Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1376 içerik listeleniyor

  • Homolog rekombinasyon

    Homolog rekombinasyon (genel rekombinasyon olarak da bilinir), benzer veya aynı dizilere sahip DNA iplikleri arasında nükleotit dizilerinin birbiriyle yer değiştirdiği bir genetik rekombinasyon tipidir. Bu süreç sırasında DNA birkaç kere kesilir, sonra da birleştirilir. Homolog rekombinasyon, DNA'daki çift iplikli kırıkların hatasız tamirinde kullanılmanın yanı sıra, mayoz sırasında krosover yoluyla yeni DNA dizi bileşimlerinin (kombinezonlarının) oluşumunu da...

    https://www.biyologlar.com/homolog-rekombinasyon-1
  • Protein oluşumu ve Günlük Protein İhtiyacımız Nedir?

    DNA 4 harfli bir alfabeden(4 çeşit nükleotid(baz)) oluşurken protein 20 harfli bir alfabeden ( 20 çeşit aa) oluşur. Protein senaaai DNA sayesinde olur. Bunun için bu iki alfabe arasında çeviri yapılması gerekir. Bu olay kısaca şu şekilde olmaktadır. .(bir genlik kısım).DNA MRNA DNA’nın bir genlik kısmı bir enzim aracılığıyla RNA’ya kopyalanır/veya RNA oluşturulur. DNA: birçok genden oluşur RNA: bir genden Daha sonra MRNA ribozomlara yapışır ve ribozom bu...

    https://www.biyologlar.com/protein-olusumu-ve-gunluk-protein-ihtiyacimiz-nedir
  • Hayvanlardan Mühendislik Dersleri

    Hayvanlardan Mühendislik Dersleri

    En eski mühendislerden biri örümceklerdir. İlk canlılardan biri olan örümcekler, var olduklarından beri ağ örüyorlar. Düşünsenize; uçamayan küçük bir canlı, uçabilen küçük canlıları kolaylıkla ve hiç kıpırdamadan yakalayabiliyor.Örümcek ağları bir sıvı olarak örümceğin karnında bulunur. Karında olan su, katıya dönüşmesi için salgı bezine aktarılır ve ipekten bir kablo olarak örümceğin memeciklerinden dışarı çekilir. Örümcek ipeğine has...

    https://www.biyologlar.com/hayvanlardan-muhendislik-dersleri
  • Kromozomal parça değişimi ve genetik bağlantı

    Kromozomların diploit tabiatı, farklı kromozomlardaki genlere, eşeyli üreme sırasında, yeni gen kombinasyonları oluşturacak şekilde "bağımsız ayrışım" olanağı sağlar. Genlerin yeni gen kombinasyonları oluşturacak şekilde bu birleşmelerinde (rekombinasyonda), eğer kromozomların parça değiştirdiği krosover denilen süreç olmasaydı, aynı kromozomdaki genler teorik olarak asla birleşmezlerdi. Bu süreç sırasında kromozomlar, DNA parçalarını değiş tokuş...

    https://www.biyologlar.com/kromozomal-parca-degisimi-ve-genetik-baglanti
  • Apoptozis hakkında bilgiler

    APOPTOZİS Yüksek organizmalarda hücre ölümü iki farklı mekanizma ile gerçekleşir. Klasik hücre ölümü nekroz olarak adlandırılır.Şiddetli bir travma, zararlı bir uyarı ile meydana gelir. Genellikle gruplar halinde hücreleri etkiler.Morfolojik olarak ER, mitokondride dilatasyon, plazma membranının iyon transportunun bozulması,hücrelerin şişmesi ve lizisi tipiktir.Nükleer kromatin flokulasyonu, DNAnın nonspesifik klavajı, hücrelerin parçalanması ile hücre içeriği...

    https://www.biyologlar.com/apoptozis-hakkinda-bilgiler
  • Apoptozisin Morfolojik İşaretleri

    Apoptozis temelinde genetik mekanizma olan kasıtlı intihar formu özelliği gösterir. Hücrede apoptozise neden olacak olaylar meydana geldiğinde örneğin DNA herhangi bir şekilde zarar gördüğünde apoptotik süreç başlar. Enerji gerektiren aktif işlemlerle zarar gören hücre ölüm yolunu seçer. Apoptozisin belirlenmesinde elektron mikroskobuyla gözlenen farklı morfolojik özellikler ilk kez Kerr ve arkadaşları tarafından belirtilmiştir. Bu şekilde gözlenen morfolojik...

