Nesli Tükenmekte Olan Türler İçin Büyük Bir Çalışma
İnsanoğlu'nun çok sayıda yaban hayvanını yok etmede usta olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu durumu çiftliklerde yetiştirilen yaban hayvanlarını doğaya bırakma yöntemi ile telafi edebilir miyiz? Photograph: Dr Adrian Armstrong/Durrell Wildlife Conservation Trust
Üretim çiftliklerinde yaban hayvanı yetiştiriciliği yoluyla türleri yok olmaktan kurtararak doğaya adapte edebilir miyiz?
Üretme çiftliklerinde yetiştirilen 200 kadar kurbağa Güney Afrika'da bir bataklıklığa bırakıldı. Kurbağaların eve dönüş törenleri bilim adamlarını çok umutlandırdı.
Soru şu: onları yok etmekte olduğumuz gibi türlerin korunmasında da başarılı olabilir miyiz?
Çiftliklerde yetiştirme yöntemi ile Dr Adrian Armstrong ve Dr Jeanne Tarrant tarafından yürütülen bir projede sadece bir yıl içinde kurbağa popülasyonu on kat arttı.
Uzmanlar serbest bırakılan kurbağaların kaç tanesinin vahşi doğada uzun süre yaşayabileceğinden emin değiller. Ancak sürekli kurbağa yetiştiriciliği ile popülasyon nüfus artışı, tehdit altındaki türlerin hayatta kalması, diğer koruma eylemleriyle birlikte daha iyi bir artışa sahip olmalarını ümit ediyor.
Dünya çapında 26.000 yabani türden daha fazlası yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Tehdit altındaki bu türler IUCN nin Kırmızı Listesi'nde yer almaktadır.
İngiltere merkezli Durell Yaban Hayatı Koruma Vakfı'nda görevli Dr Richard Young, "Canlı sınıflandırma işlemleri devam ettiği için, tükenme ile karşı karşıya kalan tür sayısı çok daha fala olabilir". diyor.
Young, şimdiye kadar değerlendirilen 93.500'den daha fazla türden memeli türünün %25'inin, kuşların %13'ünün, mercanların %33'ü ile birlikte amfibilerin (kurbağaların) %41'inin yok olma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu söylüyor.
Koruma uzmanları, savunmasız türlerin çok geç olmadan korunmasına ve çoğaltılmasına yönelik önlemlere başvurmaları hiç de şaşırtıcı değil.
Welsh ekolojisti Prof Carl Jones'un öncülüğünde yapılan çalışmalar 2016 yılı Indianapolis Ödülüne layık görülmüştür. Nesli tükenen türleri çiftlik ya da yarı doğal koşullarda hızla yetiştirmek, bir çok yaban hayatı türünü yok olma tehlikesinden kurtarma çalışmaları bir stratejidir.
Geçtiğimiz 35 yıl boyunca Jones ve diğer bazı bilim adamları, Mauritius ve Madagaskar başta olmak üzere 50'den fazla tehdit altındaki türün korunmasına yönelik projeye katıldılar.
Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) Koruma Planlama Uzmanı Grubunda görevli program sorumlusu Dr. Kathy Traylor-Holzer. Dünya çapında birçok benzer restorasyon projesi devam ediyor, diyor.
Dr. Kathy İspanya'da iber vaşağı, Taylan'daki Doğu sarus vinci, Tanzanya'daki Kihansi sprey kurbağası, Brezilya'da aslan ve Amererika'da Amerikan gömme böcekleri gibi örnekleri içerdiğini söylüyor.
Terry Bu programların pahalı, karmaşık ve zor olduğunu söylüyor. ''Türleri vahşi doğaya geri koymak niyetiyle yetiştirirseniz, sonuçları çok dikkatli izlemeniz ve aynı zamanda yeni hastalık veya patojenleri (hastalık yapan mikroorganimaları) kazara vahşi hayvanlara bulaştırmamamınız gerekir.''
Genellikle çok düşük genetik çeşitliliğe sahip türlerle uğraştıkları için, proje yöneticileri aynı zamanda akrabalığa karşı potansiyelleri de korumalıdırlar.
"Hayvanları her zaman sadece çiftlik koşullarda yetiştiremezsiniz ve yetiştirdiğiniz canlının kafes kapılarını açıp direk doğaya salamazsınız. Bazen yırtıcıları doğal hayata adapte etmek ve yeni ortamında ne yiyeceklerini öğretmek biraz zaman alır."
Young, "Çiftliklerde yetiştirilen hayvanlar için hayatta kalma oranının türe bağlı olarak büyük ölçüde değiştiğini söylüyor: “Amfibilerde yüksek bir ölüm oranını bekliyorsunuz, ancak kaplumbağaları vahşi doğaya bıraktığımızda, yaklaşık % 100 sağ kalım oranını deneyimledik.” diyor.
Young, "Nesli tükenmiş olanlardan daha ziyade, hala bizimle birlikte olan türlere daha fazla odaklanmamız gerekiyor". diyor.
“Bu küresel yok oluş siyasi gündemin en üstünde olmalıdır.”
Çeviren ve Derleyen: Tuna Terzioğlu
Kaynak ve İleri okuma
https://www.theguardian.com/world/2018/nov/01/tiny-frog-takes-giant-leap-for-the-worlds-endangered-species
Zooloji Haberleri
-
Komodo Dişleri, Theropod Dinozorların Dişleriyle Çok Benziyor
-
Biyologlar yeni kaplan böceği türünü ortaya çıkarıyor: Eunota houstoniana
-
Bilim insanları yeni bir geko türünü ortaya çıkardı
-
CT taramalarında ortaya çıkan tuhaf yılan benzeri solucanların sırları
-
Dev kaplumbağalar yok edildikten 600 yıl sonra Madagaskar'a geri döndü
-
Hindistan kaplanları iklim ve insan baskısı arttıkça yükseklere tırmanıyor
-
Kitlesel Yok Oluşlardan Kurtulan Memeliler, ‘Genel Yiyici’ Değildi
-
Avrupa’da Bilinen Son Timsah 4,5 Milyon Yıl Önce Yaşamıştı
-
Ağaç kesimi ve iklim değişikliği dağ kuşlarını tehdit ediyor
-
Biyologlar, istilacı, etobur kurbağaların artık Georgia'da ürediğini söylüyor
-
Myanmar'da yeni bir çukur engereği türü keşfedildi.
-
Çin'de yeni bir iguana türü keşfedildi
-
Dev Dinozor Leşleri, Yırtıcılar İçin Önemli Bir Besin Kaynağıydı
-
Yarasalar 50 Milyon Yıl Önce de Ekolokasyon Kullanıyordu
-
Anadolu parsı aylar sonra yeniden görüntülendi