Avustralya’ya Getirilen Afrika Kumsal Papatyasının Görünüşü Değişti
Afrika'dakilerin yapraklarında loblar oluşurken, Avustralya'dakilerde oluşmuyor! Görsel Telif: Claire Brandenburger
UNSW bilimcileri liderliğinde yapılan yeni bir çalışmada, 1930’larda Avustralya’ya götürülmesinden bu yana geçen 100 yıldan kısa süre içinde, Güney Afrika kumsal papatyasının görüntüsünün ciddi şekilde değiştiği gösterildi. Bitkilerin hızlı evrimine açık ve alışılmadık bir örnek teşkil eden Güney Afrika kumsal papatyasına ilişkin bu çalışmanın bulguları Proceedings of the Royal Society B dergisinde yayımlandı.
Latince tür adı Arctotheca populifolia olan kumsal papatyası, kıyı kumullarının erozyona uğramasını önleme teşebbüsü olarak Avustralya’ya getirilmişti. Şimdilerde, sarı çiçekleri ve gümüşî tüylü yapraklarıyla ayırt edilen bu çiçeği Avustralya kumsallarında bolca görmek mümkün. Daha önce yapılan bir çalışmada, Güney Afrika sahillerinden toplanan kumsal papatyası tohumları ile Avustralya sahillerinden toplanan kumsal papatyası tohumlarının genetik haritaları çıkarılarak karşılaştırma yapılmıştı. Bu inceleme kapsamında, aralarında ortak olan mikro-uyduların (bir organizmanın genomunun çok sayıda konumunda yinelenen kısa DNA dizilimleri) konumları belirlenmişti.
Yeni yapılan çalışmada ise araştırmacılar şu anki Avustralya kumsal papatyalarının, tam olarak Güney Afrika’daki hangi kumsaldan getirildiğini genetik yöntemlerle belirledi ve orijinal popülasyon ile tanıtı (İng. introduced) popülasyon arasındaki doğrudan genetik bağlantıyı açığa çıkardı. UNSW Sydney’den doktora öğrencisi Claire Brandenburger, ebeveyn popülasyonun belirlenmesinin kilit adım olduğunu , çünkü bu sayede en doğru evrimsel kıyaslamaları yapabildiklerini vurguluyor.
Güney Afrika’dan 1930’larda Avustralya’ya getirilen kumsal papatyaları, ebeveyn topluluklarındaki bitkilerden farklılaştı.
Genetik bağlantıyı ortaya koyduktan sonra ekip kontrollü koşullarda (UNSW Sydney yerleşkesindeki serada) iki nesil bitki yetiştirerek, Güney Afrika bitkilerinin Avustralya bitkilerine kıyasla nasıl büyüdüklerini gözlemledi. Sera deneylerinin sonuçları, varışından bu yana geçen 100 yıldan az sürede, Avustralya’daki kumsal papatyası popülasyonunun morfolojisinin, Güney Afrika’daki ebeveyn popülasyondan çarpıcı derecede farklılaştığını açığa çıkardı. Hem Güney Afrika hem de Avustralya kumsal papatyası popülasyonlarından genç bitkiler, küreğe benzeyen geniş, yuvarlaksı yapraklara sahip oluyor. Fakat bitkiler yetişkinliğe eriştiklerinde, birbirlerinden farklı görünmeye başlıyorlar: Güney Afrika popülasyonlarındakilerin yapraklarında ayrık loblar oluşurken, Avustralya popülasyonlarının üyelerinde böyle loblar hiç oluşmuyor; yani gençliklerindeki kürek benzeri biçimlerini yaşam boyu sürdürüyorlar.
Bu aslında “pedomorfoz” (İng. paedomorphosis) olarak bilinen bir görüngü; “çocuksu biçimin korunması” anlamına geliyor ve organizmanın erişkinliğinde bile gençlik özelliklerini taşımayı sürdürmesini anlatıyor. Brandenburger, bu farklılaşmanın uyumsal (adaptif) bir değişiklik olup olmadığından emin olmadıklarını belirtiyor. Ortama uyum sağlamakla ilgili bir avantaj olabileceği gibi, genetik sürüklenme kaynaklı da olabileceğini belirtiyor.
