Çekum, Kolon ve Rektum
Kalın barsaklarda bulunan intestinal bezler ince barsaklardakine oranla daha fazla bir derinliğe sahiptir ve daha sıkı şekilde biraraya gelmişlerdir. Bezlerin derinliği rektumda artarak 0,75 mm’ye ulaşır, kolonda 0,5 mm’dir.
Goblet hücreleri oldukça fazladır, enterokromaffin hücrelere ender olarak rastlanır. Paneth hücreleri genellikle yetişkin insanda bulunmaz. Bezlerin derinliği boyunca görülen hücrelerin çoğunluğu süratli mitozise uğrayan undifferansiye epitelyal hücrelerdir. Bu hücreler bir miktar salgı granüllerine sahiptir, salgı granülleri hücreler mukozal yüzeye ulaşmadan atılırlar. Salgılanan materyal glikokaliksin bir parçasını oluştururlar. Kolonda bezler arasındaki lamina propria ince barsaklardakine benzemekle birlikte bazı özellikler gösterir. Bunlar; epitelin hemen altında kollajen ve temel maddeden (proteoglikan) oluşan kalın bir tabaka, kollajen hattıdır. Epitelden kapillerlere su ve elektrolit transportuna yardım eder. Bir diğer özellik terminal ileumun lamina propriasındaki lenfatik dokusuyla devam eden iyi gelişmiş bir GALT’ın varlığıdır. Lenfatik nodüller submukozaya kadar yayılırlar.
Lamina propriada lenfatik damarlar yoktur. Lenfatik damarlar muskularis mukoza yakınında, submukoza tabakasında bulunurlar. Lenfatiklerin bulunmaması bazı kolon kanserlerinin yavaş metastazını göstermektedir. Ayrıca lamina propria iyi gelişmiş perikriptal fibroblast kılıfa sahiptir. Bu hücreler düzenli yenilenen hücreleri yaparlar. Kripta tabanının hemen altındaki stem hücre hattına komşudur. Kriptanın bazal membranıyla ilişkili ince kollajen lifleri salgılarlar. Perikriptal fibroblastlar lümen yüzeyine ulaştıktan sonra makrofajların özelliklerini kazanırlar. Muskularis mukoza oldukça iyi gelişmiştir, fakat lenfatik nodüllerin bulunduğu bölgelerde düzensizdir ya da zayıftır.
Çekum ve kolonda, muskularisin dış longitüdinal tabakası tam değildir ve taenia koli adında 3 longitüdinal band şeklindedir. Bu tabaka rektum seviyesinde bulunmaz ve tekrar tam bir tabaka olan normal şekline döner. Taenia colideki kas lifleri düzenli aralıklarla iç sirküler düz kasa penetre olurlar. Bu da kolon duvarında saccules (Haustra) denilen katlantılara sebep olur. Seröz tabaka posterior abdominal duvara yapışık olmayan yüzeylerinde küçük, kundura diline benzer çıkıntılara sahiptir. Bunlar appendices epiploicae (omental appendiksler) adını alırlar ve adipoz dokudan oluşmuştur. Transvers kolonda gerçek mezenterler görülür.
Histoloji
-
Endosülfan ve okratoksin-A’nın birlikte sıçanlarda toksisitesi: histopatolojik değişiklikleri
-
Histoloji Pdf Ders Notları
-
DEKALSİFİYE EDİLMEMİŞ KESİTLERİN HAZIRLANIŞI
-
DEKALSİFİKASYONU TEST ETMEK
-
KELATLAMA AJANLARI
-
ELEKTROLİTİK DEKALSİFİKASYON
-
ASİT DEKALSİFİKASYON SIVILARI
-
Histopatoloji nedir ?
-
KEMİK DOKUSU VE DEKALSİFİKASYON
-
MSS’DE DEJENERE MİYELİNİN GÖSTERİMİ
-
MARKSCHE’DEN BOYASI (Spielmayer, Benda)
-
MSS‘DE MİYELİNİN GÖSTERİMİ
-
KARIŞIK OLAN TEKNİK
-
BİELSCHOWSKY TEKNİĞİ
-
GÜMÜŞ ÇÖKTÜRME YÖNTEMLERİ