    https://www.biyologlar.com/apoptozisin-morfolojik-isaretleri
  • DROSOPHİLA GENETİĞİ

    Drosophila melanogaster, genetiğin temel olaylarını uygulamalı olarak göstermek için oldukça uygun bir organizmadır. Genellikle meyve sineği ya da sirke sineği olarak bilinen D. melanogaster Thomas Hunt Morgan'ın çalışmalarıyla 1909 yılından beri genetik çalışmalarında kullanılmaktadır. Günümüzde kalıtımla ilgili bilnenlerin çoğu bu canlılar üzerinde yapılan çalışmalarla kazanılmıştır. Morgan ve öğrencileri Mendel kalıtımının mekanizmasını anlamak...

    https://www.biyologlar.com/drosophila-genetigi
  • Balıkçılgiller Hakkında Bilgi

    Balıkçılgiller Hakkında Bilgi

    Balıkçılgiller sulak yerlerde yaşayan kuş türleridir. Yapı olarak bacakları ve gagaları uzun olan bu kuş türlerinin, pelikanlar gurubuna ait olan kuşlar olduğu bilinmektedir. Balıkçılgiller, kurbağa, balık ve suda yaşayan diğer küçük canlılarla beslenirler.Fiziki açıdan sulak ortamlara son derece uyum sağlamış olan bu kuş türleri, leylekgiller ve turnagiller familyasına da çok benzemektedir. Balıkçılgilleri bu kuşlardan ayıran özellikleri, uçarken boyun...

    https://www.biyologlar.com/balikcilgiller-hakkinda-bilgi
  • 7 Milyon Yıllık Fosiller Zürafaların Uzun Boynunun Evrimini Gösteriyor

    7 Milyon Yıllık Fosiller Zürafaların Uzun Boynunun Evrimini Gösteriyor

    Kısa boyunlu bir zürafa türünün 7 milyon yıllık fosil kalıntıları, zürafaların bu belirgin özelliklerinin hangi aşamalardan geçerek evrimleştiğini ve boyunlarının zaman içinde nasıl uzadığını gösteriyor.Fotoğraf: Stephan RaatsBugüne dek, zürafaların bu kadar uzun boyunlu şekilde evrimleşmesini açıklayan çok az sayıda fosil kanıtlara ulaşılabilmişti.Araştırmacılar, tarihten günümüze uzanan bu fosil kalıntılarının tam anlamıyla “geçiş”...

    https://www.biyologlar.com/7-milyon-yillik-fosiller-zurafalarin-uzun-boynunun-evrimini-gosteriyor
  • Madde Döngüsü

    MADDE DÖNGÜSÜ Maddelerin devirli olarak kullanılmasıdır.Yaşamda çok önemli bir payı vardır. Doğada da başlıca su, karbon, oksijen, azot, fosfor gibi maddeler devirli kullanılır. 1:Su Döngüsü Yeryüzünün ¾’ü sularla kaplıdır.. Su, güneşin etkisiyle buharlaşır. Bitki ve diğer canlılardan terleme yoluyla buharlaşan su, atmosfere karışır. Bu su buharları soğuk hava tabakalarında yoğunlaşarak yağmur, dolu,kar, olarak yeryüzüne düşer. Yeryüzüne...

    https://www.biyologlar.com/madde-dongusu
  • Filogenetik Nedir

    Biyolojide filogenetik çeşitli organizma grupları (örneğin türler veya topluluklar) arasındaki evrimsel ilişkinin araştırmasıdır. Bu ilişkiler filogeni olarak adlandırılır. Filogenetik terimi Yunanca kökenlidir, "kabile, ırk" anlamına gelen file veya filon (φυλή/φῦλον) ve doğumla ilişkili anlamındaki genetikos (γενετικός) ("doğum" anlamında olan genesis (γένεσις) kökünden gelir) terimlerinden türetilmiştir. Organzimaların...

    https://www.biyologlar.com/filogenetik-nedir
  • Koloniler, Koloni Nedir

    Bölünme sonucu oluşan tek hücreli organizmaların müsilaj madde içinde bir arada kalmaları ile oluşur Protistalarda daha çok kamçılılarda görülür Tek ve çok hücreliler arasında geçiş formu oluşturur En basiti Gonium en gelişmişi Volvox’tur Gonium kolonisi 4-6 hücreli koloniledir Hücreler arası iş bölümü yok Hücre koloniden ayrılıp bağımsız yaşayabilir Pandorina Kolonisi 8, 16 veya 32 li hücre kolonileri şeklinde olabilir Her hücre bireysel...

