Nükleer santraller- radyoaktivite-çernobil hakkında bilgi
Radyasyon,elektromanyetik dalgalar veya parçacıklar biçimindeki enerjinin yayılmasıdır.
Bir maddenin atom çekirdeğindeki nötronların sayısı,proton sayısına göre oldukça fazla ise,bu tür maddeler kararsız bir yapı gösterirler.Bu maddelerin çekirdeğindeki nötronlar alfa,beta,gama gibi çeşitli ışınlar yaymak suretiyle parçalanmaktadırlar.Bu tür maddelere radyoaktif madde,bu maddelerin yaydıkları ışınlara radyasyon denir.
İyonlaşabilen elektromanyetik radyasyonlar,insanların genetik materyali DNA’yı parçalayabilecek güçtedir.DNA’da çok az bir zedelenme kansere yol açabilecek büyüklüktedir.
1986’da Çernobil’de meydana gelen kaza sonucu yüksek oranda radyasyon yüklü bulutlar ülkemizi ve bölgemizi etkilemiştir.Radyoaktif madde yüklü toz ve parçacıklar,yağmur etkisiyle,çaydan içme suyuna kadar tüm bölge üzerine karabasan gibi çökmüştür.
Böylesine büyük bir felaket karşısında tedbir alması gereken ve ülkemizde çok bulunan “sorumsuz sorumlular” felaketin etkisinin artmasına katkıda bulunmuşlardır.
Her ne kadar,Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) yayınladığı raporda ,Ülkemizde ve bölgemizde ölçülen radyoaktivite değerlerinin risk oluşturmadığını belirtse de (www.taek.gov.tr), ne kadar inandırıcıdır bilmiyorum.”Çayı kaynatarak için,radyasyonun etkisi geçer” diyerek TV’lerde şov yapan bakanımızı hatırladıkça…….
Aslında radyoaktif kirlenme çok daha geniş boyutludur.Özellikle II.dünya savaşı sonrasında yapılan nükleer denemeler sonucunda yeryüzündeki radyoaktivite değerleri ciddi oranda artmıştır.
Radyoaktif kirlenme ve etkileri maalesef kısa sürede ortadan kalkmamakta,nesiller boyu sürmektedir.
Dünyanın neresinde olursa olsun,oluşabilecek radyoaktif kirlenmenin herkesi etkileyebileceği unutulmamalıdır.İnsanoğlunun “Çevre” konusu üzerinde biraz daha duyarlı ve örgütlü olması gerekiyor.
Japonya’ya attığı atom bombasıyla insanoğlunu nükleer serpintiyle tanıştıran ABD’nin,bugün Irak’ta ne kullandığını bilmiyoruz.
Aynı ABD Japonya’da kullandığının kırk katını Vietnam’da kullanmıştır.
Medeni (!) dünyanın “gelişmiş” ülkelerinin ne tür nükleer denemler yaptığını da bilmiyoruz.
Çernobil buz dağının su üstünde kalan kısmı galiba…
Yazar Adı: Boysan DEMİRLİ
Ayrıca Focus ; www.focusdergisi.com.tr/tarih/00377/ inceleyin
PDF BİLGİYİDE İNCELEYEBİLİRSİNİZ documents/5cf76466b972647_ek.pdf
BİYOLOJİ ÖDEV YARDIM
-
Mercanlar ve Mercan resifleri hakkında bilgi
-
Kulak Nedir? Kulağın Yapısı ve Görevleri Nelerdir?
-
Göz nedir ? Gözün görevleri nelerdir ? Canlılarda göz ve görme organı
-
Boğaz nedir ? Boğazın kısımları nelerdir ?
-
Omurga, columna vertebralis nedir ? Görevleri nelerdir ?
-
Doğal gübreler nelerdir
-
Kimyasal (yapay) gübreler nelerdir
-
Kortizol Nedir
-
Semantik Nedir ?
-
Karasal Ve Sucul Biyomların Özellikleri Nelerdir ?
-
Kaç çeşit biyom vardır
-
Bitki Ve Hayvanların Yeryüzündeki Dağılımını Etkileyen Faktörler Nelerdir?
-
Bitkisel dokular hakkında bilgi
-
Ekosistemde besin zinciri ve besin ağının önemi nedir ?
-
Genetik Algoritmalar