Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 2450 içerik listeleniyor

  • Mağarabilim (Speleoloji) Nedir?

    Mağaracılığın sportif bir uğraş ya da hobi olarak ele alınabilecek bir yanı olmakla birlikte, bilimsel açıdan incelenmesini gerektiren birçok özelliği de bulunmaktadır. Mağaralarda yapılan bilimsel çalışmalar sonucu, mağarabilim anlamına gelen speleoloji ortaya çıkmıştır. Speleoloji kısaca, mağaraların jeolojik, hidrojeolojik, minerolojik, biyolojik, arkeolojik, paleolontolojik, pleoantropolojik yöntemler kullanılarak incelenmesi çalışmalarının tamamını...

    https://www.biyologlar.com/magarabilim-speleoloji-nedir
  • Kalıtsal Değişiklikler Nelerdir ?

    Her canlı varlığın öz niteliklerini belirleyen temel iki etken vardır: Kalıtsal yük ve çevre. Bu iki etkenin birbirine etkisi gelişmeye, büyümeye, çoğalma yeteneğine, bir başka deyişle her bireyin yaşamına bağlıdır.Kalıtsal yük, türden türe gerek sayı, gerekse tek başına görünüşü bakımından değişen, ama aynı türün bütün bireylerinde aynı yapıda olan kromozom yumağında kodlanmıştır. Kalıtsal değişiklikler, soydeğişimler ( = mutasyonlar)...

    https://www.biyologlar.com/kalitsal-degisiklikler-nelerdir-
  • SPELEOLOJİNİN TARİHÇESİ

    Speleoloji dünyada 1700’lü yılların ortalarından itibaren gelişme göstermiştir. Bilimsel anlamda ilk araştırmalar, 1743 yılında Nagel’in Morovya’da kot farkı olarak 136 metre derinliği bulunan Macosha uçurumuna inmesiyle başlamıştır. 1770 yılında Lloyd İngiltere’de Derbyshire’de Eldon-Hole Mağarasına girmiştir. 1774 yılında Alman Esper Almanya’da bazı mağaralarda bulduğu büyük hayvanlara ait kemikleri incelemiş ve bunların bugün nesli tükenmiş...

    https://www.biyologlar.com/speleolojinin-tarihcesi
  • Arkealerde Evrim ve sınıflandırma

    Arkeler rRNA filojenetik ağaçlarına göre iki ana gruba ayrılırlar, Euryarchaeota ve Crenarchaeota. Ancak yakın yıllarda bu iki gruba ait olmayan bazı başka türler de keşfedilmiştir. Woese, arke, bakteri ve ökaryotların ortak bir atadan (progenot) türemiş farklı evrimsel sülaleler olduğunu öne sürmüştür. Yunanca archae veya 'eski' anlamında Arke isminin seçiminin arkasında bu hipotez yatmaktadır. Daha sonra bu grupları, her biri birçok âlem içeren, bölge...

    https://www.biyologlar.com/arkealerde-evrim-ve-siniflandirma
  • Monark Kelebekleri

    Güneydoğu Kanada'da yaşayan Monark kelebeklerinin göç öyküsü ise, kuşlarınkinden daha da karmaşıktır. Monark kelebekleri, normalde, tırtıllıktan kurtulup tam bir kelebek olduktan sonra ancak 5-6 hafta yaşarlar. Bir yıl içinde, 4 Monark nesli yaşar. Bu dört neslin üçü, ilkbahar ve yaz aylarında yaşar. Sonbahar geldiğinde durum değişir. Çünkü sonbaharla birlikte, göç başlayacaktır ve bu göçü üstlenecek olan Monark nesli, aynı yıl içinde gelip-geçmiş...

    https://www.biyologlar.com/monark-kelebekleri
  • Biyospeleoloji (Yeraltında yaşayan canlılar )

    Biyospeleoloji; Yeraltında yaşayan canlıları inceleyen bilim dalıdır.Yeraltı ortamı yerüstü ortamından farklı ışık, nem ve sıcaklık özelliklerine sahip olmasından dolayı, farklı bir ekolojik yapıya sahiptir, bu yüzden mağara canlıları da üreme, beslenme, şekil, büyüklük vb. bakımından dışarıdaki canlılardan farklı özellik gösterirler. Mağaranın dışarısıyla bağlantınsın olduğu ve ışığın girdiği son noktaya kadar olan yere epigean adı...

    https://www.biyologlar.com/biyospeleoloji-yeraltinda-yasayan-canlilar-
  • Uropygi (Kamçılı Akrepler)

    Uropygi (Kamçılı Akrepler) Akreplere benzerler. Boyları 3 ile 8 cm arasında değişen kamçılı araknitlerdir. Vücutlarını son kısımda çok sayıda segmentten oluşan ince ve uzun bir kuyruk vardır. Keliserleri kuvvetli ve büyüktür. Önde daralan Prosoma bir çift median, üç veya dört çift lateral göz taşıtr. Afrika, Asya ve Uzakdoğu ülkelerinde yaygındırlar. Zehirli değillerdir. Bölge: Santana Oluşumu, Araripe Havzası, Brezilya Kamçılı akrepler zehirli...

    https://www.biyologlar.com/uropygi-kamcili-akrepler
  • HAYVAN VE İNSAN KOPYALAMA