    https://www.biyologlar.com/koloniler-koloni-nedir
  • Glikokaliks Nedir Görevleri Nelerdir

    Glikokaliks, Hücre zarının yüzeyinde, özellikle şekerlerce zengin özel bir yapıdır. Hücre zarı ile ilgisine göre, iki tip glikokaliks vardır: Hücre zarına bağlı olan glikokaliks, hücre zarının bütün uzantıları, çöküntüleri, kavisleri, oyuntuları gibi, onun bütün hareketlerine ve değişikliklerine tamamen uyar ve hücre zarıyla birlikte görülür. Bu tür glikokaliks omurgalıların alyuvar duvarlarında, safra kesesi ve sindirim borusundaki ince uzantıların...

    https://www.biyologlar.com/glikokaliks-nedir-gorevleri-nelerdir
  • KEMOTAKSONOMİ – KARŞILAŞTIRMALI FİTOKİMYA ve BİYOKİMYA

    Bitki kimyası, biyokimyası ve taksonomi ve sistematiği konularındaki araştırmalar geçen asır başlarında olgunlaşmaya başlamış ise de kemotaksonomi ancak asrın ikinci yarısında gerekli teknik düzeye erişerek yeterli veri elde etmeye başlamış ve altmışlı yılların başlarından itibaren önemli sonuçlar verir hale gelmiştir. Bu bilim dalının organik kimya ve biyokimya, fizyoloji ile ökoloji, bitki coğrafyası ve sistematik botanik, moleküler biyoloji, hücre...

    https://www.biyologlar.com/kemotaksonomi-karsilastirmali-fitokimya-ve-biyokimya
  • Genetiğin Dünyada ve Türkiyedeki Tarihi

    Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. “Gen” terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar...

    https://www.biyologlar.com/genetigin-dunyada-ve-turkiyedeki-tarihi
  • HETEROSİKLİK BİLEŞİKLER

    Doğal bileşiklerdeki bu stabl, düz zincire dönüşmesi pek kolay olmayan, en az benzen halkası kadar sağlam ve halka yapısında C yanında N, O veya S atomları da bulunan madde grubuna hetreosiklik bileşikler adı verilir. Heterosiklik poliketidler arasında purin ve pirimidinden tiyofen – vitamin B12, gibi maddeler yanında , klorofil a yapısındaki pirol, triptofan ve pirolinin yapısındaki pirolidin, vitamin B1 ve penisilinlerin yapısındaki tiazol, triptofan ve IAA...

    https://www.biyologlar.com/heterosiklik-bilesikler
  • Genetik Yapımız ve Davranışlarımız Arasındaki İlişki

    Daha doğum anından itibaren bebeğin annesine mi yoksa babasına mı benzediğini merak ederiz. Yeni doğan bebeği görenler, öncelikle bu benzerlik konusundaki kanaatlerini açıklama gereği hissederler ya da gerçekten ortada öylesine bir benzerlik vardır ki, kendilerini bu konuda bir şey söylemekten alıkoyamazlar. Çoğu zaman “Hıh, deyip birisinin burnundan düşmüş”üzdür Kime benzediğimiz, fiziksel özelliklerimizi, bazı huylarımızı kimden aldığımız...

    https://www.biyologlar.com/genetik-yapimiz-ve-davranislarimiz-arasindaki-iliski-1
  • Glikokaliks

    Glikokaliks

    Hücre zarı ile ilgisine göre iki tip glikokaliks vardır: Hücre zarına bağlı olan glikokaliks hücre zarının bütün uzantıları çöküntüleri kavisleri oyuntuları gibi onun bütün hareketlerine ve değişikliklerine tamamen uyar ve hücre zarıyla birlikte görülür. Bu tür glikokaliks omurgalıların alyuvar duvarlarında safra kesesi ve sindirim borusundaki ince uzantıların etrafında fagositoz yapan birçok hücrenin yüzeyinde ve protozoa'da görülür. Hücre zarına...

    https://www.biyologlar.com/glikokaliks
  • Kimyasal bağlar ve moleküllerin oluşumu

