Toplam 631 içerik listeleniyor
-
Dünyanın Oluşumu Ve Yapısı
Yer'in oluşumu sorunu,yüzyıllar boyunca insanı düşündüren ve düşündürmeye devam etmekte olan,önemli bir bilimsel sorundur.Gerçi Yer'in oluşumu konusunda,bugün geçmişe oranla ,daha çok şey bilmekteyiz.Ancak yine de,problemle ilgili görüşler,hipotez düzeyindedir. Bunların delilleri güçlü olmakla birlikte,kesin birtakım sonuçlara ulaşıldığı ileri sürülemez.Yerin yaşının 4,5 ile 5 milyar yıl dolayında olduğu sanılmaktadır.Bunun 10 milyar yılı...
https://www.biyologlar.com/dunyanin-olusumu-ve-yapisi -
Vitamin türleri
Herkes tarafından bilinen 13 vitamin vardır. Bunlar temelde, yağda çözünenler ve suda çözünenler olarak iki gruba ayrılır ama gerçekte 20 vitamin vardır. En küçük vitamin A, C, D ve K vitaminleriyken, en büyük vitamin türü E vitaminidir. Orta boy moleküllü B vitaminleri ise pek kullanılmaz. Dört vitamin türü, yağda çözünebilir ve bu sayede vücudun yağ dokusunda depolanırlar. Bunlar: A vitamini, D vitamini, E vitamini ve K vitamini. A Vitamini Göz sağlığı...
https://www.biyologlar.com/vitamin-turleri -
Kök Hücre Çalışmaları Kanseri Ortadan Kaldırabilecek mi?
Kanseri tedavi etmenin yolunun kanser kök hücrelerini yok etmekten geçtiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi İç hastalıkları ve Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Zafer Gülbaş, kanser hastalarında kök hücre uygulamalarıyla ilgili Medical Tribune’ün sorularını yanıtladı. MT: Kök hücre tedavisi ile ilgili yeni gelişmelerden bahsedebilir misiniz? Önceki yıllarda, kanseri dokudaki olgun hücrelerin yaptığını düşünüyorduk ama bugün kansere neden olan bir kök...
https://www.biyologlar.com/kok-hucre-calismalari-kanseri-ortadan-kaldirabilecek-mi -
Sonuçta o kadar da farklı değiliz; İnsanlardaki hücreler ve sağlam mikroplar ortak bir atayı paylaşıyor
Bir araştırma ekibi, arkeal ve ökaryotik hücrelerin genetik materyalini nasıl paketlediğini ve depoladıklarını gösteren çarpıcı paralellikler buldu. Credit: Santangelo and Luger Labs
https://www.biyologlar.com/sonucta-o-kadar-da-farkli-degiliz-insanlardaki-hucreler-ve-saglam-mikroplar-ortak-bir-atayi-paylasiyor -
Ekrana bakma süresi uyku düzenini bozabilir?
Soldan sağa: Salk Enstitüsünden Ludovic Mure ve Satchin Panda belli retinal hücrelerin yapay aydınlatmaya nasıl yanıt verdiğini ortaya çıkardı. Credit: Salk Institute
https://www.biyologlar.com/ekrana-bakma-suresi-uyku-duzenini-bozabilir -
Ekrana bakma süresi uyku düzenini bozabilir?
Soldan sağa: Salk Enstitüsünden Ludovic Mure ve Satchin Panda belli retinal hücrelerin yapay aydınlatmaya nasıl yanıt verdiğini ortaya çıkardı. Credit: Salk Institute
https://www.biyologlar.com/ekrana-bakma-suresi-uyku-duzenini-bozabilir -
Ekrana bakma süresi uyku düzenini bozabilir?
