Toplam 1912 içerik listeleniyor
-
PESTİSİTLERİN İNSAN VE ÇEVRE ÜZERİNE ETKİLERİ
İnsanlar kolay veya parasız sahip oldukları nimetlerin değerini maalesef bilmemekte, bu nimetleri hem hor, hem de hiç bitmeyecek gibi bol kullanmaktadır. Bunun sonucu oluşan gıda, hava, su ve toprak kirliliği buna en güzel örnektir. Yoğun ve bilinçsiz bir şekilde kullanılan ve çevre kirliliğine neden olan etkenlerden biri olan pestisitler, ekonomik bir şekilde üretilmeleri ve kullanım kolaylığı nedeniyle; ürünü hastalıkların, böceklerin, yabancı otların ve diğer...
https://www.biyologlar.com/pestisitlerin-insan-ve-cevre-uzerine-etkileri -
Nematodlar İle Mücadelede Biyolojik Alternatifler
Bitki paraziti nematodlar genellikle çok küçük, ince ve yuvarlak, çok hücreli, solucana benzer, mikroskobik canlılardır. Boyları 0,5-2 mm arasında değişir. Kültür bitkilerinde zararlı olan bitki paraziti nematodların hayat devresi genel olarak şu şekildedir: Yumurta → 1. larva dönemi → 2. larva dönemi → 3. larva dönemi → 4. larva dönemi ve ergin şeklindedir. Pek çok bitki paraziti nematod türünün görünüşü ince uzunipliksi formda olmasına rağmen bazı...
https://www.biyologlar.com/nematodlar-ile-mucadelede-biyolojik-alternatifler -
ÇEÇE SİNEĞİ (Glossinidae) ve Uyku Hastalığı
Çeçesineği Alm. Tsetsefliege (f), Fr. Mouche (f), tse-tse, İng. Tse-tse fly. Familyası: Karasinekgiller (Muscidae). Yaşadığı yerler: Afrika’nın tropikal bölgelerinde, özellikle Kongo’da akarsu kıyılarında. Özellikleri: İki kanatlıdır. Koyu renkli olup, karasinekten biraz iridir. Delici emici ağız tipine sahiptir. Duyu organları tüylüdür. Kan emerek beslenir. Birçok hastalık mikrobunun taşıyıcısıdır. Ömrü: Erginleri 60-70 gün yaşar. Çeşitleri: 21...
https://www.biyologlar.com/cece-sinegi-glossinidae-ve-uyku-hastaligi -
Darwin’in evrim ile ilgili görüşleri
Charles DARWIN (1809 - 1882), evrim bilimine iki önemli katkida bulundu. Bi¬rincisi organik evrim düsüncesini destek¬leyen zengin bir kanitlar dizisini toplaya¬rak ve derleyerek bilim dünyasina sundu. Ikincisi evrim mekanizasinin esasini olus¬turan "Dogal Seçilim" ya da diger bir de¬yimle "Dogal Seleksiyon" kuraminin il¬kelerini ortaya koymasidir. Charles Darwin, türlerin zaman içinde gös¬terdigi degismeler üzerine, uzun yillar süren gözlemler yapmistir. Özellikle Galapagos...
https://www.biyologlar.com/darwinin-evrim-ile-ilgili-gorusleri-1 -
22. Ulusal Biyoloji Öğrenci Kongresi
Ankara Üniversitesi, Atatürk ilkeleri ve Cumhuriyet devrimlerinin dayanaklarını oluşturmak, bu ilke ve devrimleri yurt genel...ine yaymak, kökleştirmek ve çağdaşlığın, bilimin ve aydınlığın ifadesi olan bu değerlerin yılmaz savunuculuğunu yapmak üzere, temeli bizzat yüce Atatürk tarafından atılmış bir üniversitedir. Tüm üniversitelerin olduğu gibi, Ankara Üniversitesinin görevi de, evrensel bir bakışla bilim ve sanat alanlarında topluma yön...
https://www.biyologlar.com/22-ulusal-biyoloji-ogrenci-kongresi -
Gama Işınlama Sterilizasyonu Nedir
Bu makale de sizlere, günlük hayatta kullandığımız gıdaların ve tek kullanımlık tıbbi ürünlerin sterilizasyonu sağlamak için kullanılan gama ışınlama yöntemini anlatacağım.
https://www.biyologlar.com/gama-isinlama-sterilizasyonu-nedir -
Ototrof canlıların Işık enerjisini kimyasal enerjiye nasıl dönüştürdüklerini tüm basamaklarıyla açıklayınız.
