Dev Soymuk kabuk böceği Dendroctonus micans (Kug.) ve Mücadele Yöntemleri
D. micans zararlısı zaman içerisinde önce Artvin daha sonraları Giresun ve Trabzon” daki ladin ormanlarına bulaşmış olup halen 250.000 hektar alanda zararını sürdürmektedir.
Türkiye ve Avrupa’ da yaşayan kabuk böceklerinin en irisidir. Türkiye” deki varlığı 1966 yılında Ardahan -Posof ormanlarında görülmüştür. D. micans zararlısı zaman içerisinde önce Artvin daha sonraları Giresun ve Trabzon” daki ladin ormanlarına bulaşmış olup halen 250.000 hektar alanda zararını sürdürmektedir. Uçma zamanı mayıs ayından eylül ayına kadar sürer. Ülkemizde yılda bir generasyonu vardır. Bulaşıklı olduğu alandaki 10 cm. dip çapındaki ağaçlar hariç olmak üzere genelde yaralanmış, budanmış, zarar görmüş ve fizyolojik yönden zayıflamış ladin ağaçlarının kök boğumuna yakın olan kısımlarını tercih eder. Bulaştığı ağaçların soymuk tabakalarını yiyerek kabuğu öldürmekte, kabuğu ölen ağaçlar zarar derecesine göre ya ölmekte veya diğer kabuk böcekleri için tuzak ağacı konumuna gelmektedirler.
Ladin ormanlarımız, çok eskilere dayanan insan faaliyetlerinden kaynaklanan olumsuzlukların desteklediği Ips sexdentatus’un tekrarlanan büyük boyutlu salgınlarına, 1960’lı yıllardan itibaren, Avrasya ladin ormanlarının en tehlikeli kabuk böceklerinden biri olan Dendroctonus micans (Kugelann) (Coleoptera: Scolytidae)’ın da çok ciddi tehdidi altına girmiştir
Dendroctonus micans ergini ve ağaç gövdesinde giriş yerleri/reçine hunileri Dünya üzerinde 20 dolayında türle temsil edilen Dendroctonus Erichson (Coleoptera: Scolytidae) cinsinin, Avrupa ve Asya ormanlarında 2 türü yaşamaktadır. Bu türler D. micans (Kug.) ve D. armadi Tsa&li’dir (Grégoire, 1988; Lempérière, 1994; Fielding, Evans1997). Bu iki türden Kuzeydoğu Asya kökenli olan D. micans batıda Fransa ve İngiltere’ye kadar Avrasya’nın konifer ormanlarında yayılmıştır. Mevcut yayılışını sürekli genişletmekte olan bu böcek Fransa, Gürcistan, İngiltere ve Türkiye’de yakın tarihlerde ulaştığı bölgelerdeki şiddetli zararını sürdürmektedir (Grégoire, 1984; Alkan, 1985, 2000; Fielding et al., 1991; King et al., 1991; Eroğlu, 1995).
D. micans diğer kabuk böceği türlerinin çoğundan farklı hayat döngüsüne sahiptir. Çiftleşme, ergin böcekler kabuktan çıkmadan önce kabuk altında gerçekleşir. Bu durum erkeklerin az sayıda olmasını açıklar. Dişilerin erkekleri çekmesi gerekmez bu nedenle ergin toplanma (agregasyon) feromonu yoktur. Birkaç dişi birbirine yakın alanlara yumurta koyduğunda genellikle kuluçka sistemleri birleşir ve kabuk altında geniş yiyim alanları oluşur. Yumurtadan çıkan D. micans larvalarının, diğer kabuk böceklerinde olmayan bir özelliği; larva dönemlerini yiyim alanlarında toplu halde geçirmeleridir. Larvalar bireysel galeriler oluşturmak yerine bazen 50’den fazla bireyden oluşan beslenme hattı oluşturarak floemde yan yana yiyim yaparlar. Larvalar tek bir beslenme hattında birlikte beslenmenin devam ettirilmesi için toplanma (agregasyon) feromonu üretirler. Bu davranış, larvalara, konukçu ağacın reçine akıntısının üstesinden gelmede yardımcı olmaktadır. Kuluçka alanının büyüklüğü mevcut larvaların sayısına bağlı olarak değişir. Büyük gelişme alanları 30-60 cm uzunluğa ve 10-20 cm genişliğe ulaşabilmektedir. D. micans’ın yaşam döngüsü yayıldığı coğrafyada büyük çeşitlilik gösteren iklim koşullarına belirgin olarak uyum sağlamıştır ve bu böcek yıl içerisinde herhangi bir gelişim basamağında (yumurta, larva, pupa, ergin) bulunabilir. Yaşam döngüsünün süresi büyük değişiklik gösterir. Bu yumurtaların ne zaman konulduğuna ve sıcaklığa bağlıdır. Yaz sonunda veya sonbaharda bırakılan yumurtalar kışlar ve bir sonraki ilkbaharda gelişimlerini tamamlarlar. Gözlemler D. micans’ın hayat döngüsünün 1 ile 3 yıl arasında değiştiğini göstermektedir.