    Kimyasal değerlilik İki ve daha çok sayıda atomun aralarında kurdukları kimyasal bağlar sonucu moleküller oluşur. Kimyasal bağ iki atomu (molekülü) birlikte tutan çekici güç olarak tanımlanabilir. Moleküllerin oluşumunu sağlayan kovalent bağların kurulmasında özellikle dış kabuk elektronları belirleyici rol oynar. 1916 yılında Lewis tarafından ortaya atılan bir düşünceye göre, iki atom arasında kurulan kovalent bağ, He ya da Ne gibi soy (asal) gazlarda...

    https://www.biyologlar.com/kimyasal-baglar-ve-molekullerin-olusumu
  • Biyokataliz Nedir

    Nişasta çözeltisi deney tüpünde tükürükle karıştırılırsa, nişasta molekülleri malt şekerine parçalanır. Burada tükürükde bulunan bir enzim olan “ALFA-AMİL AZ” etkilidir. Nişasta, tepkime maddesi (=substrat). alfaamilazın katalitik etkisi ile “MALTOZ” yani ürüne (=produkt) parçalanır. Enzimler genelde “-az” son ekini alır; ama tükürükdeki “PİTYALİN”, midenin “PEPSİN”, acı bademin “EMULZİN” adlı enzimlerindeki gibi bazıları da...

    https://www.biyologlar.com/biyokataliz-nedir
  • Miyofibril

    Miyofibriller, kas dokuda bulunan ve kas dokunun en önemli özelliği olan kasıp gevşemeyi sağlayan protein iplikçiklerdir. Çizgili (iskelet) kası ve kalp kasında düzgün diziliminden dolayı bu kaslar mikroskop altında çizgili görünürler. Miyofibrillerin filamentleri, yani miyoflamentler, iki tipten oluşur: kalın ve ince. İnce filamentler başlıca aktin proteininden oluşur ve nebulin filamentleriyle sarmalanmıştır. Kalın filamentler başlıca miyozin proteininden...

    https://www.biyologlar.com/miyofibril
  • Sinaps Nedir

    Sinaps, nöronların (sinir hücrelerinin) diğer nöronlara ya da kas veya salgı bezleri gibi nöron olmayan hücrelere mesaj iletmesine olanak tanıyan özelleşmiş bağlantı noktaları. Bir motor nöron ile kas hücresi arasındaki kimyasal sinaps, aynı zamanda neuromuscular junction nöromusküler bağlantı olarak adlandırılır. Kimyasal sinapslar sayesinde merkezi sinir sistemindeki nöronlar birbirleriyle nöral devreleri içeren bir sinir ağı oluşturabilirler. Bundan dolayı,...

    https://www.biyologlar.com/sinaps-nedir
  • Nörotransmitter Nedir

    Nöronlar arasında veya bir nöron ile başka bir (tür) hücre arasında iletişimi sağlayan kimyasallara nörotransmitter (uyarıcılara tepki) denir. Sinir sistemi boyunca sinirsel sinyaller bu kimyasal taşıyıcılar yardımıyla iletilir. Sinir hücrelerinin taşıdığı sinyaller nöronlar üzerinde son derece hızlı ilerler. Bu hız sinir hücresini türüne göre 1m/sn ile 12m/sn arasında değişir. Sinir hücreleri arasındaki bağlantı ve sinyal aktarımını ise sinaps...

    https://www.biyologlar.com/norotransmitter-nedir-1
  • Biyoloji Nedir ?

    Biyoloji veya Canlı bilimi, canlıları inceleyen bir bilim dalıdır. Biyologlar,tüm canlıları - tüm gezegeni kaplayan küresel boyuttan, hücre ve molekülleri kapsayan mikroskobik boyuta kadar - onları etkileyen önemli dinamik olaylarla birlikte incelerler.Birçok süreci bünyesinde barındıran hayati süreçlerden bazıları; enerji ve maddenin işlenmesi, vücudu oluşturan maddelerin sentezlenmesi, yaraların iyileşmesi ve tüm organizmanın çoğalmasıdır. Hayatın...

    https://www.biyologlar.com/biyoloji-nedir-
  • Trigliserit nedir belirtileri ve tedavi yolları

    Trigliserit nedir belirtileri ve tedavi yolları hakkında tüm merak ettiğiniz bilgileri meleklermekani.com olarak sizlere aktarıyoruz trigliserit 3 yağ asidi ve 1 tane de gliserolün birleşmesiyle oluşan doğal yağlardır. Trigliseritler hayvansal ya da bitkisel olabilmektedirler. Hayvansal Trigliseritler genellikle oda sıcaklığında katı durumdadırlar. Bitkisel Trigliseritler ise oda sıcaklığında genellikle sıvı durumdadırlar. Ancak katı olan Trigliseritler de...