Bitkiler ve algler günes ışığını kullanarak besinlerini kendileri üretir. Kendi besinlerini kendi sentezleyen, su (H2O), karbondioksit (CO2) ve inorganik tuzlardan organik maddeyi oluşturan, enerjiyi bu organik bileşiklerde depolayan canlılardır. Kendi içinde: Fotosentetik ototroflar. (Fototroflar) Biyokimyasal olaylar için gereksinim duydukları enerjiyi güneş ışınlarından, fotosentezle sağlayan canlılardır. Örn : Yeşil ve mor bakteriler. Kemosentetik ototroflar....
https://www.biyologlar.com/ototrof-canlilarin-isik-enerjisini-kimyasal-enerjiye-nasil-donusturduklerini-tum-basamaklariyla-aciklayiniz- -
Heterotrof görüşü
Heterotrof hipotezi’ne göre, ilk canlı heterotrof bir organizma olup, cansız maddelerin uzun bir “kimyasal evrim” geçirmesiyle meydana gelmiştir. Cansız maddelerin bir araya gelerek canlıları nasıl oluşturduğuna ait görüşler, Oparin ve Haldane gibi bazı bilim adamlarının hipotezlerine dayandırılmaktadır. Bu bilim adamları ilk atmosferde serbest oksijenin bulunmadığını, oksijenin su ve oksitlere bağlı olabileceğini iddia etmektedirler. Ayrıca ilk atmosferde...
https://www.biyologlar.com/heterotrof-gorusu -
Ototrof Hipotezi
Tüm canli organizmalarin hayatta kalmalari için besine ihtiyaç duyduklari düsünülecek olursa, ilk canlinin da kendi besinini kendisinin yapmasi gerekliligi ortaya çikar. Iste bu görüse göre ilk canli kendi besinini üretebilen ototrof bir canlidir. Diger canlilar da bunlardan meydana gelmistir. Ancak bugünkü anlamda ototroflarin, dünyanin olustugu ilk günlerdeki gibi olumsuz ve basit çevrede olusmasi mümkün degildir. Ototroflarin bu ilk kompleks yapiyi kazanmalari için...
https://www.biyologlar.com/ototrof-hipotezi -
Mikroskobik canlılar özellikleri ve hayatımızdaki rolleri
Bakteri dünyası, canlı çeşitliliğine, neredeyse sonsuz denilebilecek bir oranda katkıda bulunuyor. Her gün yeni türler keşfediliyor ve birbirinin aynı olduğu düşünülen bakterilerin bile metabolizmaları incelendiğinde, aslında farklı türler oldukları ortaya çıkıyor. Bakteriler, yeryüzünde yaşamın sürekliliği için çok önemli birçok biyokimyasal olayın gerçekleşmesini sağlıyor. Kısacası, yaşamın temelindeki kimyasal olayların gerçekleşmesini...
https://www.biyologlar.com/mikroskobik-canlilar-ozellikleri-ve-hayatimizdaki-rolleri -
Türkiye'nin Floristik (Bitkisel) Zenginliği
> Türkiye, bitkileri açısından,dünyada en zengin ülkelerin başında gelir.Bugünkü bilgilerimize göre,Türkiye'nin coğrafi sınırları içinde 3022'si endemik olmak üzere, 8897 çiçekli bitki ve eğrelti türü doğal olarak yetişmektedir.Bu sayı alttür,varyete ve hibritlerle birlikte 10.765'e ulaşır. > > Türkiye’de doğal olarak yetişen 10.765 çiçekli bitki ve eğreltinin yaklaşık üçte biri endemiktir.Bir ülkenin floristik zenginliği ve çeşitliliği,...
https://www.biyologlar.com/turkiyenin-floristik-bitkisel-zenginligi -
Sistematik Sınav Soruları
1. Bazı fotosentik bakteriler fotosentez yaparken yeşil bitkilerden farklı olarak H2O yerine H2S kullanırlar. Buna göre, bu fotosentik bakterilerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Karbon kaynağı olarak CO2 yi kullanırlar B ) Fotosentez sonucunda glikoz sentezlerler C) Fotosentez sonucu O2 açığa çıkarırlar D) Klorofilli ve ototrof organizmalardır E) Fotosentez sonucu kükürt biriktirirler 2. I.Bir hücreli olma II.Zarlı organel taşıma III.Ototrof...
https://www.biyologlar.com/sistematik-sinav-sorulari -
Klinik mikrobiyolojide kullanılan kültür yöntemlerini ile İn vitro kültür değerlendirmeleri kaç şekilde yapılmaktadır
Mikobakterilerin ikiye bölünmesi için gerekli süre 16-18 saat kadardır ve izole edilmeleri için besiyerlerinin uzun süre inkübe edilmesi gerekir.Zorunlu aerop olan mikobakterilerin bulunduğu ortamda oksijen miktarının azalması,üreme hızlarının da azalmasına neden olur.Uygun sıvı ve katı besiyerlerinde 7-21 gün gibi uzun bir sürede ürerler ve uygun üreme 35-37 °C’de sağlanır.Kültür süreleri ise 6-8 hafta kadardır. Mikobakterilerin izole edilmeleri ve çeşitli...