Ergin Dendoctonus micans siyah renkli büyük bir böcektir, 6-9 mm boyundadır. Hayat döngüsü diğer kabuk böceği türlerinin çoğundan farklıdır ve hayat döngüsünün uzunluğu iklimle değişkendir. Türkiye ve Gürcistan’da bir yıl içinde generasyonunu tamamlaması 12- 15 ayı alır, oysaki İskandinavya’da 2-3 yılı alabilir. Çiftleşme, ergin böcekler tamamen kitinleşmeden önce ve kabuktan çıkmadan önce kabuk altında gerçekleşir, dişiler çoğunlukla, aynı döle ait erkekler tarafından döllenir. Bu, tür içerisinde bulunan erkek sayısının az olduğunu açıklar. Uçuştan önceki çiftleşmeyle dişilerin erkekleri cezbetmesi gerekmez, bu nedenle ergin agregasyon feromonu yoktur. Ergin böcekler, uçuş için şartlar uygun değilse kabuk altında uzun süre kalabilirler. Orijinal oyuntu alanlarında çoğunlukla büyük gruplar halinde yiyim yaparlar, larval öğüntüleri çiğneyerek uçtan sona doğru dışkı sütunlarını oluştururlar. Çıkış delikleri, gerçekte iyi uçuştan önce, kuluçka sistemlerini kaplayan ince kabukta açılır ve bu esnada büyük miktarda toz halinde öğüntü dışarı atılır. Uçuş, birçok böceğin bir uçuş deliğini kullanması ile uzun bir süreçte gerçekleşebilir.
Çiftleşme yerini terk eden döllenmiş dişiler, yeni ağaçlara veya varolan konukçu ağacın saldırılmamış kısımlarına saldırırlar. Uçma ve ağaç üzerinde dolaşma bu yayılmada önemli kısımları oluşturur, orman blokları içinde küçük gruplar halinde saldırılmış ağaçlara yol açarlar. Bazen çıkış olmaz ve eski kuluçka sisteminin sınırı boyunca yeni kuluçka alanları kurulur. Uçma nadir olsa da bu böceğin doğal yayılışı ve belirli bir bölgede dağılımında önemlidir. Uçuş eşiği 21-23 ˚C’de başlar. Uçma çoğunlukla yaz süresince meydana gelebilir. Hem larvaları hem de erginleri kışlayabilir. Erginleri için aşırı soğuma noktası -20 ˚C’dir. 19- 23 ˚C laboratuvar şartları altında, larvalar 5 başkalaşım içinde olgunlaşması 50- 60 günü alır. Bu bir yıldan daha fazla alabilir. Erginleşen ve döllenen dişiler, canlı ağaçlarda tek başlarına galeriler açarlar. Yumurta-galeri oluşumu ve yumurta koyması, enlem ve rakıma bağlı olarak Nisan-Mayıs’tan Ağustos-Kasıma kadar gerçekleşir
Erginleri, 6-9 mm uzunluğunda, 2,5-3.0 mm genişliğinde olgunlaşmadan önce açık kahverengi olgunlaştığında siyah renklidir. Ağaçlar arasında ve içindeki hareketi en çok emekleyerek (12 ˚C’ de veya daha yüksek), ara sıra uçarak hareket ederler (22,5 ˚C’ de veya daha yüksek sıcaklıkta). Tüm dişi böcekler reçine hunilerinin oluşmasına sebebiyet veririler. Dendroctonus micans, kabuk böcekler arasında en büyük olanıdır. Büyük vücutlu olmaları ve turuncu tüylerle kaplı olmaları konukçu ağacın kabuğunu deldiğinde üretilen reçine salgısına karşı dişilere dayanıklı olma yeteneğini verir.
Dişi uygun konukçu materyale yerleştiğinde kambiyum tabakasına ulaşmak için kabuk içinde oyuk açar burada kuluçka odasını kurar ve sonradan ağacın ilk savunma çizgisi olan çiftleşme odasında toplanan reçineyi temizler ve yumurtalarını koyar. Bu sakızlı karışıma böceğin öğüntüsü karıştığında mor-kahverengi renk alır. Dişi böcek bu öğüntü/reçine karışımını vücudunu kullanarak giriş deliğinden dışarı atarak böceğin karakteristik özelliği olan reçine hunilerini oluşturur.Dişi böcek kambiyuma ulaştıktan sonra yukarıya doğru yaklaşık 2 cm oyuk açar ve içine 100-150 arasında değişen sayıda yumurtalarını koyduğu yumurta odacığını oluşturur. Bunları öğüntü ve odun talaşı ile örter. Dişi daha sonra larva evrelerinin tek bir aile grubu içinde farklılık göstermesine yol açan başka bir yumurta odası hazırlayabilir veya ana odayı terk eder ve aynı ağacın değişik yerlerine ya da ara sırada başka ağaçlara saldırır.
