Sistematikte Tür Kategorisi
Sistematikte en zor kategori tür ve onun altındakilerdir Bu kararı vermek çok zordur. Bunun için ekoloji ve genetik başta olmak üzre, biyolojinin hemen tüm dallarından yardım almak gerekir. Bunun yanında felsefe ile ilgili yorumların da getirilebileceği bir konu olduğu için oldukça zor karara verilebilir, iki farklı türü birbirinden ayıran sadece dış görünüşlerindeki farklılık mı yoksa onları yaklaştıran benzerlikler mi? Her ikisine de hem evet hem hayır demek gerekir. Evet yakın türler birbirlerine benzer ama farklılıkları da vardır. İşte burada önemli sorun bunların ölçüsünün ne olabileceğidir.
Mesela bir çift gözü var diye 3 ayrı hayvan, aynı türe ait olabilir mi? Bu gibi konular biyologları çağlar boyunca uğraştırmıştır Durum böyle olunca da tür kavramı konusundaki düşünceler zaman içinde değişmiştir. Aristo ile başlayan sınıflandırma rüzgarı daha çok canlı kavramının anlaşılması ile zaman kaybettiğinden bu konuda fazla bir ilerleme görülmemiştir. Tür kavramı her ne kadar John Ray (1686, Historia Plantarum) tarafından ortaya atılmışsa da bunun sadece terim olarak önemi vardır. Linne, “canlıların yaratılışında ne kadar tür varsa o sayıdadır ve bu sayı sabittir” demiştir. Ona göre türler yaratıldıkları şekilde vardır ve bir değişim söz konusu değildir. Daha sonra tür sayısının sabit olmadığını ileri süren Lamarck ve daha sonra türlerin kökenim yazan Darwin’e geliyoruz. Ancak hala günümüzdeki tür tarifini göremiyoruz Eflatun ve Aristo ile başlayan tipolojik tür kavramı (Linne’nin de içine girdiği bu tür düşünenler türün değişmez tipler sergilediğini buna uymayanların da varietas oluşturduklarını savunanlar) ile İngiliz filozofu Ockham’lı William’la başlayan nominalistik tür kavramlarını (sadece fertlerin var olduğunu, türün insan zihninin bir soyutlaması olduğunu savunanlar) göz ardı edersek biyolojik tür kavramı ile yetinmek zorunda kalacağız.
Biyoloijk tür kavramı 18.yüzyılda G.L.L. de Buffon (1707-1788) a kadar uzanır. Ancak yine de en anlamlı ilk tanım 1905 yılında K.Jordan’dan gelmiştir. Tür sayısı sabıttir-değildir tartışması da bununla sona ermiştir. Türlerin oluşumuna neden olan populasyonlar sabittir ama fertler sonsuz çeşitliliğe sahiptirler. Fertler döl verme topluluklarıdır ve taşıdıkları genetik materyali birbirlerine üreme yoluyla aktararak sahip oldukları genlerin (gen havuzu) kaybolmasını engellerler. Çünkü onun kaybolması populasyonun, sonunda da türün yok olması anlamına gelmektedir. O zaman ortaya 3 önemli özellik kendiliğinden çıkmaktadır. Madem genetik yapının devamlılığı söz konusu, o halde araya başka genetik yapıların karışmaması gerekir Bunun için üreme bakımından izolasyon zorunludur. Yapısal özellikler ile diğerlerinden farklılık için bunu sağlayacak birer genetik ünite olmak zorundadırlar. Ve ekolojik bir ünite olarak, diğer populasyonlarla da aynı çevreyi paylaşabilmelidirler
E.Mayr tür tanımını şöyle yapmıştır. Türler kendi aralarında potansiyel olarak çiftleşebilir ve verimli döller meydana getirirken, diğer benzer gruplardan üreme bakımından yalıtılmışlardır. Burada önemli olan kendileri gibi üretken bireyler meydana getirebilmek ve ölçünün birey değil populasyon olmasıdır. Buna bir de ekolojik etkenlere benzer şekilde yanıt vermeyi eklersek, modern tür kavramını yakalamış oluruz.
Tür isminin iki kelimeden oluştuğunu biliyoruz. Bu isimler hayvanın bir özelliğini belirten latince ya da yunanca bir kelime olabileceği gibi, hayvanın yaşadığı yerin, bir bilim adamının ismi de olabilir. Örneğin.
Stictochironomus longıpugıonis (uzun kamçılı bir Chironomidae türü)
Musca domestica (buna karasinek denilmesine karşın tür ismi evcil anlamına gelir ve ev sineği de denilebilir).
Aphanius burdiricus (sadece Burdur gölünde bulunan bu dişli sazancık balığına verilen bir isim).
Ctenocephalides canis (Canis lupus kurt, Canis lupus familiaris evcil kurt ya da köpek demektir ve bu ikisini de içine alan Canidae=köpekgiller familyasına çağrıştırılarak verilen bir isimdir ve köpek piresi şeklinde kullanılır).
Candona mülleri (Müller isimli bilim adamının ismi verilmiştir)
Tür kategorisinin altındaki kategoriler içinde sadece alt tür (sub species) daha sık kullanılmaktadır (3 isimli). Diğer alt kategoriler olan varyete ve ırk daha az kullanılmaktadır.
Sistematik
-
Sivrisineklerin Sınıflandırılması
-
Türleşme nedir ? Doğal türleşme şekilleri nelerdir ?
-
Bloom Taksonomisi Nedir?
-
FİLOGENETİK SİSTEMATİK
-
FİLOGENİ
-
Taksonominin Tanımı
-
TAKSONOMİNİN ÖYKÜSÜ
-
Metazoa’ nın Yapı Planı ve Ortaya Çıkışı
-
Hayvanların Organizma Alemindeki Yeri
-
Evrimin Ana Hatları
-
Filogenez ve Sistem
-
Homoloji kavramı nedir
-
Sistematiğin Yöntemleri
-
Yüksek Kategoriler - Regnum - Diviso - Ordo
-
Sistematikte Tür Kategorisi