https://www.biyologlar.com/klinik-mikrobiyolojide-kullanilan-kultur-yontemlerini-ile-in-vitro-kultur-degerlendirmeleri-kac-sekilde-yapilmaktadir -
BİTKİLERİN SINIFLANDIRILMASI
Bugün 500.000 civarında taksondan oluştuğu kabul edilen bitkiler dünyasını yedi bölümde toplama olanağı vardır. Bu bölümler ilkel olanlardan başlanarak, gelişmiş bitkilere doğru sırasıyla aşağıda görülmektedir. Bacteriophyta: Bakteriler Cyanophyta: Mavi yeşil su yosunları Phycophyta: Algler, esmer ve kızıl su yosunları, Flagellatae ve Diatomeae’ ler Mycophyta : Mantarlar Lichenes : Mantarlarla alglerin ortak yaşamından oluşan bitkilerdir. Bağımsız bir...
https://www.biyologlar.com/bitkilerin-siniflandirilmasi -
İmmüno onkoloji ile kanser tedavisinde yeni bir çağın kapıları açılıyor!
Son bir kaç yılda immüno onkolojide çok önemli gelişmeler yaşandıİmmüno onkoloji alanında ilk önemli sonuçların 2012 yılında alınmaya başlandığını ama çalışmaların geçmişinin 30 yıl geriye kadar gittiğini söyleyen Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü Medikal Onkoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İsmail Çelik, immüno onkoloji ile kanser tedavisinde yeni bir çağa girildiğini ve hızla kemoterapisiz bir döneme doğru gidildiğini belirtti. Kanser...
https://www.biyologlar.com/immuno-onkoloji-ile-kanser-tedavisinde-yeni-bir-cagin-kapilari-aciliyor -
3. Uluslararası Biyosidal Kongresi
Kongre Tarihi : 22 – 25 Kasım 2016 Kongre Merkezi : Maritim Pine Beach Hotel
https://www.biyologlar.com/3-uluslararasi-biyosidal-kongresi-1 -
Darwin ve Moleküler Evrim
Doğal seçilim aslında bir genetik kuramı. Çünkü doğal seçilim süreci genetik çeşitliliğin varlığını gerektiriyor. Bu çeşitlilik ortamında, Darwin'in deyimiyle "varolma mücadelesi"nde, avantajlı özelliklere sahip bireyler varlıklarını sürdürebiliyor ve bu özelliklerini bir sonraki kuşağa aktarabiliyorlar. Ancak Darwin, genetik süreçlerin nasıl işlediğini özelliklerin bir kuşaktan diğerine nasıl aktarıldığını- bilmiyordu. Ebeveynler ve yavrular...
https://www.biyologlar.com/darwin-ve-molekuler-evrim -
Evrim Mekanizması
Evrimin önemli ham malzemelerinden biri mutasyonlardır. Mutasyonu açıklamadan önce modifikasyon (ya da diğer adıyla varyasyon) tanımını doğru yapmak gerekir. Modifikasyon, çevre koşullarının etkisiyle canlının genetik yapısındaki şu ya da bu genin zorunlu veya tercihli olarak uyarılması ya da işlevlerin teşvik edilmesi-güçlendirilmesi sonucunda dış görünüşünde (fenotip) ortaya çıkan kalıtsal olmayan değişikliklerdir. Çoğu yayında bunlara kalıtsal...
https://www.biyologlar.com/evrim-mekanizmasi -
Tüm akdeniz kuşaği bitki örtusu tipleri
Yeryüzünde başlıca iklim çeşitleri ve doğal bitki örtüsü İklimler; sıcaklık, basınç - rüzgarlar ve nem - yağış özelliklerinin bir araya gelmesiyle belirir. İklimi oluşturan bu elemanlardan birinin veya ikisinin farklı olması sonucu, değişik iklim tipleri belirir. Aynı veya benzer iklim özelliklerinin yayıldığı alanlar sınırlandırılırsa ortaya iklim bölgeleri çıkar. Bir iklim bölgesi içinde etkili olan iklim, belirli bir iklim tipini temsil eder. Yerel...
https://www.biyologlar.com/tum-akdeniz-kusagi-bitki-ortusu-tipleri -
DNA, Nükleotit, Kromozom, Gen, Canlılık, Cansızlık - Nedir, Ne Değildir?