Kaynak bitkiler ile tanıtı bitkilerin yaprakları erişkinliğe ulaşana dek benzerlik gösteriyor, fakat tanıtı bitkiler erişkinliklerinde yaprak bölümlenmesi yapmıyor.
Araştırmacılar bitkinin şaşırtıcı bir şekilde Avustralya’da nasıl daha küçük ve kalın yapraklar geliştirdiğini de gösterdi. Genellikle tanıtı bitkilerin EICA hipotezine (Artmış Rekabet Becerisinin Evrimi [İng. Evolution of Increased Competitive Ability]) göre davranacağı öngörülür. Bu hipotez, tanıtı bitkilerin nasıl bir anda başarılı olabildiklerine ilişkin bir açıklama sunar. Bitkiler orijinal yuvalarını terk ettiklerinde, çok sayıda düşmanı da geride bırakır. Yeni bir ortama geldiklerinde, kendilerini savunmak için enerji harcamak yerine, büyümeye, üremeye ve rekabete ayırabilecekleri fazladan kaynakları olmuş olur; bu da genellikle daha büyük ve uzun bitkilerle sonuçlanır. Ancak, araştırma ekibinin ve EICA kuramının öngörüsünün tersine, Avustralya’daki kumsal papatyası popülasyonunun daha muhafazakâr olduğu anlaşıldı; daha kuru bir iklime uyumlanma durumundaki gibi sukkulentlere benzeyen küçük ve kalın yaprakları vardı. Bu durum, Avustralya’daki araştırma bölgeleri Güney Afrika’dakilerden 2-3 kat daha fazla yağış almasına rağmen böyleydi.
Bu bitkideki değişimin hızı, türlerin nasıl çabucak işgalci konuma geçebileceklerini de gösteriyor. Yazarlar, bu çalışmanın bir başlangıç olduğunu ve görünüşte meydana gelen farklılıkların evrimsel avantajlarla ilgili olup olmadığını anlamak için daha fazla araştırma gerektiğini belirtiyorlar.
- Claire R. Brandenburger et al. Rapid reshaping: the evolution of morphological changes in an introduced beach daisy, Proceedings of the Royal Society B: Biological Sciences (2019). DOI: 10.1098/rspb.2018.1713 http://dx.doi.org/10.1098/rspb.2018.1713
- Introduced daisy changes its appearance on Australian beaches, defying evolutionary expectations https://phys.org/news/2019-02-daisy-australian-beaches-defying-evolutionary.html
BilimFili.com:"Avustralya’ya Getirilen Afrika Kumsal Papatyasının Görünüşü Değişti"
https://bilimfili.com/avustralyaya-getirilen-afrika-kumsal-papatyasinin-gorunusu-degisti/
Botanik Haberleri
-
Sadece Bitkileri Enfekte Ettiği Sanılan Viroidler Kimdir?
-
Bilim insanları ilk kez en yaygın tropik ağaç türlerini isimlendirdi
-
Kurumaya dayanıklı bitkiler için genom veritabanı yayınlandı
-
Kahverengi Kokarca (Halyomorpha halys) İçin Kamu Spotu Hazırlandı
-
Dünyanın en kötü zararlılarından biri Kaliforniya'ya saldırıyor
-
Leopoldia buseana, Muğla ilinde yeni bir endemik bitki türü keşfedildi.
-
Filipinler'de yeni bir türü bulundu "Cryptocoryne zamboangaensis"
-
Bilim insanları mekanik hasada uygun taze domates tasarladı
-
Orkide Türleri: Renklerin ve Kokuların Dansı
-
Tropik Lezzet ve Sağlık: Ejder Meyvesi, Pitaya Bitkisinin Sırları
-
Bordo bulamacı nedir ? Nasıl uygulanır ?
-
Ülkemiz İçin Yeni Bir Tür "Adıyaman çançiçeği"
-
İstilacı bitki türleri katlanarak artıyor ama kimse kaç tür olduğunu bilmiyor
-
Muğla'da yeni yabani soğan türü keşfedildi
-
Neolitik Dönem Karpuzları Tohumları Yüzünden Değerliydi