Soldan sağa: Salk Enstitüsünden Ludovic Mure ve Satchin Panda belli retinal hücrelerin yapay aydınlatmaya nasıl yanıt verdiğini ortaya çıkardı. Credit: Salk Institute
https://www.biyologlar.com/ekrana-bakma-suresi-uyku-duzenini-bozabilir -
Farmakogenomik İlaçlar ve Kanser
Farmakogenomik; (Genler ve gen ürünleri üzerinde yeni ilaçlar için hedef noktaların bulunması ile uğraşır.) Bireyselleştirilmiş ilaçlar, hastalar için en iyi ilaçları seçmeye çalışan doktorlara önemli avantajlar sunan genetik çalışmaların özel bir şeklidir. Image credit: Shutterstock
https://www.biyologlar.com/farmakogenomik-ilaclar-ve-kanser -
Mitokondrial MTND1 Gen Mutasyonu İle İlişkili Lohn/Melas Örtüşme Sendromu
Mitokondrial MTND1 genindeki patojenik nokta mutasyonları daha önce iki farklı klinik fenotiple ilişkili olarak tanımlanmıştır –LHON ve MELAS -.Burada MTND1 geninde ,hem LHON hem de MELAS’ın klinik özelliklerini içeren bir örtüşme sendromu ile ilişkili ilk heteroplazmik mitokondrial DNA nokta mutasyonunu rapor ediyoruz.Kas histokimyasında ince mitokondrial anormallikler ortaya çıkmışken biyokimya analizinde izole bir kompleks I eksikliği...
https://www.biyologlar.com/mitokondrial-mtnd1-gen-mutasyonu-ile-iliskili-lohnmelas-ortusme-sendromu -
Mitokondrial MTND1 Gen Mutasyonu İle İlişkili Lohn/Melas Örtüşme Sendromu
Mitokondrial MTND1 genindeki patojenik nokta mutasyonları daha önce iki farklı klinik fenotiple ilişkili olarak tanımlanmıştır –LHON ve MELAS -.Burada MTND1 geninde ,hem LHON hem de MELAS’ın klinik özelliklerini içeren bir örtüşme sendromu ile ilişkili ilk heteroplazmik mitokondrial DNA nokta mutasyonunu rapor ediyoruz.Kas histokimyasında ince mitokondrial anormallikler ortaya çıkmışken biyokimya analizinde izole bir kompleks I eksikliği...
https://www.biyologlar.com/mitokondrial-mtnd1-gen-mutasyonu-ile-iliskili-lohnmelas-ortusme-sendromu -
Telomerlerin Yaşlanma Ve Kanser İlişkisindeki Rolü
Telomerlerin yaşlanma ve kanser ilişkisindeki rolü oldukça önemlidir. Kanser tedavisinde ve teşhisinde geleneksel yöntemlerin yanı sıra telomeraz aktivitesinin ölçümü özgün bir belirteç olarak kullanılabilir.
https://www.biyologlar.com/telomerlerin-yaslanma-ve-kanser-iliskisindeki-rolu -
Telomerlerin Yaşlanma Ve Kanser İlişkisindeki Rolü
Telomerlerin yaşlanma ve kanser ilişkisindeki rolü oldukça önemlidir. Kanser tedavisinde ve teşhisinde geleneksel yöntemlerin yanı sıra telomeraz aktivitesinin ölçümü özgün bir belirteç olarak kullanılabilir.
https://www.biyologlar.com/telomerlerin-yaslanma-ve-kanser-iliskisindeki-rolu -
Yağda Eriyen Vitaminler
A VİTAMİNİ: A Vitamini yağda eriyen vitaminlerdendir.Balıkyağında, karaciğerde, tereyağı ve kremada, peynirde, yumurta sarısında bulunur.Sonradan A vitamini (retinol) ne dönüşecek olan Beta Karoten ve diğer karotenoidler ise yeşil yapraklı ve sarı sebzelerde ve tahıllarda bulunur.A vitamini karaciğerde depolanır. Isıya karşı sabit ve pişirilmeye dayanıklıdır.Yüksek miktarlarda alınması toksik reaksiyonlara (zehirlenme) neden olabilir. Vitamin A miktarı Retinol...