Nükleotitlere bu özel önemi verme ve en önde anlatma sebebimiz, canlılığın sürerliğinin sağlanabilmesi için var olması gereken DNA yapısının temel yapı birimi olmalarıdır. İleride ayrıntısıyla değineceğimiz gibi canlılık en nihayetinde belirli biyokimyasal fonksiyonların DNA tarafından saklandığı ve gelecek nesillere aktarıldığı bir varlık formundan ibarettir. Dolayısıyla DNA'nın oluşabilmesi, canlılığın büyük oranda oluşabilmesini...
https://www.biyologlar.com/dna-nukleotit-kromozom-gen-canlilik-cansizlik-nedir-ne-degildir -
Koaservat nedir? İlkin Koaservat Yapıları Nasıl Oluşmuştur? Yağların Canlılık Evrimi'ndeki Önemi...
Koaservatlar, "cansız" veya inorganik moleküllerden oluşan, ilk "canlı" (organik moleküllerden oluşan kompleks) özellikli moleküllerdir. Yani Dünya üzerinde var olan, olmuş ve olacak her canlının atası, ilkin hücreler olarak düşünebileceğimiz koaservatlardır. Bunlar, günümüz hücrelerinden çok daha ilkeldirler ve sadece bir zırh ile zırh içerisinde hapsolmuş moleküllerden ibarettirler. Ancak bu zırh belli oranda molekül transferine izin vermektedir; dolayısıyla...
https://www.biyologlar.com/koaservat-nedir-ilkin-koaservat-yapilari-nasil-olusmustur-yaglarin-canlilik-evrimindeki-onemi- -
“Hayat Molekülleri”nin Temelleri, Oluşumları ve Koaservatların Gelişimi
Hayat Molekülleri, ya da diğer bir ismiyle organik moleküller en azından bizim bildiğimiz ve tanımladığımız anlamıyla canlılığın var olabilmesi ve varlığını sürdürebilmesi için gereken moleküllerdir. Temel olarak nükleotitler, lipitler, proteinler ve karbonhidratlar "hayat molekülleri"dir. Bu moleküllerin hepsinin genel formları üç aşağı beş yukarı benzer olsa da, işlevleri kimyasal ve fiziksel özelliklerinden dolayı birbirlerinden tamamen farklıdır. Ve bu...
https://www.biyologlar.com/hayat-molekullerinin-temelleri-olusumlari-ve-koaservatlarin-gelisimi -
“Hayat Molekülleri”nin Nasıl Doğru Dizildikleri, İşlevleri ve Çalışma Prensipleri
“Bu moleküller bu doğru dizilimi nereden biliyorlardı da bu şekilde birleştiler ve sizin ‘Hayat Molekülü’ dediğiniz molekülleri oluşturdular?” Çok yerinde de bir soru olur, eğer henüz konuyu tam olarak kavrayamadıysanız. Hemen cevaplayalım: Bilmiyorlar, bilmiyorlardı, bilmeyecekler. Eğer ki -örneğin- aminoasitlerin bir seferde doğru şekilde birleşerek, birdenbire karmaşık bir proteini oluşturduğunu sanıyorsanız, Biyoloji'nin ABC'sinden bile habersizsiniz...
https://www.biyologlar.com/hayat-molekullerinin-nasil-dogru-dizildikleri-islevleri-ve-calisma-prensipleri -
"Canlılık" Oluşumu ve Evrim'in Bu Süreçteki Rolü
Size bundan önceki 4 yazımızda canlıları cansızlardan ayıran özelliklere sahip molekülleri tanıtmaya ve "canlılığın" nasıl başladığını anlatmaya çalıştık. Umarız bir miktar da olsa başarılı olabilmişizdir. Çünkü bu yapıları anlamak ve tanımak, bizlerin “neden” canlı olduğumuzu anlamaktaki en temel noktadır. Bunu anladıktan sonra üzerine bilgileri kurmak çok daha kolay olacaktır. Şimdi Dünya’nın ilk koşullarını düşünün. Bunu sizlerle...
https://www.biyologlar.com/canlilik-olusumu-ve-evrimin-bu-surecteki-rolu -
Böbrek Kan Akımı
Her bir böbrek direkt olarak abdominal aortadan bir dal alır. Renal arter adındaki bu damar, hilumdan girerek 3 ana dal verir. Bunlardan ikisi renal pelvisin anteriorunda, diğer biri de posteriorunda seyreder. Her ana dal, çok ender olarak tekrar dallanma gösterir. Bu ana arterler arasında ya çok az anostomozlaşma vardır ya da hiç yoktur ve her biri 3-4 medullar piramit ve bunlarla ilgili kortikal maddeyi besler. Bir ana renal arter dalının beslediği tüm bölgeye renül denir. Bu...
