BİTKİNİN KISIMLARI
1. Kök
* Topraktaki su ve minarelerin alınmasında kökte bulunan emici tüyler görevlidir. Emici tüyler kökteki epidermis hücrelerinin farklılaşarak dışa doğru uzamasıyla meydana gelen kısa ömürlü yapılardır.
* Emici tüylerdeki organik madde yoğunluğu toprak suyundaki çözünmüş madde yoğunluğundan büyüktür. Böylece toprak emici tüy hücrelerine göre hipotonik kalır.
* Su çok yoğun olan topraktan az yoğun olan emici tüylere osmos ile geçer ve kabuk kısmını oluşturan parankima hücrelerinden odun borularına ulaşır.
* Emici tüyler kökün toprakla olan emilme yüzeyini arttırır. Kurak bölge ve tuzlu topraklarda yaşayan bitkilerin emici tüylerindeki osmotik basınç diğer bitkilere göre daha fazladır.
2. Gövde
Bitkinin gövdesinde odun ve soymuk borularının yerleşimi farklıdır.
I. Monokotiledon (Tek Çenekli =Tek Yıllık) Bitkilerde odun ve soymuk boruları:
* İletim demetleri dağınıktır
* Odun boruları ve soymuk boruları arasında kambiyum yoktur (Kapalı demet)
* Bu bitkiler genellikle tek yıllık otsu bitkilerdir.
* Kökleri yüzeysel ve yayvandır.
* Yapraklarında iletim demetleri paralel damarlanma gösterir.
* Tohumlarında tek çenek yaprağı bulunur.
II. Dikotiledon (Çift Çenekli= Çok Yıllık) Bitkilerde odun ve soymuk boruları:
* İletim demetleri halkasal dizilmiştir
* Odun boruları ve soymuk boruları arasında kambiyum bulunur (açık demet)
* Dıştan içe doğru; kabuk mantar, soymuk boruları, kambiyum, odun boruları, öz kısmı bulunur.
* Kökler kazık ve yerin derinine doğrudur.
* Bu bitkiler genellikle çok yıllık odunsu bitkilerdir.
* Yapraklarında ağsı damarlanma görülür.
* Tohumlarında çift çenek yaprağı bulunur.
3. Yapraklar
* Yapraklar gövdenin yan tomurcuklarından gelişir. Çoğunda meristem doku bulunmadığı için büyümeleri sınırlıdır. Yaprakta; yaprak kını, yaprak sapı ve yaprak ayası olmak üzere 3 kısım vardır. Bir yaprakta fotosentez yapan hücreler palizat ve sünger parankiması ile gözenek hücreleridir.
* Üst Epidermis: Hücreler tek sıralı, kloroplastsız, kalın çeperli ve yassıdır. Stoma çok az yada hiç yoktur. Yüzeyi su kaybını önleyen mumsu kütüküla tabakasıyla örtülüdür.
* Palizat Parankiması: Üst epidermisin altında düzgün sıralanmış bol kloroplastlı hücrelerden oluşur. Fotosentez hızının en fazla olduğu hücrelerdir.
* Sünger Parankiması: CO2, O2 ve su buharı difizyonunu kolaylaştıran hücreler arası boşluklar vardır. Hücreleri kloroplastlıdır.
* Yaprak Damarları: Odun ve soymuk borularını taşıyan iletim demetlerinin devamıdır. Bunlar yaprağın mezofil tabakasına uzanırlar. Damarların üst ksımında odun, alt kısmındaysa soymuk boruları yer alır.
* Alt Epidermis: Stomaların bulunduğu tek sıralı hücrelerden oluşan tabakadır. Hücreleri kloroplastsızdır. İki epidermis arasındaki kısma mezofil denir, bu kısım parankima hücrelerinden meydana gelir.
Stoma (Gözenek): Gaz alışverişinde rol oynayan kloroplastlı fasulye tanesi şeklinde iki stoma (kilit) hücresinden meydana gelir. Dış çeperleri ince, iç çeperleri ise kalındır.