    https://www.biyologlar.com/trigliserit-nedir-belirtileri-ve-tedavi-yollari
  • İnsan gelişimi ve İnsanın gelişimi basamakları

    İnsanın gelişim basamakları:hamilelik 1. ay - Yumurta ve sperm birleşmiş , döllenme oluşmuştur. Babanın spermi , bebeğin cinsiyetini belirler. Bebek embriyo denen bir hücreden gelişir, bu dönemde bir baş ve vücuda sahiptir. Bebek amniyotik sıvının içinde bir kesede büyür. Beyni , gözleri , ağzı, iç kulakları ve sindirim sistemi gelişmeye başlar. Sinir sistemi, beyni, kalbi ve akciğerleri şekillenmeye başlar. Kulakları küçücük nokta şeklindedir, gözleri...

    https://www.biyologlar.com/insan-gelisimi-ve-insanin-gelisimi-basamaklari
  • Epilepsi Genetiği ve Epidemiyolojisi

    X Epidemiology and genetics of epilepsy. Neurologic clinics 1994;12:15-29. 65 kaynak XX The School of Public Health, University of Texas, Houston Texas XXX Yrd Doç Dr Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD Epilepsi genetiği ve Epidemiyolojisi, hastalığın görülme sıklığı, sebepleri, tedavisi, önlenmesini ve sonuçlarını içeren geniş bir konudur. Bu derlemenin amacı bugüne kadar yapılan genetik epidemiyolojik çalışmalar ışığında epilepsinin...

    https://www.biyologlar.com/epilepsi-genetigi-ve-epidemiyolojisi
  • HAYVANLAR ALEMİ (ANİMALİ)

    Omurgalı ve omurgasız olmak üzere ikiye ayrılır. Çok hücreli, heterotrof ve yer değiştirebilen canlılardır. 1) Omurgasızlar I) Süngerler : Basit yapılıdırlar. İskeletleri inorganik maddelerden yapılmıştır. Tatlı su ve denizde yaşayabilirler. Mezenşim adı verilen sıvının etrafında hücre tabakasının sarmasıyla oluşmuşlardır. Herhangi bir sisteme sahip değillerdir. II) Sölenterler : Sindirim boşlukları vardır. Boşluk hem ağız hem anüs görevini yapar....

    https://www.biyologlar.com/hayvanlar-alemi-animali
  • AKCİĞER AMFİZEMİ NEDİR

    Solunum yetmezliğine yol açan en yaygın kronik akciğer hastalıklarından biridir.Amfizem, akciğerlerdeki hava keseciklerinin (alveol) gerilip genişlemesiyle beliren bir hastalıktır. Bu genişleme hava, keseciklerini birbirinden ayıran ince duvarların yırtılmasına ve dolayısıyla akciğerlerde esneklik kaybına yol açar. Sonuçta akciğerlere hava girişi ve hava keseciklerinde kan gazları (oksijen-karbon dioksit) dengesi bozulur, İlerlemiş amfizem olgularında akciğerler...

    https://www.biyologlar.com/akciger-amfizemi-nedir
  • Proteinlerin Sınıflandırılması

    A - Proteinler içeriklerine göre iki sınıfa ayrılır. 1 - Homoproteinler (Basit Proteinler) : Hidroliz ile (5.6 N HCl’de, 105-110oC’de 24 saat) sadece amino asitleri veren proteinlerdir. Albumin ve bazı globulinler, glutelin, prolamin, histon, protamin, kollagen, elastin ve keratin bu gruba örnek oluştururlar. 2 - Heteroproteinler (Konjuge Proteinler) : Hidroliz ile amino asitlerden başka organik ve inorganik ürünler (prostetik grup) de verirler. Heteroproteinler prostetik...

    https://www.biyologlar.com/proteinlerin-siniflandirilmasi
  • SU VE TUZ DENGESİ

    Omurgalılardaki nefronlar aşağı yukarı yapısal ve işlevsel olarak aynıdır. Bazı ilkel omurgalılarda nefronlar, glomeruluslarla bağlantılı olmalarının yanı sıra, nefrostomları aracılığıyla bir taraftan da sölom boşluğu ile ilişkidedirler ve artık maddeleri sölom sıvısı içerisinden doğrudan alabilirler. Bu, toprak solucanlarındaki nefridyumlara analogtur. Malpigi cisimciklerinin büyüklüğü ve nefronların diğer ayrıntıları, hayvanın yaşadığı ortama...