https://www.biyologlar.com/bobrek-kan-akimi -
Kimyasal Evrim Nedir
Özetle belirtmek gerekirse, yerkürenin oluşumunu izleyen dönemlerle bugünkü atmosfer bileşimi farklıdır. Örneğin eski sediman kayaçlarında, okside olmuş demir ve uranyum minerallerine rastlanmazdı. Bu ise başlangıç dönemlerinde atmosferde oksijenin serbest halde bulunmadığının kanıtıdır. Yerkürenin ilk oluşum dönemini andıran başka gezegenlerin atmosferleri karşılatırılarak, yerkürenin ilk atmosferi ile ilgili bilgiler elde edilebilir. O zamanki atmosfer esas...
https://www.biyologlar.com/kimyasal-evrim-nedir -
ANORGANİK EVRİM NEDİR
GÜNEŞ SİSTEMİNİN VE ÖZELLİKLE DÜNYANIN OLUŞUMU ÜZERİNE GÖRÜŞLER Evrensel patlamadan belirli bir süre sonra, maddeler, galaksiler ve onların içinde yıldız sistemleri halinde düzenlenmeye başlamıştır. Büyük bir olasılıkla, evrensel gaz ve toz bulutlarının yoğunlaşmasıyla sabit yıldızlar ortaya çıkmıştır. Yoğunlaşmakta, daha doğrusu büzülmekte olan tüm cisimlerde, meydana gelen yüksek basınçtan ve sürtünmeden dolayı, özellikle merkezlerinde...
https://www.biyologlar.com/anorganik-evrim-nedir -
Hayatın Başlangıcı ile İlgili Görüşler
İlk canlının oluşumu ve beslenmesi ile ilgili görüşler kendiliğinden oluş,pans permia ototrof ve hetetrof görüşleridir. A.Kendiliğinden oluş(Abiyogenez) hipotezi : Aristo canlının,cansız maddelerden kendiliğinden oluştuğuna inanmaktaydı .Bu görüşe göre döllenmiş yumurtada ,kum tanelerinde,çamurda,havada kısaca her yerde canlılığı ve çeşitliliği sağlayan aktif öz (aktif prensip) bulunmaktaydı. Bu aktif öz hava ile etkileşime girerek uygun koşullarda...
https://www.biyologlar.com/hayatin-baslangici-ile-ilgili-gorusler-1 -
Dünya Sağlık Örgütü’nün kansere yol açan ürünler listesinde neler var?
İşlenmiş eti ‘kansere yol açan ürünler’ listesine alan Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) önümüzdeki dönemde pek çok başka gıdayı bu listeye alabilir. DSÖ, kanser-kahve ilişkisi üzerine çalışmalarını sürdürüyor. DSÖ’nün yayımladığı raporla işlenmiş eti kansere sebep olan ürünler listesine alması dünya çapında yankı uyandırdı. DSÖ, raporunda sucuk, sosis, salam, jambon gibi işlenmiş et ürünlerini ‘kanserojen’ listesine alırken kırmızı...
https://www.biyologlar.com/dunya-saglik-orgutunun-kansere-yol-acan-urunler-listesinde-neler-var -
Moleküler Kompleksin Evrimi
‘Moleküler zaman yolculuğu’ kullanılarak karmaşıklığın evrimi tekrar yaratıldı. Canlı hücrelerin çoğunun yaptıkları işler “moleküler makineler”ce gerçekleştirilir. Bunlar biyolojik bir fonksiyonu yerine getirmek için birlikte çalışan özelleşmiş proteinlerin oluşturdukları fiziksel topluluklardır. Bu yapıların oluşumunu sağlayan evrim basamakları uzun zamandır bilim insanlarını şaşırtıyor ve yaratılışçıların da favori hedefleri oluyordu. 8...
https://www.biyologlar.com/molekuler-kompleksin-evrimi -
İlk plazmid nasıl oluşmuştur
*Plazmidler, çoğu bakteri türünde bulunan,ancak her suşta bulunmayan halkasal veya süper sarmallı DNA molekülleridir. *Plazmitler, küçük moleküllerdir; bu açıdan bir karşılaştırma yapılırsa, bakteriyel kromozomun %20’si ile %4′ü arasında büyüklüklerde olduğu görülür. *Plazmidler, bazı üreme koşullarında konakçı hücre için mutlaka taşınması gereken yapılar değildir. Bununla birlikte, pek çok plazmid, özel koşullara uyum sağlamak için önemli...
https://www.biyologlar.com/ilk-plazmid-nasil-olusmustur -
İnsandan Önce Yürüyenler
Afrika’da keşfedilen yeni bir fosil, insana benzeyen, iki ayağı üzerinde yürüyen canlılara ait birden fazla türün yaşamış olduğunu ve tahmin edilenden daha eski tarihlerde var oldukları düşüncesini doğurdu.
https://www.biyologlar.com/insandan-once-yuruyenler -
İNSANIN KÖKENİ NEREDE YADA İNSAN NEREDEN GELDİ?