Stoma Hücrelerinin Çalışma Prensibi
Stoma açıklığının açılıp kapanması stoma hücrelerindeki turgor basıncının değişmesiyle olur.
* Işık şiddeti arttıkça stoma hücrelerinde fotosentezle glikoz yoğunluğu artar, komşu hücrelerden su geçişi olur.
* Su alan stoma hücrelerinde turgor basıncı yükselir. Artan turgor basıncı ince çeperlere daha çok etki eder, kalın çeperler ayrılır ve stoma açılır.
* Su hücreden çıkınca turgor basıncı azalır, kalın çeperler birbirine yaklaşır ve stoma kapanır.
* Karanlıkta nişasta miktarı artar. Turgor basıncı düşer ve stomalar kapanır.
Kurak havalarda terleme hızını azaltmak için stomalar kapanır, bu durum CO2 girişini engellediği için geçici olarak fotosentez ve glikoz sentezini azaltır veya durdurur. (Kurak bölge bitkileri bodurdur)
Stomaların açılıp kapanmasında stoma bekçi hücrelerindeki CO2 miktarı ve K iyonlarının yoğunlukları da etkilidir.
* Işığın fotosentez hızını arttırmasıyla bekçi hücrelerinde K iyonu birikimi görülür. Bu sırada fotosentez nedeniyle CO2 miktarı azalır. Gerek CO2 azalması gerekse K iyonları ile içeri giren bikarbonat iyonları ortamı bazikleştirir (PH yükselir).
* Glikozun kilit hücrelerinde yoğunluğunun artmasıyla birlikte komşu hücrelerden su girişi olur ve stomalar açılır.
* Gece bitki fotosentez yapamayıp solunuma devam ettiği için stoma kilit hücrelerinde CO2 miktarı artar. Ortam asitleşir (PH düşer). Glikoz nişastaya dönüşür. Kilit hücrelerinin ozmotik basıncı düştüğü için su kaybederler. Kilit hücrelerinde suyun kaybolması turgor basıncını düşürür. Stomalar kapanır.
Hava neme doymuşsa bitki terleme ile su kaybedemez. Bu durumda yaprakların kenarlarında bulunan hidatot (su savağı) adı verilen deliklerden dışarıya sıvı halde damla damla su kaybedilir. Bu olaya damlama (gutasyon) denir.
Unutulmamalıdır ki terleme ile kaybedilen su saf sudur. Damlama ile kaybedilen su sıvı halde atıldığı için inorganik tuzlar içerebilir. Hem terleme hem de damlama bitkide birer boşaltım olayıdır.
Kurak bölge bitkilerinde su kaybını azaltmak için:
* Yaprak üzerinde stoma sayısı azdır
* Stomalar yaprağın iç kısmına gömülüdür
* Stomalar yaprağın alt kısmında yoğunlaşmıştır
* Epidermiste kalın kütiküla tabakası ve tüyler bulunur
* Yaprak yüzeyi küçülmüş, kökte dallanma artmıştır
* Kökte emici tüylerle osmotik basın
Botanik
-
Bitkisel Hormonlar Nelerdir?
-
Bitkisel Hormonları Nelerdir? Auxinler - Oksin Bitki Büyüme Hormonlarının Görevleri Nelerdir?
-
Pinus cembra - İsviçre Fıstık Çamı
-
Pinus banksiana - Banks çamı
-
Pinus aristata (Higori çamı)
-
Palinoloji – Polen Bilimi Hakkında Bilgi
-
Kaktüsgiller - Cactaceae Hakkında Bilgi
-
Papatyagiller - Asteraceae Hakkında Bilgi
-
Karanfilgiller - Caryophyllaceae Hakkında Bilgi
-
Periyant Nedir ? Periant (Çiçek Örtü Yaprakları)
-
Bitki Yaprak Tipleri Ve Görevleri - Yaprak Çeşitleri
-
Bitkilerde Gövde Çeşitleri ve Gövdenin Görevleri Nelerdir ?
-
Opuntia ficusindica - "Dikenli İncir"
-
Bitkilerde Bulunan Doğal Renk Maddeleri
-
Bitki Stresi: Abiyotik ve Biyotik Faktörler