Cilddeki Yara İzini Azaltmanın Yeni Bir Yolu, Midye Tarafından Salgılanan Tutkal Benzeri Bir Maddeye Dayanıyor…
Güney Kore'deki Pohang Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'ndeki bir araştırmacı ekibi, yaralanma nedeniyle ciltte yara izi azaltmak için tasarlanmış yeni bir cilt uygulaması geliştirdi. Perna viridis midyeleri. Fotoğraf: Wikipedia
Biomaterials dergisinde yayınlanan makalesinde grup, oluşturduğu yapışkan benzeri maddeyi ve sıçanlar üzerinde ne kadar iyi çalıştığını anlatıyor.
Kazalar ya da cerrahi işlemler sonrasında meydana gelen izler, hem çirkin hem de rahatsız edici olabilir ve bu nedenle bilim insanları bunun olmasını önlemenin yollarını arıyorlar. Önceki araştırmalar, skar oluşumunun, cildin kesilme veya gözyaşlarından kaynaklanan geniş alanlarda iskele kalıbı ile örgü kolajen elyaflarının yetersiz olması nedeniyle oluştuğunu göstermiştir; bunun yerine, normal deri ile oldukça farklı olan yara materyali ortaya çıkmaktadır. Yara izini azaltmak için etkili olduğu gösterilen bir madde, cildin doğal olarak ürettiği bir protein olan dekorindir. Ancak şimdiye kadar laboratuarda sentezlenmesi zordu ve bu nedenle yaygın olarak kullanılmıyor. Bu yeni araştırmada, araştırmacılar, dekorinin daha basit bir versiyonunu hazırlamanın bir yolunu buldular ve yaralı cildindeki boşlukları doldurabilecek tutkal benzeri bir materyal yapmak için diğer bileşenlerle birleştirdiler.
Tutkal benzeri malzeme, decorinin basitleştirilmiş versiyonunu kollajene bağlanan bir molekülle karıştırarak ve ardından midye tarafından salgılanan bir maddeyle karıştırarak elde edildi. Sonuç, doğrudan bir yaraya uygulanabilecek tutkal benzeri bir materyaldi.
Araştırmacılar, yapışkanlarını, birkaç test sıçanının derisini keserek ve daha sonra etkilenen bölgeye uygulayarak test ettiler; sonra, bunları açık plastik bir filmle kapladılar. Karşılaştırma için, aynı şeyi başka bir sıçan grubuyla yaptılar, yaralarını aynı plastikle yapışkan olmadan kapadılar. Daha sonra yaraların resimlerini çektiler ve iki grup arasındaki sonuçları karşılaştırdılar. Tutkal uygulanan sıçanların yaralarının % 99'u 11. güne kadar kapandı, ancak tedavi edilmeyen sıçanların yaralarının sadece % 78'i kapandı. 28. güne kadar, her iki sıçanın grubundaki yaralar iyileşti, ancak tedavi edilen sıçanlar, tedavi edilmeyen sıçanlara göre daha az yara izi vardı.
Araştırmacılar, sıçan derisinin insan derisinden farklı olduğunu, bu nedenle insanlarda ne kadar iyi çalışabileceğini henüz net olarak ortaya koyamadıklarını belirtiyorlar. Yapışkanlıklarını insanların cildine daha çok benzediklerinden domuzlara test etmeyi planlıyorlar.
Kaynak ve İleri Okuma İçin; https://phys.org/news/2017-05-skin-scarring-glue-like-substance-secreted.html
Çeviren ve Derleyen: Dr. Yalçın DEDEOĞLU
Sağlık Haberleri
-
Uyku apnesi nedir?
-
Narkolepsi Nedir?
-
Çiçek Aşısının Keşfi: Tarihte Bir Dönüm Noktası ve Küresel Sağlık Başarısı
-
Çocukluk Döneminin Meydana Getirdiği Sık Görülen Hastalıklar ve Önleyici Sağlık Tedbirleri
-
Salgınların İzinde: Tarihin Dönüm Noktaları ve İnsanlığın Mücadelesi
-
"Kızamık Aşısının Keşfi: Hastalığın Kontrolünde Bir Dönüm Noktası"
-
Siyah Ve Yeşil Çay İçmenin Sağlığımıza Faydaları
-
Beyin ölümü ne anlama geliyor? Bilim, yaşamın sonunu nasıl tanımlıyor?
-
Virüsler hücreler arası iletişimi bozarak bağışıklık sistemini atlatıyor
-
Bağırsak bakterilerinin kilo almayla ilişkisi var mı?
-
Maymun çiçeği virüsü
-
Akciğer Kanseri
-
Kleefstra sendromu del(9q34)
-
Subtelomerik mikrodelesyon sendromları
-
Langer-Giedion Sendromu - Trikorinofalangeal sendrom