Hepimiz zaman zaman bu ve benzeri soruları kendi kendimize sormuş ve cevap aramaya çalışmışızdır. Bu sorular insan için yeni şeyler değil. İnsan merak eder. İnsan, insan olmaya başladığı zaman ne olduğunu, nereden gelip nereye gittiğini, evrendeki yerini kendi kendine sordu ve o zamanlardan günümüze kadar bu sorulara farklı biçimlerde cevaplar verdi. Bu cevaplara göre çeşitli dinler ve felsefi akımlar ortaya çıktı. Bilimsel olarak, ilk kez Fransız doğa...
https://www.biyologlar.com/insanin-kokeni-nerede-yada-insan-nereden-geldi -
Bitkilerde büyümeyi ve gelişmeyi kontrol eden maddeler hakkında bilgi veriniz.
Bitki büyüme ve gelişmesinde en önemli rol oynayan hormonlardan 5 ana hormon grubu bitki bünyesinde mevcut olduğu yapılan araştırmalarda belirlenmiştir. Bunlar; Oxinler, Sitokininler, Gibberellinler ,Etilen ve ABA’dır. Bitki bünyesinde meydana gelen fizyolojik faaliyetlerin çoğunluğu bu hormonların kontrolü altındadır. Hormonların etkileri daima bir denge içersinde birbirlerini tamamlayıcı veya bir diğerinin etkisini azaltıcı olarak ortaya çıkar. Günümüzde...
https://www.biyologlar.com/bitkilerde-buyumeyi-ve-gelismeyi-kontrol-eden-maddeler-hakkinda-bilgi-veriniz- -
Erkeklerdeki sperm sayısı 10 kat azalarak 120’den 15 milyona düştü
Kadınlar yumurtlama sorunu yaşıyor, erkeklerde sperm kalitesi ve sayısı düşüyor. 100 yıl önce sperm sayısı mililitrede 100-120 milyonken, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ), son verilerine göre birçok erkekte rakam artık 15 milyon. Yani dünya giderek kısırlaşıyor.Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), dünyadaki infertilite oranını yüzde 15 olarak veriyor. Yine DSÖ raporlarına göre, sperm konsantrasyonunda mililitrede 20 milyon ve üzeri sperm sayısı üreme...
https://www.biyologlar.com/erkeklerdeki-sperm-sayisi-10-kat-azalarak-120den-15-milyona-dustu -
İNSANIN EVRENDEKİ YERİ
"Evren, 15 milyar yıl önce gerçekleşen şiddetli bir patlamayla başladı." diye yazıyor Joseph Silk ’Evrenin Kısa Tarihi’ isimli kitabında. Ancak bu sava, şimdilerde, bu teorinin esas sahibi Stephen Hawking dahil pek çok bilim insanı katılmıyor. Nobel ödülü sahibi İsveç'li fizikçi Hannes Alfvén'in, PLAZMA EVREN olarak adlandırılan alternatif modelinde ise, evrenin, bir başlangıcı ve sonu olmaksızın evrimleştiği tezi ileri sürülmektedir. Bu tezde, 10-20 milyar...
https://www.biyologlar.com/insanin-evrendeki-yeri -
Mikroorganizmalar
Mikroorganizmalar, çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük ve tek hücreli canlılardır. Bakteriler, mayalar, küfler, algler ve protozoa temel mikroorganizmalardır.
https://www.biyologlar.com/mikroorganizmalar-1 -
Hücre zedelenmesinin nedenleri ve zedelenmeye karşı hücrenin verdiği uyum yanıtları nelerdir; hasara uğrayan dokunun onarılması nasıl gerçekleşir?