https://www.biyologlar.com/yagda-eriyen-vitaminler -
FİTOTERAPİ Bitkilerle tedavi
Fitoterapi, bitkilerin bilimsel temele dayalı akılcı bir yaklaşımla hastalıkların tedavisi veya önlenmesinde kullanımını anlamına gelmektedir. Bitki ve Tedavi sözcüklerinden oluşan fitoterapi, terimi ilk kez, Fransız hekim Henri Leclerc(1870-1955) tarafından `La Presse Medical` adlı dergide, 1939 yılında kullanılmış olsa da bitkilerin tedavide kullanılışı aslında insanlığın ortaya çıkışı ile başlar. İlk insanlar, bitki ve hayvanları izleyerek tedavi...
https://www.biyologlar.com/fitoterapi-bitkilerle-tedavi -
Çocukların bağışıklık sistemleri COVID’den nasıl kurtulabiliyor
Çocukların, tecrübesiz bağışıklık yanıtı SARS-CoV-2 ‘nin ortadan kaldırılmasında anahtar olarak görülebilir.
https://www.biyologlar.com/cocuklarin-bagisiklik-sistemleri-covidden-nasil-kurtulabiliyor -
Çocukların bağışıklık sistemleri COVID’den nasıl kurtulabiliyor
Çocukların, tecrübesiz bağışıklık yanıtı SARS-CoV-2 ‘nin ortadan kaldırılmasında anahtar olarak görülebilir.
https://www.biyologlar.com/cocuklarin-bagisiklik-sistemleri-covidden-nasil-kurtulabiliyor -
Kserofitlik ve Su Ekonomisi Ökofizyolojisi
Protoplazmanın susuzluğa dayanıklılığı özellikle likenler, yosunlar, eğreltiler ve ciğerotlarında görülürse de yüksek bitkilerde susuz koşullara karşı geliştirilmiş olan daha karmaşık mekanizmalar etkili olur. Grup olarak bazı otsular, koniferler ve sklerofillerde yüksek dayanıklılık görülür. Susuzluk toleransı varyete ve genotipler düzeyinde bile büyük açılımlar gösterebilir. Örneğin ciğer otları türlerinde aynı düzeydeki su eksikliğine dayanma...
https://www.biyologlar.com/kserofitlik-ve-su-ekonomisi-okofizyolojisi -
Araştırmacılar Yetişkin İnsanlarda Boy Uzunluğunu Etkileyen Yeni Genetik Varyasyonlar Buldu
Boy uzunluğunu etkileyen yüzlerce DNA değişimleri zaten tanımlanmıştır ama bu alışılmış DNA değişimleri boy uzunluğunu genellikle 1 mm’den az etkiler. Resim kaynağı: Popular Science Monthly, D. Appleton ve Company, 1887.
https://www.biyologlar.com/arastirmacilar-yetiskin-insanlarda-boy-uzunlugunu-etkileyen-yeni-genetik-varyasyonlar-buldu -
Araştırmacılar Yetişkin İnsanlarda Boy Uzunluğunu Etkileyen Yeni Genetik Varyasyonlar Buldu
Boy uzunluğunu etkileyen yüzlerce DNA değişimleri zaten tanımlanmıştır ama bu alışılmış DNA değişimleri boy uzunluğunu genellikle 1 mm’den az etkiler. Resim kaynağı: Popular Science Monthly, D. Appleton ve Company, 1887.
https://www.biyologlar.com/arastirmacilar-yetiskin-insanlarda-boy-uzunlugunu-etkileyen-yeni-genetik-varyasyonlar-buldu -
Gen aktivitesi üzerinden ölüm zamanı belirlenebilir mi?
Araştırmacılar ölümden bir süre sonra insan dokusunda ortaya çıkan spesifik gen aktivitelerini belirlemeyi başardılar.
https://www.biyologlar.com/gen-aktivitesi-uzerinden-olum-zamani-belirlenebilir-mi -
Gen aktivitesi üzerinden ölüm zamanı belirlenebilir mi?