Dendoctonus micans Avusturya, Belçika, Çekoslovakya, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, Romanya, Türkiye, Büyük Britanya, önceki Rusya ve Yugoslavya’da yerleşmiştir. D. micans, 1960’lı yıllarda komşu Gürcistan’dan ülkemize geçmiş ve ilk defa 1966 yılında Posof ladin ormanlarında tespit edilmiştir. Aynı yıllarda Gürcisatan sınırından ulaştığı bitişik Artvin ve 1980’li yılların sonunda taşınmış olduğu Giresun ladin ormanlarının tamamındaki yayılışını 1990’lı yılların sonlarında tamamlamıştır. D. Micans’ın, daha sonra Artvin ve Giresun ladin ormanlarından sırasyla batı ve doğu yönlerde yayılışını sürdürmüştür. Tabzon Orman Bölge Müdürlüğünün önce Pazar ve Trabzon Orman İşletme Müdürlüğü ile 1998 yılında taşınmış olduğu Maçka Orman İşletmesi ve devamında Sürmene Orman İşletmesi ladin ormanlarında hızla yayılmış ve 2010’lu yıllarda 289 bin ha büyüklüğündeki ladin ormanlarımızın tamamını kapsayacak şekilde yayılışını tamamlamıştır.
Yumurtadan yeni çıkmış larvalar toplu halde beslenmeye başlar ve kuluçka alanı larvalar beslendikçe büyür. Benzer davranış Kuzey Amerika’da ki iki Dendroctonus türü olan; D. valens LeConte ve D. terebrans (Olivier)’ ta da bulunmuştur. Bu stratejinin, larvaların konukçu ağacın reçine savunma reaksiyonlarının üstesinden gelmesine yardımcı olduğu düşünülmektedir. Kuluçka alanının büyüklüğü mevcut larvaların sayısına göre değişir, büyük kuluçkaların alanı 30-60 cm uzunluğa ve 10-20 cm genişliğe ulaşır. Birkaç dişi birbirine yakın alanlara yumurta koyduğunda genellikle kuluçka sistemleri birleşir ve ağacı büyük alanda yaralarlar. Larvaların gelişmesi için, yumurta koyma zamanına bağlı olarak, 6 ile 12 ay gerektiren 5 larva evresi vardır. 19-23˚C laboratuvar şartları altında, larvaların 5 evresi içinde olgunlaşması 50- 60 günü alır. Erginleşmeden önce pupa hareketsizdir. Pupaları larval öğüntüleri arasında pupal hücreleri içinde bulunur. Pupaları çoğunlukla yakın aralıklarla bulunurlar ve buda kabuk altında erginlerin toplanmasını artırır.
Mücadelesi :
D. micans” la en etkili mücadele R. grandis adındaki predatör (yırtıcı-avcı)” ün laboratuvarlarda üretilerek zararlı böceğin yoğun olduğu sahalardaki bulaşıklı ağaçlara verilmesiyle yapılan biyolojik mücadeledir. Bu yöntemle 1984 yılından beriArtvin,Gresun ve Trabzon Orman Bölge Müdürlüklerindeki Biyolojik Mücadele Laboratuvarlarında 6.365.543 adet R. grandis üretilerek ormanlara verilmiş ve büyük oranda biyolojik denge oluşmuştur. Ayrıca D. micans’ ın yoğun olduğu ormanlarda, köylülerin vahidi fiyatla yuvalardan böcek toplayarak, toplanan böceklerin yırtıcı üretiminde kullanılması veya imha edilmesi şeklinde yürütülen mekanik mücadele de başarılı sonuçlar alınmıştır.
Kaynaklar:
Orman Mühendisi Akın Emin 2012 sunumu
http://www.ktu.edu.tr
BİYOLOJİ ÖDEV YARDIM
-
Mercanlar ve Mercan resifleri hakkında bilgi
-
Kulak Nedir? Kulağın Yapısı ve Görevleri Nelerdir?
-
Göz nedir ? Gözün görevleri nelerdir ? Canlılarda göz ve görme organı
-
Boğaz nedir ? Boğazın kısımları nelerdir ?
-
Omurga, columna vertebralis nedir ? Görevleri nelerdir ?
-
Doğal gübreler nelerdir
-
Kimyasal (yapay) gübreler nelerdir
-
Kortizol Nedir
-
Semantik Nedir ?
-
Karasal Ve Sucul Biyomların Özellikleri Nelerdir ?
-
Kaç çeşit biyom vardır
-
Bitki Ve Hayvanların Yeryüzündeki Dağılımını Etkileyen Faktörler Nelerdir?
-
Bitkisel dokular hakkında bilgi
-
Ekosistemde besin zinciri ve besin ağının önemi nedir ?
-
Genetik Algoritmalar