirdiler. 1965 yılına kadar geçen süreçte büyümeye başlayan konsey bu süreçte yedi konferans gerçekleştirdi. Bu konferanslarında ele alınan üç temel madde; müzelerin eğitici rolleri, sergiler ve kültürel maddelerin uluslararası dolaşımı ile bu...
https://www.biyologlar.com/uluslararasi-muzeler-konseyiicom -
PORSUK VE SANSARLARIN TÜRKİYE’DEKİ DURUMU SEMPOZYUM I
Değerli katılımcılar Türkiye'de iki sansar türü yaşamaktadır. Bunlardan biri giderek yok olma noktasına gelen Ağaç Sansarı (Martes martes) ve diğeri nispeten daha iyi durumda olan Kaya Sansarı (Martes foina)'dır. Kaliteli bir kürke sahip olan Ağaç Sansarı ormanlık alanları tercih ederken kaya sansarı step alanlarda bulunmaktadır. Diğer taraftan kesintili bir yayılışa sahip olan Porsuk (Meles meles) habitat daralması ve av baskısı sebebiyle yok olma noktasına...
https://www.biyologlar.com/porsuk-ve-sansarlarin-turkiyedeki-durumu-sempozyum-i -
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu
Kanun 21.03.1983 tarihinde kabul edilmiş olup 2863 kanun numarası ile 23.03.1983 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanunun amacı; ‘korunması gerekli taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile ilgili tanımları belirlemek, yapılacak işlem ve faaliyetleri düzenlemek, bu konuda gerekli ilke ve uygulama kararlarını alacak teşkilatın kuruluş ve görevlerini tespit etmek’ olarak belirlenmiştir. Kanunun kapması...
https://www.biyologlar.com/kultur-ve-tabiat-varliklarini-koruma-kanunu -
Doğa ve Canlı Hayat İçin Doğa Tarihi Müzelerinin Önemi
Adından da anlaşılacağı gibi ‘doğa’ genel anlamda doğa tarihi müzelerinin temel konusudur. Bu anlamda doğal hayatın korunması ve sürdürülebilirliği noktasında doğa tarihi müzelerine çok iş düşer. Doğal hayatın ve canlılığın korunması ve sürdürülebilirliği ancak bilinçli bir toplum oluşturma ile sağlanabilir ki bilinçli bir toplum oluşturmada müzelerin önemi büyüktür. Zira müzeler bilimsel bilgiler ışığında, insanları...
https://www.biyologlar.com/doga-ve-canli-hayat-icin-doga-tarihi-muzelerinin-onemi -
Müzelerde Eğitim
Genel anlamda müzelerde eğitimi bilimsel eğitim ve toplumsal eğitim iki başlık altında incelemek gerekse de toplumsal anlamda sağlanan eğitim daha ön plana çıkar.
https://www.biyologlar.com/muzelerde-egitim -
Tehdit Altındaki Bitki Türlerinin Bulundukları Ekosistemlerin Korunması
Tehdit Altındaki Bitki Türlerinin Bulundukları Ekosistemlerin Korunması ve Yönetimi Projesi Türkiye’nin taraf olduğu “Avrupa’nın Yaban Hayatının ve Yaşama Ortamlarının Korunması” diğer adıyla Bern Sözleşmesi, sözleşme ekinde listelenen ve nesli tehlikede olan bitki türlerinin ve bunların yaşama ortamlarının korunmasını öngörmektedir. Sözleşme amaçlarına ulaşılmasına bir katkı olarak Sözleşme altında “Zümrüt Ağı” adı altında bir ekolojik...
https://www.biyologlar.com/tehdit-altindaki-bitki-turlerinin-bulunduklari-ekosistemlerin-korunmasi -
DNA GÜNÜN 2014
Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümünün Düzenlediği DNA GÜNÜ 2014 etkinliği bu yıl 25 Nisan 2014 de gerçekleştiriliyor. Gün boyu sürecek çeşitli etkinlikler, Hacettepe Üniversitesinde gerçekleşecek, http://dnagunu.org/ Biz, DNA ve moleküler genetik ile ilgili bilgilerimizi herkesle paylaşmaya çalışan gönüllü bilim elçileriyiz. Amacımız; küçük yaşlardan itibaren çocuklara bilimin güler yüzünü göstererek geleceğe şekil veren genom teknolojilerinin...