Araştırmacılar ölümden bir süre sonra insan dokusunda ortaya çıkan spesifik gen aktivitelerini belirlemeyi başardılar.
https://www.biyologlar.com/gen-aktivitesi-uzerinden-olum-zamani-belirlenebilir-mi -
Protoplazmanın Hidratürü
Gram k.ağ başına su miktarını belirten hidrasyonundan farklı bir terimdir ve protoplazma suyunun bağıl termodinamik aktivitesinin ölçüsüdür. Fakat fizyolojik aralıkları olan% 96 - 100 arasında aralarında doğrusal ilişki vardır, yani şişme ile hidratür paralel değişir. Protoplazma hidrasyonunun su potansiyeli - emme potansiyeli - difüzyon basıncı eksikliğine bağlı olduğu ve suya doymuş hücrede maks. olduğu görüşü termodinamik açıdan yanlıştır. Özsuyun...
https://www.biyologlar.com/protoplazmanin-hidraturu -
Balıklarda solunum fizyolojisi
Solunum terimi, bir organizmanın hücresi ile çevresi arasındaki gaz (genellikle oksijen ve karbondioksit) alışverişini ifade eder.
https://www.biyologlar.com/baliklarda-solunum-fizyolojisi -
22 . Kromozom
İnsanlar normalde her hücrede 23 çifte bölünmüş 46 kromozoma sahiptir. Her ebeveynden miras alınan bir kopya olmak üzere 22 numaralı kromozomun iki kopyası, çiftlerden birini oluşturur. İnsan genomunda toplamda 23, otozom olarak 22 adet bulunan kromozom çiftlerinden biridir. Normal insan genomundaki tüm otozomlar için geçerli olduğu gibi, kromozom 22 de iki kopya halinde bulunur. İkinci en küçük insan kromozomu olan 22. kromozom , yaklaşık 49 milyon baz çiftiyle,...
https://www.biyologlar.com/22-kromozom -
Sucul Bitkiler
SU BİTKİLERİ Sucul bitkiler karada yaşayanlar ile karşılaştırıldığında çeşitli stolojik, morfolojik ve anatomik farklılıklar göstermektedir.Ayrıca bu bitkilerin üreme şekilleri ve tiplerinin de değiştiği görülmektedir. Çeşitli su bitkileri türleri ile yaşadıkları susul ortam arasında doğrudan ilişki vardır.Örneğin Myriophyllaceae familyası üyeleri suya tamamen gömülmüş halde yaşadıkları halde su mercimekleri (lemna türleri )suyun üzerinde...
https://www.biyologlar.com/sucul-bitkiler -
20. Kromozom
İnsanlar normalde her hücrede 23 çifte bölünmüş 46 kromozoma sahiptir. Her ebeveynden miras alınan bir kopya olmak üzere, 20. kromozomun iki kopyası, çiftlerden birini oluşturur ve yaklaşık 63 milyon DNA yapıtaşını (baz çifti) kapsayarak hücrelerdeki toplam DNA’nın yaklaşık %2’sini temsil eder. 20. Kromozom, toplamda 22 çift olan otozomal insan kromozomlarından yirmincisidir. İnsanlarda normalde bir çift halinde bulunur. 63 milyon baz çiftine ve toplam hücre...
https://www.biyologlar.com/20-kromozom -
Yassı Solucanların Anatomisi
Polycclad Yassı Solucanların Anatomisi İsmininin de önerdiği gibi, serbest yaşayan solucanlar dorso-ventrally yassılanmış olup birkaç milimetreden daha kalın değildirler Boyutlar bir milimetreden daha azdan balar ve 30 cm nin üzerine kadar uzanır. Çoğu polycladler son derece hassastırlar ve tipik olarak düz bir dorsal yüzey içeren ve/veya oval şekillerine sahiptirler. Bununlar birlikte, dorsal papillae (Acanthozoan, Thysomozoan) sergilerler. Solucanların...
https://www.biyologlar.com/yassi-solucanlarin-anatomisi -
SU BİTKİLERİNİN ÖNEMİ
Sucul ortamın asıl üreticileri olan su bitkileri bir hücreliden çok hücrelilere kadar çeşitli şekilleri olan ve klorofil içeren canlılardır. Ortamın dengesinin korunmasındaki önemleri büyüktür. Birincil üreticiler (Primer prodüktör) olarak tanımlanan yeşil bitkiler ve fitoplanktonik organizmalar klorofilleri sayesinde su ve suda eriyik halde bulunan karbondioksiti ışık enerjisi kullanarak fotosentezolayı sonucu organik madde üretimini sağlarlar.Böylece bitkisel...