Hücre Zedelenmesinin Nedenleri Hücre zedelenmesinde pek çok etken söz konusudur. Trafik dahil pekçok kazanın neden olduğu gözle görülen fiziksel travmalardan, belli bazı hastalıklarda neden olabilen defektli enzimleri oluşturan gen mutasyonlarına kadar sıralanabilir. Zedeleyici etkenler aşağıdaki gibi, sınıflanabilir. Oksijen Kayıpları: Hipoksi (oksijen azlığı- oksijen yetersizliği), hücre zedelenmesi veya ölümünün en önemli ve en çok görülen nedenidir....
https://www.biyologlar.com/hucre-zedelenmesinin-nedenleri-ve-zedelenmeye-karsi-hucrenin-verdigi-uyum-yanitlari-nelerdir-hasara-ugrayan-dokunun-onarilmasi-nasil-gerceklesir -
İnsanlarda Mutasyon ve Doğal Seçme
İnsanlar daha basit canlı biçimlerinden, mutasyon ve cinsel karışımla evrimleştiler; tıpkı bakteri ve pervanelerde olduğu gibi. Şimdi bile işleyen olgunun bazı yönlerini görebiliriz İnsanlarda bazı mutasyonlar, bedende önemli bir işlevi olan bir proteinin neden olduğu bir hastalık biçiminde ortaya çıkabiliyor. Proteinin işlevim yerine başaramaması bir hastalık nedeni olabiliyor. Bugün bu nedenle oluştuğu bilinen bir sürü genetik hastalık var; her birinde...
https://www.biyologlar.com/insanlarda-mutasyon-ve-dogal-secme -
İnsanlarda Mutasyon ve Doğal Seçme
İnsanlar daha basit canlı biçimlerinden, mutasyon ve cinsel karışımla evrimleştiler; tıpkı bakteri ve pervanelerde olduğu gibi. Şimdi bile işleyen olgunun bazı yönlerini görebiliriz İnsanlarda bazı mutasyonlar, bedende önemli bir işlevi olan bir proteinin neden olduğu bir hastalık biçiminde ortaya çıkabiliyor. Proteinin işlevim yerine başaramaması bir hastalık nedeni olabiliyor. Bugün bu nedenle oluştuğu bilinen bir sürü genetik hastalık var; her birinde...
https://www.biyologlar.com/insanlarda-mutasyon-ve-dogal-secme-1 -
Bakterilerin sınıflandırılması
Bakterilerin sınıflandırılması türler arasında bulunan akrabalık ilişkilerine göre yapılan ökaryot sınıflandırılmasına pek benzemez. Bakteriler için tür kavramı genetik bir gerçeklikten çok kavramsal bir anlayıştan kaynaklanır. Bugün bilinen binlerce türün sınıflandırılması herşeyden önce benzerliklere dayanır. Bu bakteri sistematiği kurmak için kullanılan ölçütler sitofizyozlajik özelliklerin tümüne dayalı bir hiyerarşiden kaynaklanır. Üç...
https://www.biyologlar.com/bakterilerin-siniflandirilmasi -
SÜRÜNGENLER
Omurgalı hayvanların geniş bir sınıfı. Bu sınıf kertenkele, yılan, kaplumbağa ve timsahları içine alır. Nesilleri tükenmiş olan dinazorlar, ihtiyozorlar da bu sınıfta incelenir. Bugün yeryüzünde yaşayan 7000 kadar türü bilinmektedir. Vücutları pul veya kemiksi plaklarla örtülüdür. Sürüngenlerin pulları üst derinin kornea tabakasının kalınlaşmasından meydana gelir. Aralarında bulunan yumuşak deri sayesinde gövdeleri rahatça eğilip bükülebilir. Karın...
https://www.biyologlar.com/surungenler -
Mesane kanserinin tedavisinde Türk doktorların önemli keşfi
Mesane kanserinin cerrahi tedavisi konusunda Üroonkoloji Derneği tarafından yapılan ve uluslararası tıp dergisi British Journal of Urology International’da ‘ayın makalesi’ başlığıyla yayınlanan araştırmaya göre, mesane kanserinin cerrahi yöntemle tedavisinde iki ameliyat arasındaki sürenin 6 haftadan az olması durumunda mesane kanserinin tekrarlama riskini %27 azaltıyor. Çalışma ile ilgili bir açıklama yapan Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Sümer...
https://www.biyologlar.com/mesane-kanserinin-tedavisinde-turk-doktorlarin-onemli-kesfi -
Jeoloji Bilimi ve Jeolojik Devirler
Ordovisyen, Paleozoik dönemin geri kalanında okyanusları dolduracak olan faunanın kurulduğu dönemdir. Kambriyen döneminde ortaya çıkan hayvanların pek çoğu aynı dönem içinde gerçekleşen yok oluşlar sonucunda tamamen ortadan kalktı. Bu yok oluşlardan yara almadan ya da hafif bir zararla kurtulabilenler ise gidenlerden kalan yerleri işgal ederek oldukça çeşitlendi. Deniz omurgasızlarında görülen bu büyük çeşitlenme"Ordovisyen uyumsal açılımı" olarak bilinir....