    https://www.biyologlar.com/su-ve-tuz-dengesi
  • Larva Tedavisi (Yara Tedavisi)

    Larva Tedavisi (Maggot Therapy), canlı dokuya zarar vermeden ölü doku ve iltihabı temizleme yeteneği olan sinek larvalarının (Lucilia sericata) enfekte deri yaralarının tedavisinde kullanılmasıdır. "Hastalar arasında, 5 yıldır yara tedavisi gören, ancak yaraları iyileşmeyen hastalar, bize müracaat ediyor. Ya ayağı kesilecek, ya yaralı olan kısım alınacak. Bunu yapmadan önce deneyebileceğimiz bir tedavi yöntemi bu" Ayrıntılı bilgi için aşağıdaki bağlantıya...

    https://www.biyologlar.com/larva-tedavisi-yara-tedavisi
  • Alzheimer Hastalığı Nedir

    Alzheimer hastalığı, hem hastanın kendisine, hem de çevresine oldukça sıkıntı yaşatan, erken teşhisin önemli olduğu, tedavi edilmesi gereken ciddi bir hastalıktır. Alzheimer nedir, Alzheimer’in belirtileri ve nedenleri nelerdir, hangi evreleri vardır ve nasıl tedavi edilir konularından bahsedeceğiz bu sağlık makalemizde. Alzheimer Hastalığı Nedir Alzheimer insan beyni ile ilgili bir hastalıktır. İnsan beyninin hormonal dengesinin bozulması ve sağlıklı...

    https://www.biyologlar.com/alzheimer-hastaligi-nedir
  • Nesli Tükenen Bitki ve Hayvanlar

    Nesli Tükenen Bitki ve Hayvanlar

    Bilim çevrelerinin en iyimser tahminlerine göre, 20-30 yıl içinde dünyadaki canlı türlerinin beşte biri, soylarının tükenme tehlikesi altında bulunuyor.

    https://www.biyologlar.com/nesli-tukenen-bitki-ve-hayvanlar
  • Glikoz nedir?

    Glikoz nedir?

    Monosakkaritler denilen basit şekerlerin en yaygını. Kapalı formülü C6H12O6 olup, karbonhidratların monosakkaritler sınıfından bir aldoheksozdurglikoz

    https://www.biyologlar.com/glikoz-nedir
  • Endosimbiyoz Kuramı

    “Endo” iç, içteki, içindeki; “simbiyoz” birlikte yaşam; "Endosimbiyoz" da birbirinin içinde beraber yaşama anlamında kullanılmaktadır.Bu kuram kloroplast ve mitokondrinin kendi genetik materyallerine sahip oluşlarının bulunması ile önerilmiştir. “Hücrenin içerisindeki her olay hücrenin kendisi tarafından yönetiliyorsa, bu organellerde bağımsız genetik materyal olmasının nedeni ne olabilir?” sorusundan yola çıkılarak ortaya atılan bu kurama göre; ilkel...

    https://www.biyologlar.com/endosimbiyoz-kurami-1
  • PROTİSTA ALEMİ

    1-) Protozoalar (Kamçılılar, Kök Ayaklılar, Sporlular, Kirpikliler) 2-) Algler 3-) Cıvık Mantarlar Genel olarak bakıldığında protista aleminde yukardaki canlılar bulunur. Protista alemi, monera alemindeki canlılardan çekirdek zarının ve zarlı organellerinin bulunmasıyla ayrılır. Bu alemde incelenen canlılar da monera alemindekiler gibi tek hücrelidir. Beslenmeleri fotosentez, absorbsiyon ya da fagositoz ile, çoğalmaları ise eşeyli ya da eşeysiz üreme ile...

    https://www.biyologlar.com/protista-alemi-1
  • FIRSATÇI ENFEKSİYONLAR

    Fırsatçı bir enfeksiyon enfeksiyon patojen haline gelmiştir normalde benign mikroorganizma neden olmaktadır. Fırsatçı enfeksiyonlar gibi organizmaların devralmaya ve yaygın bir enfeksiyona neden izin başkaları bağışıklık sistemi olan kişilerde görülür. Bağışıklık sistemini defne onları tutmak çünkü sağlıklı bir bağışıklık sistemi olan bireylerin, bu organizmaların enfeksiyon neden noktasına yaymak için, izin vermem. insanların bir dizi fırsatçı...

    https://www.biyologlar.com/firsatci-enfeksiyonlar
  • Parazit Eklembacaklıların (Arhropoda) taşıyıcılığını yaptığı hastalık etkenlerini yazınız.