https://www.biyologlar.com/su-bitkilerinin-onemi -
Listeria Besiyerleri
FRASER Listeria Selective Enrichment Broth (Merck)Listeria 'nın 2 aşamalı selektif zenginleştirmesi için kullanılan bu besiyerinde Listeria, yüksek besin içeriği ve geniş tampon kapasitesi ile iyi bir gelişme gösterirken refakatçi flora lithium chloride, nalidixic acid ve acriflavine hydrochloride ile inhibe edilir. Listeria 'nın ß-D-glucosidase aktivitesi esculin ve ammonium iron (III) citrate ile belirlenir. Glucoside esculin, ß-D-glucosidase ile esculetin ve glukoza...
https://www.biyologlar.com/listeria-besiyerleri -
Türkiye Biyogüvenlik Protokolü
Türkiye´de biyogüvenlikle ilgili bir protokol Çevre Bakanlığı tarafından yürürlüğe konmuştur. Bu protokolün tanımlamaları ve düzenlemeleri şunlardır: Türkiye Biyogüvenlik Protokolü Modern biyoteknoloji rekombinant DNA nükleik asitlerin hücre veya organellere doğrudan enjeksiyonu farklı taksonomik gruplar arasında uygulanan hücre füzyonu gibi doğal fizyolojik üreme- çoğalma ve rekombinasyon engellerini ortadan kaldıran ve klasik ıslah ve seleksiyon...
https://www.biyologlar.com/turkiye-biyoguvenlik-protokolu -
Türkiye Biyogüvenlik Protokolü
Türkiye´de biyogüvenlikle ilgili bir protokol Çevre Bakanlığı tarafından yürürlüğe konmuştur. Bu protokolün tanımlamaları ve düzenlemeleri şunlardır: Türkiye Biyogüvenlik Protokolü Modern biyoteknoloji rekombinant DNA nükleik asitlerin hücre veya organellere doğrudan enjeksiyonu farklı taksonomik gruplar arasında uygulanan hücre füzyonu gibi doğal fizyolojik üreme- çoğalma ve rekombinasyon engellerini ortadan kaldıran ve klasik ıslah ve seleksiyon...
https://www.biyologlar.com/turkiye-biyoguvenlik-protokolu -
ALTINBEŞİK MAĞARASI MİLLİ PARKI
İli : ANTALYA Adı : ALTINBEŞİK MAĞARASI MİLLİ PARKI Kuruluşu : 1994 Alanı : 1.156 ha. Konumu : Antalya ili, İbradi (Aydınkent) ilçesine 7 km. uzaklıktaki Ürünlü köyünün yaklaşık 5 km. güneydoğusunda, derin ve sarp Manavgat Vadisi’nin batı yamacında yer almaktadır. Ulaşım : Antalya-İbradi-Ürünlü köyü yolu ile gidilip, Ürünlü köyünden Altınbeşik Mağarası’na yaya olarak 1 saatlik yürüyüş ile ulaşılabilmektedir. Kaynak Değerleri...
https://www.biyologlar.com/altinbesik-magarasi-milli-parki -
TESPİT EDİLMİŞ DOKULARI BOYAMADAKİ GENEL FAKTÖRLER
1-Fiksasyonun Boyama Üzerine Etkileri: Fiksasyon, dokularla boyaların etkileşimine yardım eder. Formaldehit ve civa klorür, bazik boyaları tercih ederken, trikloroasetik asit, pikrik asit ve krom bileşikleri asidik boyaların hareketini kolaylaştırır. Etil alkol veya asetik asitle fiksasyondan sonra hem asidik hem de bazik boyalar dokular tarafından kolaylıkla alınır.Çekirdek boyası olan carmalum, civa klorür fiksasyonundan sonra daha çok, formalinden sonra ise daha az boyar....