https://www.biyologlar.com/dna-gunun-2014 -
22. Ulusal Biyoloji Öğrenci Kongresi
Ankara Üniversitesi, Atatürk ilkeleri ve Cumhuriyet devrimlerinin dayanaklarını oluşturmak, bu ilke ve devrimleri yurt genel...ine yaymak, kökleştirmek ve çağdaşlığın, bilimin ve aydınlığın ifadesi olan bu değerlerin yılmaz savunuculuğunu yapmak üzere, temeli bizzat yüce Atatürk tarafından atılmış bir üniversitedir. Tüm üniversitelerin olduğu gibi, Ankara Üniversitesinin görevi de, evrensel bir bakışla bilim ve sanat alanlarında topluma yön...
https://www.biyologlar.com/22-ulusal-biyoloji-ogrenci-kongresi -
Komünite Ekolojisi
Anadolu’ya özgü alageyik 12 yıl ömürlü olup hızlı hareket eden hayvan yazın beyaz lekeli kışın grimsi lekeli olup küçük sürüler halinde yaşar. Komünite: Belirli bir alanda sürekli etkileşim içerisinde bulunan canlıların oluşturduğu topluluktur. Aynı yaşam ortamını paylaşan farklı türler topluluğu incelenerek kolaylık olsun diye Bitki, Hayvan, Bakteri, mantar komüniteleri ayrı ayrı olduğu gibi aynıda olabilir. Komünite’erin tipi ve büyüklüğü...
https://www.biyologlar.com/komunite-ekolojisi -
Düyaca Ünlü Herpetologlar
Ernst Ahl Ross Allen Mehmet K. Atatür Spencer Fullerton Baird İbrahim Baran Thomas Barbour Brady Barr Richard Henry Beddome Thomas Bell Arnold Adolph Berthold Gabriel Bibron Sherman C. Bishop Frank N. Blanchard Marie Firmin Bocourt Oskar Boettger Charles M. Bogert Friedrich Boie Pierre Joseph Bonnaterre Paul-Émile Botta George Albert Boulenger Leo Brongersma Abidin Budak Enrica Calabresi Lorenzo Camerano Theodore Edward Cantor Archie Carr Alexandre Constantinovich Chnéour Doris Mable...
https://www.biyologlar.com/duyaca-unlu-herpetologlar -
Ekosistemler ve Biyolojik Çeşitlilik
1.Ekosistemler 2.Biyolojik Çeşitlilik 3.Çevre Sorunları ve Etkileri Okul bahçesine çıkıp gözlerimizi kapattığımızı hayal edelim.Gözlerimiz kapalıyken hangi sesleri duyuyoruz?Duyduğumuz seslerden hangilerinin doğal,hangilerinin yapay olduğunu belirleyelim.Şimdi' de bir ormanda olduğumuzu hayal edelim. Gözlerimiz kapalıyken duyduğumuz seslerin kaynaklarını söyleyelim.Bir ortamdaki doğal seslerin çeşitliliği buradaki canlı çeşitliliği hakkında bize bilgi verir...
https://www.biyologlar.com/ekosistemler-ve-biyolojik-cesitlilik -
HERBARYUM TEKNİKLERİ
Herbaryum en kısa ve açık tanımı ile, sıkıştırılarak kurutulmuş bitki ömekleri kolleksiyonudur. Ancak bu ömeklerin, kabul edilmiş belli bir sınıflandırma sistemine göre düzenlenmiş ve bilimsel araştırmalara ışık tutucu olabilmesi için, belirli yöntemler ve tekniklere göre toplanmış olması gerekmektedir. Bu bilgilerin ışığı altında oluşturulmuş bir herbaryum biyoloji, tıp, eczacılık, ziraat ve daha değişik bir çok konularda çalışacaklara bir...