https://www.biyologlar.com/jeoloji-bilimi-ve-jeolojik-devirler -
Hamilelikte antidepresan kullanımı, çocukta otizm riskini arttırıyor
JAMA Pediatrics dergisinde yeni yayımlanan bir araştırmanın sonuçlarına göre, hamilelik sırasında antidepresan kullanılmasının otizm riskini büyük ölçüde arttırdığı saptandı. Prof. Dr. Anick Bérard, tarafından yürütülen çalışmada, hamilelikte ilaç kullanan 145 bin gebe değerlendirildi. Montreal Üniversitesi ve CHU Sainte-Justine Çocuk Hastanesi’nde yapılan bir araştırmanın sonuçlarını değerlendiren Prof. Dr. Bérard, “Otizme sebep olan etkenlerin...
https://www.biyologlar.com/hamilelikte-antidepresan-kullanimi-cocukta-otizm-riskini-arttiriyor -
Güneş Sisteminin Oluşumu ve Atmosferin Kısa Bir Tarihi
Bu yazımızda sizlere kısaca Güneş sisteminin oluşumundan ve Dünya atmosferinin ilk oluşumundan günümüze kadar süre gelen tarihinden bahsetmek istiyoruz. Bu yazımızda Dünyanın ilkel atmosferinin nasıl tespit edildiğini, hangi gazlardan oluştuğunu ve nasıl değişim geçirdiğini daha iyi anlayacağınızı umuyoruz. Önce güneş sistemimizin nasıl meydana geldiğini anlamak için yazımıza başlayalım. Güneş Sistemi'nin Oluşumu Güneş sistemi, yaklaşık 4.57...
https://www.biyologlar.com/gunes-sisteminin-olusumu-ve-atmosferin-kisa-bir-tarihi -
Fox Deneyleri
Çağlar boyunca insanoğlunun zihinlerini en çok kurcalayan sorulardan biride ilk yaşamın nasıl başladığıdır. Daha önceki yazılarımızda bu konularla ilgili ortaya atılmış bir çok teori ve kuramdan bahsetmişik. Bu yazımızda da sizlere 1953 yılında duyurulan Harold Urey ve asistanı Stanley Miller'in ünlü ilkel çorba deneyi kadar dikkat çekmiş ve tepki görmüş ünlü bir deneyden bahsetmek istiyoruz: "Fox Deneyleri". Alexander Oparin'in 1930'lu yıllarda...
https://www.biyologlar.com/fox-deneyleri -
Hepimiz Biraz Şizofren miyiz?
Otizm ya da depresyonda olduğu gibi, psikoz; ya hep ya hiç tarzı bir vaka olmayabilir.Elden ayaktan düşürmese de birçok insan hayatının bir döneminde depresif hisleri ya da anksiyeteyi deneyimlemiştir. Açıkçası insanlar birçok mental hastalığın hafiften ciddiye doğru seyreden bir spektrumu olduğunu düşünür. Oysa insanların çoğu halüsinasyonlar (aslında var olmayan şeyler görmek ya da duymak) görmenin neye benzediğini ya da delüzyonlar tecrübe etmenin nasıl...
https://www.biyologlar.com/hepimiz-biraz-sizofren-miyiz -
Goril Genomu Dizilenmesi Tamamlandı. Gorillerin Genomu Evrime Işık Tutuyor!!
Geçtiğimiz günlerde araştırmacılar goril genomunu dizilemeyi (sekanslama) bitirdiler. Böylece yaşayan büyük insansı maymun cinslerinin (insan, goril, şempanze ve orangutan) genomlarının dizileme işi de bitmiş oldu. Sonuçlar insanın en yakın akrabasının şempanze olduğu bilgisini doğrulasa da, insan genomunun birçok kısmının goril genomuna benzerliğinin şempanze genomuna benzerliğinden daha çok olduğunu ortaya çıkarıyor. Bilimcilerin 11 yıl önce insan...
https://www.biyologlar.com/goril-genomu-dizilenmesi-tamamlandi-gorillerin-genomu-evrime-isik-tutuyor -
Derisidikenliler
Echinodermatalar, gövdeleri ser ve dikenli bir kabukla örtülü çok sayıda deniz hayvanını kapsayan filumdur. En derin okyanus çukurlarından gelgit bölgelerine kadar denizlerin bütün derinliklerinde görülebilen derisidikenlilerin 20’yi aşkın sınıfı tanımlanmıştır; bu sınıflardan çoğunun soyu tükenmiş, yalnızca beş sınıftan 6 bin kadar tür bugüne dek varlığını koruyabilmiştir. Derisidikenlilerin bugün var olan bu 5 sınıfı Crinoidea (denizlaleleri ve...
https://www.biyologlar.com/derisidikenliler