https://www.biyologlar.com/tespit-edilmis-dokulari-boyamadaki-genel-faktorler-2 -
Toksik Balıklar
Zehirli balıklar ya aktif olarak zehirlerini venom organlan ile verirler;veya bazı balıklann içerdiği zehirler belirli organlannda pasif olarak bulunurlar. Örneğin bazı köpek balıklan aşın miktarda vitamin A içerdiklerinden yenmeleri zararlı olabilir. Yaklaşık olarak 700 tuzlu su (marine) balık türünün insanlara toksik olduğu bilinmektedir. Balık zehirlenmesine "ichthyotoxism: iktiyotoksizim" adı verilir. (Zoolojide,iktiyoloji (ichthyology) balıklar bilgisidir)....
https://www.biyologlar.com/toksik-baliklar -
Besiyeri Hazırlanmasında Kullanılan Maddeler
Besiyeri bileşimine giren maddeler gelişme açısından; a) Gelişme için gerekli olanlar, b) inhibitörler olarak 2 gruba ayrılabilir. Gelişme için gerekli olan maddeler doğrudan mikroorganizmaların beslenme şekilleri ile ilgilidir ve bu maddeler besiyeri içinde bir anlamda zorunlu olarak bulunurlar. İnhibitörler ise gelişmesi istenmeyen mikroorganizmalar için gerektiğinde selektif besiyerlerine ilave edilirler. Besiyerlerine giren kimyasal maddeler hakkında aşağıda kısaca...
https://www.biyologlar.com/besiyeri-hazirlanmasinda-kullanilan-maddeler -
Golgi Kompleksi
Golgi kompleksi, Golgi apparatus ya da Golgi cisimciği olarak da isimlendirilir. Hücrede çekirdeğin yakınında bulunan yassı keseler ve bunlara eşlik eden veziküllerden oluşmuştur (Şekil 2.3). Eritrositler ve keratinize epitel hücreleri hariç tüm hücrelerde bulunur. Golgi kompleksinin boyutları hücre tipine ve salgı aktivitesine göre değişir. Bazı hücrelerde büyük bir tane bulunuyorken bazı hücrelerde birbirine bağlı çok sayıda (=karaciğer hücresinde en fazla 50...
https://www.biyologlar.com/golgi-kompleksi -
Besiyeri Çeşitleri
Besiyerleri farklı mantıklar altında gruplandırılabilir. Örneğin, besiyerleri fiziksel özelliklerine göre sıvı ve katı olmak üzere 2 gruba ayrılırken bir başka bakış açısı ile orijinlerine göre bitkisel, hayvansal, sentetik, türev, karışık vb şekillerde sınıflandırılabilirler. Besiyerlerinin kullanım amacına (=fonksiyonlarına) göre sınıflandırılması ise bir anlamda besiyerlerinin formülasyonları ile doğrudan ilgilidir ve sınıflandırmada en çok...
https://www.biyologlar.com/besiyeri-cesitleri -
HİSTOLOJİ PREPARATLARI BOYAMA TEKNİKLERİ VE BOYALAR
Belki de alınmamaktadır. Negatif boyamada yapıların şekilleri boyanın penetre olrnasından değil boya ile çevrelendiğinden gösterilmektedir. Bazen boyalar yenir. Daha kusursuz olarak, boya reaktifleri organizmanın fizyolojik aktivitelerine bağlı olan değişik yollarla canlı hücre içine alınabilir. Bu ise vital boyama ve supra-vital boyama olarak adlandırılır.Daha da genellersek, boya alınımı, boya-doku veya reaktif-doku affiniteleri nedeniyledir. Bazı doku...
https://www.biyologlar.com/histoloji-preparatlari-boyama-teknikleri-ve-boyalar -
E Vitamini
Yararları: En iyi antioksidandır. Serbest radikallerin oluşmasını engelleyerek kanser gibi dejeneratif hastalıkların oluşmasını engeller. Hücre zarı ve taşıyıcı moleküllerin lipid kısmını stabilize ederek hücreyi serbest radikaller, ağır metaller, zehirli bileşikler, ilaç ve radyasyonun zararlı etkilerinden korur. Bağışıklık sisteminin aktivitesi için gereklidir. Timus bezini ve alyuvarları korur. Virütik hastalıklara karşı bağışıklık sistemini...