https://www.biyologlar.com/herbaryum-teknikleri-1 -
HERBARYUM TEKNİKLERİ
Herbaryum en kısa ve açık tanımı ile, sıkıştırılarak kurutulmuş bitki ömekleri kolleksiyonudur. Ancak bu ömeklerin, kabul edilmiş belli bir sınıflandırma sistemine göre düzenlenmiş ve bilimsel araştırmalara ışık tutucu olabilmesi için, belirli yöntemler ve tekniklere göre toplanmış olması gerekmektedir. Bu bilgilerin ışığı altında oluşturulmuş bir herbaryum biyoloji, tıp, eczacılık, ziraat ve daha değişik bir çok konularda çalışacaklara bir...
https://www.biyologlar.com/herbaryum-teknikleri-1 -
Çevre gündeminde bu hafta (12-18 Ocak 2013)
Greenpeace, Sinop'un Gerze ilçesine kömürlü termik santral kurulması çalışmalarının engellenmesi için 'Kimkorkar' adlı kampanya başlattığını duyurdu.
https://www.biyologlar.com/cevre-gundeminde-bu-hafta-12-18-ocak-2013 -
Genetiğin Dünya da ve Türkiye de Tarihsel Gelişimi
Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. "Gen" terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar tutarak,...
https://www.biyologlar.com/genetigin-dunya-da-ve-turkiye-de-tarihsel-gelisimi -
Kanadı Kırık kartal Koruma Altında
Gümüşhane ili Köse ilçesine bağlı Salyazı beldesi kırsalında jandarma ekiplerince bulunan yaralı kartalın, Doğa Koruma ve Milli Parklar 12. Bölge Müdürlüğü Gümüşhane Şube Müdürlüğü Av Koruma ekiplerince alınarak Gümüşhane Belediyesi Veteriner hekimine götürüldü.İlk muayenesi yapılan kartalın kanadında kırık tespit edildi. Ameliyat edilmesi gerektiğinden yaralı kartal Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesine gönderildi. Tedavisi burada...
https://www.biyologlar.com/kanadi-kirik-kartal-koruma-altinda -
MİNERAL MADDELERİN SINIFLANDIRILMASI ve FONKSİYONLARI
Mineral doğal şekilde oluşmayan homojen, belirli kimyasal bileşime sahip ve belirli bir kristal öz yapıları olan inorganik kristalleşmiş katı bir cisimdir. Buna göre minerallerin özelliklerini şöyle sıralayabiliriz: Doğal olarak oluşur. Herhangi bir parçası bütününün özelliklerini taşır. Belirli bir kimyasal formülü vardır. Katı halde olup nadiren sıvıdır. İnorganiktir. (yani doğada bulunur) Mineralojinin oluşan maddeleri ihtiva ettiği için bu bakımdan...
https://www.biyologlar.com/mineral-maddelerin-siniflandirilmasi-ve-fonksiyonlari -
Genetiğin Dünyada ve Türkiyedeki Tarihi
Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. “Gen” terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar...
https://www.biyologlar.com/genetigin-dunyada-ve-turkiyedeki-tarihi -
Tohum Takas Ağı Güçlenerek Büyüyor
Yazı: Durukan DuduBuğday Derneği Tohum Takas Ağı Koordinatörü Tohum Takas Ağı kapsamında yılın ikinci büyük toplantısını Yalova'da yaptık. Bir çok açıdan kritik bir toplantıydı bu. Konuşulacak, anlatılacak, dinlenecek çok şey vardı. Kararı alınacak, son durum kontrolü yapılacak, önümüzdeki aylar için planlanacak… Dahası, yıllardır oya gibi işleyerek oluşturduğumuz Tohum Takas Ağı veritabanının görücüye çıkacağı, fiilen kullanılmaya...