    SITMA Sıtma, anofel ya da sıtma sivrisineği olarak bilinen Anopheles cinsi sivrisi­neklerinin taşıdığı bulaşıcı bir hastalıktır. Hastalıkta yinelenen nöbetler görülür. Düzenli aralıklarla başlayan ve genellik­le titreme-ateş-terleme evrelerinden ge­çen nöbetler hastalığın tipik özelliğidir. Sıtma ulusal ve uluslararası sağlık örgüt­leri için hâlâ önemli bir sorundur. NEDENLERİ Sıtmanın etkeni protozoonlar olarak bili­nen tekhücreliler grubundan...

    https://www.biyologlar.com/parazit-eklembacaklilarin-arhropoda-tasiyiciligini-yaptigi-hastalik-etkenlerini-yaziniz-
  • Canlılarda destek ve hareket sistemleri nedir?

    I . CANLILARDA DESTEKLEYİCİ YAPILAR İskelet ve kas sistemi , canlıların kendilerine ait şekillerini koruyan ve hareketlerini sağlayan sistemlerdir.Bu iki sistemin bulunduğu canlılar özellikle omurgalılardır.İskelet sadece hareketi sağlamakla kalmaz ,ayrıca vücudun dayanıklılığını da artırır . Kaslar ise canlıların aktif yer değiştirmelerine yardımcı olur. Bir hücreli canlılarda , insanlarda ve hayvanlarda bulunan gelişmiş yapılı hareket organları ...

    https://www.biyologlar.com/canlilarda-destek-ve-hareket-sistemleri-nedir
  • Sinir Sistemi

    1- Nöronlar Uyarılma , uyarıyı değerlendirme , uyarıyı taşıma (iletme) ve diğer hücreleri uyarma Yeteneği vardır. Sinir sisteminin esas hücreleridir. Uyarıyı alma : Kimyasal veya fiziksel etkilerle dendrıt , hücre gövdesi ve ranvier boğumlarından olur. Uyarıyı İletme (taşıma) : Elektriksel etkiyle gerçekleşir. Uyarma : Kimyasal olarak gerçekleşir. Morfolojilerine göre üçe ayrılır. 1-Uni polar (tek kutuplu) : Daha çok omurgasızlarda , omurgalılarda...

    https://www.biyologlar.com/sinir-sistemi-4
  • Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler

    Hormonal Sistem Çok hücreli komplex organizmalarda iç ve dış ortam uyarılarına uygun tepkinin verilmesi. Hücre, doku, organ ve sistemlerin çalışmasının kontrolü ve koordinasyonlarının sağlanması. Homeostasinin korunması sinir sistemi ve iç salgı (Endocrin) sistemi ile sağlanır. Bu iki sisteme denetleyici sistemlerde denir. Endocrin sistem denetimini hormon adı verilen özel organik maddelerle yaparlar. Hormonların genel özellikleri: Her canlının kendisi...

    https://www.biyologlar.com/denetleyici-ve-duzenleyici-sistemler
  • Kalıtımda ve Kalıtımda kullanılan iki önemli olasılık yasası

    Kalıtımda kullanılan iki önemli olasılık yasası şunlardır. 1-Şansa bağlı olan iki ayrı olayın sonuçları birbirinden bağımsızdır. 2-Şansa bağlı iki olayın aynı anda olma olasılığı bu olayların ayrı ayrı olmaolasılıklarının çarpımına bağlıdır. Açıklama :Havaya atılan paranın yazı gelme ihtimali ½ , Tura gelme ihtimali ½ dir. Aynı para on kez havaya atılsa dahi her seferinde tura gelmeihtimali ½ dir. On kez havaya atılan paranın on kere tura...

    https://www.biyologlar.com/kalitimda-ve-kalitimda-kullanilan-iki-onemli-olasilik-yasasi
  • Amino asitler