https://www.biyologlar.com/e-vitamini -
Donnan Dengesi Nedir
Benzer şekilde örneğin bitki hücre çeperindeki orta lamelde yer alan pektik asitlerin karboksil kökü, membran lipidleri arasındaki fosfolipidler gibi sabit iyonların yerleştiği iyon kanalları kütle akışı ile mineral iyonlarının ile geçişine elektrokimyasal direnç gösterir.
https://www.biyologlar.com/donnan-dengesi-nedir -
BİTKİLERDE İSTENMEYEN RENK DEĞİŞİMLERİ
Presteki renk degistiren bitkiyi bulmak veya taze yesil yapragin korunmasi sonucunda, zamanla kahverengimsi renge dogru gidisini gözlemlemek koleksiyoncu için istenmeyen olaydir. Bu arzu edilmeyen renk degisimi neye dayandirila bilinir? Bu kötü görünüse engel olabilmek için ne yapilabilir? Bunun için bitkinin mümkün oldugunca çabuk suyu alinmalidir. Canli bitki hücresinde bir düzen ve harmoni vardir, reaksiyonlar biyokimyasal bir süreç içerisinde cereyan etmektedir. Korunma...
https://www.biyologlar.com/bitkilerde-istenmeyen-renk-degisimleri -
Atık Yağların Çevreye Zararları
Bilindiği gibi 1 lt atık yağ 1 milyon litre içme suyunu kirletebilmektedir. Kullanılmış bitkisel atık yağlar evsel atık su kirliliğinin %25’ini oluşturmaktadır. Atık yağlar ekotoksik özelliğe sahiptir; bulunduğu ortamı kirletir, ortamda yaşayan canlılara zarar verir. Atık su kirliliğinin %25 oranında kaynağını, kullanılmış bitkisel ve hayvansal yağlar oluşturmaktadır. Arıtılmayan atık suların içindeki bitkisel ve hayvansal atık yağlar; denizlere,...
https://www.biyologlar.com/atik-yaglarin-cevreye-zararlari -
Peroksizomlar (=Mikrocisimler)
Peroksizomlar sitoplazmada çapları lizozomlara yakın yuvarlak şekilli organellerdir. Katalaz, peroksidaz ve oksidaz enzimleri içerirler. Oksidazlar yolu ile mitokondriyonlar gibi enerji üretirler. Ancak bir hücrede enerji üretiminin yaklaşık %90'ı mitokondriyonlarda, %10'u peroksizomlardadır. Diğer enzimlerin işlevleri çeşitlidir. Peroksizomlar hemen bütün hücrelerde bulunurlar. Metabolik aktivitesi çok olan hücrelerde sayıca fazladırlar.
https://www.biyologlar.com/peroksizomlar-mikrocisimler -
PCR Nedir? (Polimeraze Chain Reaction )
Yukarıdaki izleyeceğiniz animasyon PCR Polimeraz Chain Reaction ) ,türkçe adlansırılması ile Dna kopyalanması ve çoğaltılması olayıdır.Bu mekanizma 1985 yılında Celera genomics calışanı Carry Mullis tarafından tanımlanmış ve günümüze kadar birçok defa geliştirilerek kullanılmaya devam edilmiştir. Temel olarak mekanizma yüksek sıcaklıkta yapısı bozulmayan bir DNA polimeraz kullanılarak ,bir Thermo Cycler (Isı Düzenleyici) yardımıyla Dna replikasyonunu in...