https://www.biyologlar.com/tohum-takas-agi-guclenerek-buyuyor -
Prof. Dr. Ali Demirsoy
Prof. Dr. Ali Demirsoy, (ICZN yazar gösteriminde Demirsoy; d. 1945 Yuva, Kemaliye, Erzincan, Türkiye) Türk entomolog ve evrimsel biyoloji uzmanı. Şimdiye kadar 20 takson tanımlamış ve 12 taksona da adı verilmiştir. Eski adı Gerüşla olan Yuva köyünde doğdu. 1956 yılında köyündeki ilkokulu, 1959'da Kemaliye'deki ortaokulu, 1962'de Ankara Gazi Lisesi'ni, 1966'da Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Tabii İlimler Bölümü'nü bitirdi. Petrol aramada staj yaptı. 1966...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-ali-demirsoy -
Feyzi Önder
İlk öğrenimini Ödemiş Cumhuriyet İlkokulunda, orta öğrenimini İzmir Tilkilik Ortaokulu ve İzmir Atatürk Lisesinde tamamlamıştır. 1961yılında Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesine girerek 1965 yılında aynı fakültenin Bitki Sağlığı Bölümünden mezun olmuştur. Aynı yıl asistanlık sınavını kazanarak bu fakültenin Entomoloji ve Zirai Zooloji Kürsüsüne asistan olarak girmiştir. 1970 yılında "İzmir ili ve çevresinde bitki zararlısı Mirinae...
https://www.biyologlar.com/feyzi-onder -
Ünlü Türk Biyologlar
Turhan Baytop Prof. Turhan Baytop, (d. 20 Haziran 1920, İstanbul - ö. 25 Haziran 2002, İstanbul), eczacı, öğretim üyesi, botanikçi, bilim adamı. 1945 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Eczacı Okulu'nu bitiren Prof. Baytop, 1948 yılında mezun olduğu okulun Farmakognozi Enstitüsü'nde asistan olarak göreve başladı. Hazırladığı bir tez ile 1949 yılında Dr. pharm. ünvanı kazanan Turhan Baytop, 1951 yılında gittiği Paris Eczacılık Fakültesi Farmakognozi...
https://www.biyologlar.com/unlu-turk-biyologlar -
Ünlü Türk Biyologlar
Turhan Baytop Prof. Turhan Baytop, (d. 20 Haziran 1920, İstanbul - ö. 25 Haziran 2002, İstanbul), eczacı, öğretim üyesi, botanikçi, bilim adamı. 1945 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Eczacı Okulu'nu bitiren Prof. Baytop, 1948 yılında mezun olduğu okulun Farmakognozi Enstitüsü'nde asistan olarak göreve başladı. Hazırladığı bir tez ile 1949 yılında Dr. pharm. ünvanı kazanan Turhan Baytop, 1951 yılında gittiği Paris Eczacılık Fakültesi Farmakognozi...
https://www.biyologlar.com/unlu-turk-biyologlar -
Prof. Dr. Cemal Varol Tok
06 Elül 1963 tarihinde Umurlu Aydın'da doğan Cemal Varol Tok; 1974 yılında İzmir Bornova Yavuz Selim İlkokulundan mezun olduktan sonra 1977 yılında Bornova Suphi Koyuncu Lisesi'nin Orta Bölümünü bitirdi. 1980 yılında İzmir Atatürk Lisesi'nden mezun oldu. 1981 yılında Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Zooloji bölümüne başladı aynı bölümden 1985 yılında mezun oldu. 1988 yılında Yüksek Lisans, 1993'de "Datça Yarımadasının Herpetofaunası" üzerine doktora tezini...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-cemal-varol-tok -
Prof Dr. Hulusi Behçet