    Amino asitler

    Amino asitler Standart amino asitler,aynı karbon atomuna bağlanmış bir amino grubu ve bir karboksil grubu içerirler. Fizyolojik pH’da, amino grubu proton taşır ve pozitif yüklüdür; karboksil grubundan ise proton ayrılmıştır ve negatif yüklüdür: Standart amino asitlerde amino ve karboksil gruplarının bağlı olduğu karbon atomu a-karbon atomu diye anılır. R grubu bir zincirde ek karbonlar içeriyorsa bu karbonlar b, g, d, e gibi harflerle belirtilirler. Standart amino...

    https://www.biyologlar.com/amino-asitler
  • Genetik Bilgi Taşıyan Moleküller

    DNA:  Nucleik asitlerin hücre hayatı için önemi A-Oswgld Avery’nin yaptığı çalışmalar ve sonuçları Kapsülsüz pneumococlar farelerde hastalık oluşturmaz. Kapsüllü pneumococlar farelerde hasalık oluşturur. Kapsüllü pneumococlar ısıtılıp öldürülürse hastalık oluşturmaz. Isıtılıp öldürülmüş kapsüllü pneumococlarla canlı kapsülsüz pneumococlar birlikte farelerde hastalık oluşturur. Ölmüş kapsüllü pneumococların özütü ile canlı kapsülsüz...

    https://www.biyologlar.com/genetik-bilgi-tasiyan-molekuller-1
  • DNA ikileşmesi nedir

    DNA ikileşmesi nedir

    DNA ikileşmesi, Replikasyon, DNA çoğalması ya da DNA sentezi, hücre bölünmesi öncesinde çift sarmallı DNA'nın kendini kopyalanması işlemidir.

    https://www.biyologlar.com/dna-ikilesmesi-nedir
  • Kanser hücrelerinin glikokalis yapısı

    Glikokaliks Glikokaliks, Hücre zarının yüzeyinde, özellikle şekerlerce zengin özel bir yapıdır. Hücre zarı ile ilgisine göre, iki tip glikokaliks vardır: Hücre zarına bağlı olan glikokaliks, hücre zarının bütün uzantıları, çöküntüleri, kavisleri, oyuntuları gibi, onun bütün hareketlerine ve değişikliklerine tamamen uyar ve hücre zarıyla birlikte görülür. Bu tür glikokaliks omurgalıların alyuvar duvarlarında, safra kesesi ve sindirim borusundaki ince...

    https://www.biyologlar.com/kanser-hucrelerinin-glikokalis-yapisi
  • WATSON-CRICK DNA MODELİ

    WATSON-CRICK DNA MODELİ

    Bir tek hücre ya da organizmanın tüm hücrelerinin biyolojik etkinlikleri,DNA’dan RNA’ya ve RNA’dan proteine aktarılan genetik bilgi akışıyla gerçekleştirilir.Genetik bilgi,bir hücreden diğerine veya bir organizmadan diğerine genler ile taşınır. Genlerin ve nükleik asitlerin uzunlukları değişkendir.70-90 nükleotitten oluşan bir nükleik asit bir tRNA molekülünü oluştururken yüz milyon nükleotit ile bir ökaryotik kromozomunu oluşturabilir.Bilinen tüm...

    https://www.biyologlar.com/watson-crick-dna-modeli
  • Gen Tadavi

    Gen tedavisi, çeşitli pek çok klinik durumun gelecekteki tedavisi için ümit vermeye devam etmektedir. Alışılmamış, biçim verilmiş gen transfer vektörlerinin gelişimi, tedaviye yönelik gen ifadelerinin verimini ve stabilitesini arttıracaktır. Doku ve organ nakli konusunda ise gen tedavisinden nakledilmiş dokunun akut ve kronik reddedilmesini engellemek amacı ile ya reddetmeyi engellemede önemli yeni genler (örneğin: yardımcı uyarıcı blokaj molekülleri yada...

    https://www.biyologlar.com/gen-tadavi
  • Sistematiğe Giriş Soruları

    S.1)Sistematiğin tanımını yapınız. C.1)Çeşitli bilim dallarından sağlanan verileri kullanarak organizmalar arasındaki akrabalıkları saptayan,organizmaları tanımlayan,isimlendiren ve sınıflandıran bir bilim dalıdır. S.2)Taksonominin amaçları nelerdir? C.2)  Tanıma ve iletişimin için uygun yöntemini sağlamak.  Tüm canlıları tanımlamak.  Organizmaları doğal akrabalıklarına dayanan bir sınıflamasını yapmak.  Evrimi araştırarak,evrimin...

    https://www.biyologlar.com/sistematige-giris-sorulari
3WTURK CMS v8.1