https://www.biyologlar.com/pcr-nedir-polimeraze-chain-reaction- -
Zehirli Bitkiler
Tarihin ilk çağlarından günümüze kadar insanlar bitkilerden besinlerini sağlamış ve şifa aramışlardır ve beslenmelerinin yanında önemli hastalıklarını da şifalı bitkilerle tedavi edebilmişlerdir. Ancak her bitkinin düşüldüğü kadar yararlı olmadığı ya da yararlı etkilerinin yanında zararlı olabilen başka etkilerinin de olduğu görülmüştür. Günümüzde de devam eden her ottan şifa arama geleneği özellikle kırsal yörelerde birçok kaza...
https://www.biyologlar.com/zehirli-bitkiler -
BİYOKRİMİNAL ENTOMOLOJİ
Böcekler çeşitli özellikleri nedeniyle cinayetlerin çözümüne katkıda bulunabilmektedirler; Cinayetlerin çözümüne nasıl yardım ettiklerinden önce böcekler dünyasına kısaca bir bakalım. Böcekler Dünya üzerinde yaşayan en kalabalık canlı grubunu oluşturmaktadır. Yaklaşık 1.5 milyon böcek türü Dünya’yı bizimle birlikte paylaşmaktadır. Kutuplar ve derin denizler hariç heryerde böcekleri görmek mümkündür. Dünya üzerinde insanlardan sonra en baskın...
https://www.biyologlar.com/biyokriminal-entomoloji -
Bitki Fizyolojisi Bölüm 1
Fizyolojinin başlangıçı tohumun çimlenmesiyle başlar.Çünkü bitkilerin hayat devreleri spor ya da tohum faaliyetleriyle başlar.Çimlenme embriyodan ekolojik isteğe göre optimum koşullarda normal bitki yapılarını oluşturma yeteneğidir.Bir tohum gömleğinden radikula belirmesi çimlenmenin en önemli kısmıdır.Bu devrede sert koruyucunun engel olmaktan çıkarılması esnasında ise bir çok fizyolojik olayların başlamasıdır.Çünkü buradaki fizyolojik olayların...
https://www.biyologlar.com/bitki-fizyolojisi-bolum-1 -
Bitki Fizyolojisi Bölüm 2
Bilindiği gibi fizyoloji organeller, hücre ve dokular ile organ ve organizmaların canlılığını sağlayan işlevlerini, ilişkilerini ve cansız çevre ile etkileşimlerini inceleyen bilim dalıdır. Bitki fizyolojisi de bu çerçevede mikroalglerden ağaçlara kadar tüm bitkilerde bu konuları araştırır. Günümüzde bilgi birikiminin ve iletiminin çok hızlı artışı nedeniyle bilim dallarının sayılarındaki artış yanında sürekli yeni ara dalların ortaya çıkması...
https://www.biyologlar.com/bitki-fizyolojisi-bolum-2 -
KEMİK DOKUNUN OLUŞUMU
Kemik dokusunun oluşumu genel olarak iki aşamada gerçekleşmektedir. Öncelikle bu iş için özelleşmiş hücreler tarafından kemik dokusunun organik kısmı salgılanır. Daha sonra oluşan ara maddenin mineralizasyonu gerçekleştirilir. Kemik dokunun histogenezi (osteogenezis) iki çeşittir. 1-İntramembranöz Kemik Gelişimi(Direkt Ossifikasyon) Bu kemik gelişiminde embriyonal bağ dokusundan doğrudan doğruya kemik dokusu oluşmaktadır.İskeletteki kısa kemiklerin gelişimi ile...
https://www.biyologlar.com/kemik-dokunun-olusumu -
İNFLUENZA VİRÜSLERİ
İnfluenza A virüsü bütün dünyayı tutan influenza pandemilerine neden olur. Tek iplikçikli RNA'ya bağımlı (segmentli), RNA polimeraz aktiviteside gösterir. RNA genomu enfektif değildir. Zarfta antijenik yapıdan sorumlu hemaglutinin yada nöraminidaz taşıyan dikensi çıkıntılar bulunur. Hemaglutinin (HA) proteinleri: Virüsün hücreye tutunup içeri girmesinde rol oynar. İnfluenza aşısı, hemaglütinine karşı geliştirilmiştir. Laboratuvarda eritrositleri aglutinasyona...
https://www.biyologlar.com/influenza-virusleri