Hulusi Behçet, 20 Şubat 1889 tarihinde İstanbul'da doğmuştur. Tıp öğrenimini 1910 senesinde tamamlamış ve 1914 Temmuzuna kadar Gülhane Dermatoloji Kliniğinde Eşref Ruşen, Talat Çamlı ve bakteriyolog Reşat Rıza hocaların yanında asistan olarak çalışmıştır. 1914 Temmuzunda Kırklareli Askeri Hastanesi başhekim muavinliğine tayin edilmiş ve daha sonra 1918'e kadar Edirne Askeri Hastanesinde dermatoloji uzmanı olarak çalışmıştır. 1918 Ağustosunda evvela...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-hulusi-behcet -
Prof. Dr. Hikmet Birand
Prof.Dr.Hikmet Birand; Doğumu: 1906, Karaman - Ölümü: 1972, Ankara Botanik Bilgini, Türk akademisyen ve yazar. Prof.Dr. Hikmet BİRAND Ankara Üniversitesi Botanik Enstitüsü Direktörü 1904 yılında Karaman’da doğdu. İstanbul’da Halkalı Yüksek Ziraat Okulu’nu bitirdi. 1928-1932 yılları arasında Almanya’nın Bonn kentinde doktora yaptı. 1933 yılında yurda döndü, aynı yıl açılan Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü’nde Başasistan olarak akademik kariyerine...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-hikmet-birand -
Prof.Dr. Bahtiye MURSALOĞLU
1918'de Bolu'da doğan Bahtiye Hoca Hanımefendi (o zamanki adıyla Bahtiye KOLLU), ilk ve orta öğrenimi burada tamamladıktan sonra 1935'te Ankara’daki Yüksek Ziraat Enstitüsü’ne başladı. Hem ruhu, hem de bedeni spora çok yatkındı ama teniste Türkiye Şampiyonlukları alacağını, Türk sporunun en başarılı kadın sporcularından biri olacağını o yıllarda aklının ucundan bile geçiremiyordu.Ankara’da spor yapma olanakları kısıtlıydı. Ancak, Yüksek Ziraat...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-bahtiye-mursaloglu -
Ord.Prof.Dr. Curt KOSSWIG
Hayatı dizilere, bir filme konu olacak kadar ilginçtir Curt Kosswig'in. Çok akıllı, sabırlı, çalışmayı çok seven, doğa aşığı, Türk insanıyla çok iyi kaynaşmış bir halk adamıydı. 30 Ekim 1903'te Berlin'de doğan Curt Kosswig, 2. Dünya Savaşı sırasındaki Nazi zulmünden kaçarak, 1933 İstanbul Üniversitesi Reformu sayesinde Türkiye'ye geldi. Gelmesinden sadece 2 sene sonra derslerini Türkçe olarak vermeye başlayan Kosswig, bazı fiziksel özellikleriyle...
https://www.biyologlar.com/ord-prof-dr-curt-kosswig -
Prof. Dr. Muhtar BAŞOĞLU
Türkiye’nin ilk Herpetoloğu olan Prof. Dr. Muhtar BAŞOĞLU 1913’de Ödemiş (İzmir)’de doğmuştur. 1932’de İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Tabii Bilimler Bölümüne kaydını yaptırmış ve 1936’da mezun olmuştur. Askerlik hizmetini yerine getirdikten sonra aynı bölümde 1941 yılında asistan olarak göreve başlamıştır. Burada “Sur le métabolisme de la corde nerveuse du ver de tere” adlı tezi ile BAŞOĞLU Zooloji Doktoru ünvanını almıştır. 1946...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-muhtar-basoglu-1 -
Silurus triostegus (mezopotamya yayın balığı) hakkında bilgi
Alem: Animalia (Hayvanlar) Şube: Chordata (Kordalılar) Sınıf: Actinopterygii (Işınsal yüzgeçliler) Takım: Siluriformes Familya: Siluridae Cuvier, 1816 Cins: Silurus Tür: S. glanis Tür: Silurus triostegus FAMİLYA : SILURIDAE Vücut uzun, baş kuvvetli ve geniş. Ağız açıklığı oldukça büyüktür ve etrafında 3 çift uzun bıyık bulunur. Üst çene kenatları sadece intermaxiller kemiklerden meydana gelmiştir.Pektoral yüzgeçlerde kuvvetli bir diken radius bukunur. Anal...
https://www.biyologlar.com/silurus-triostegus-mezopotamya-yayin-baligi-hakkinda-bilgi