    Organ nakli, doğum kontrolü, büyük ameliyatlar derken genetikçiler, hayvan kopyamayı da başardı. İskoçya’da Ian Wilmut, Dolly adını verdiği kuzuyu kopyaladı. Sonra Hawai’de fare, Kore’de inek, İskoçya’da domuz kopyalandı.Güney Kore de türü azalan bir kaplan türünü kopyalamaya hazırlanıyor (Hürriyet, 24 Mayıs 1999) “... Bizim (biyologların), hapsedilme tehditini de içeren sayısız ve kesin kuralla dizginlenmesi gereken büyük işadamları olduğumuz...

    https://www.biyologlar.com/hayvan-ve-insan-kopyalama
  • Klonlama

    Klonlamanın özellikle de insan klonlama konusunun etik boyutu kamuoyunca, günlük yaşamda kültürün, temel bilimsel birikimin, tarih, siyaset ve toplumbilimin en yaygın ve temel kavramlarıyla tartışılabilir nitelik kazanmıştır. Nükleer enerji kullanımı, hormon destekli tarım, ozon tabakasına zarar veren gazların üretimi gibi, farklı toplum kesimlerince kolayca anlaşılabilir ve tartışılabilir kabul edilen klonlama, şimdiden kamuoyunun gündeminde yerini aldı....

    https://www.biyologlar.com/klonlama
  • Hipotez, Olgu ve Bilimin Doğası

    Hipotez, Olgu ve Bilimin Doğası http://evrimcalismagrubu.org/ceviriler/37-ceviriler/68-hipotez-olgu-ve-bilimin-doas.html Dilara Karadeniz tarafından yazıldı Çarşamba, 30 Nisan 2008 23:12 Douglas Futuyma, çeviren Mehmet Cem Kamözüt Örneğin, DNA’nın genetik malzeme olduğundan nasıl emin olabilirsiniz? Ya bunu “kanıtlamış” olan bilimciler bir hata yapmışlarsa? Kesinlikle doğru olduğu gerçekten kanıtlanmış bir şey var mıdır? Bilim, dünyayı algılamanın...

    https://www.biyologlar.com/hipotez-olgu-ve-bilimin-dogasi-1
  • Medyan Mesajın Kendisi Değildir

    Sunuş Okuyacağınız yazı Amerikalı evrimsel biyolog, paleontolog ve bilim tarihçisi Stephen Jay Gould (1941 – 2002) tarafından Discovery dergisinin Haziran 1985 sayısında “The Median isn’t the Message” başlığıyla yayınlanmıştır. Kuşağının en parlak, en çok okunan bilimcilerinden biri olan Gould, bu yazıda kişisel yaşamının önemli bir dönemindeki duygularını okurlarıyla paylaşır. Her şey yazının yayınlanmasından üç yıl kadar önce başlar....

    https://www.biyologlar.com/medyan-mesajin-kendisi-degildir
  • Jerry Coyne "Doymak Bilmeyen Cehalet ve Bağnazlık: Akıllı Tasarım Evrime Karşı"

    İsmail K. Sağlam: Röportaja sizin çalışma konunuz ile başlayalım isterseniz. Büyük oranda türleşme ve türleşme genetiği çalışmaktasınız. Bize bu alan hakkında kısaca bir bilgi verebilir misiniz? Bu konunun neden evrimsel biyolojinin temel taşlarında biri olduğunu, ne tür sorulara cevap aradığını ve ne tür ufuklar açtığını bizlere özetleyebilir misiniz? Jerry Coyne: Bu oldukça kapsamlı bir soru. Ben türlerin kökeni üzerine çalışmaktayım. Bu...

    https://www.biyologlar.com/jerry-coyne-doymak-bilmeyen-cehalet-ve-bagnazlik-akilli-tasarim-evrime-karsi
  • GENLER VE İNSANOĞLU

    İnsan genleri 1990’lı yılların sonuna doğru hemen tamamen deşifre edilmiştir. “Human Genome” projesi kapsamında yapılan çalışmalar, genlerimizin yaklaşık 3 milyon baz çiftinden oluştuğunu ortaya çıkardı. İşin en heyecanlı ve şaşırtıcı tarafı burası değildi tabii ki... bilim dünyası uzun zamandır, insan vücudundaki hücresel faaliyetlerin devamı (aslında canlılığın devamı) için yaklaşık 100.000 gen ve yine yaklaşık her bir genin kodladığı...

    https://www.biyologlar.com/genler-ve-insanoglu
  • Kaktüslerin Evrimi

    Kaktüslerin nasıl evrimleşmiş olabileceği üzerine düşünürken, akla ilk gelecek veri, çoğunlukla olduğu gibi fosil kayıt verisi olacaktır. Ancak söz konusu canlı grubu kaktüsler olunca, bu noktada bir sorunla karşı karşıya kalırız. Fosilleşme süreci floral materyalin üzerine mineral materyalin sedimentasyonunu, yani ortamda bolca su bulunmasını gerektirir. Kaktüslerin atalarının böyle sulak ortamlarda yaşamış olmalarını bekleyemeyiz. Kuvvetle muhtemel bu...

    https://www.biyologlar.com/kaktuslerin-evrimi
  • İnsan ömrü giderek uzayacak

    Bilim adamları, insanın biyolojik yapısının sırlarını ortaya koyan gen sıralamasının kalp hastalıkları, kanser, sinir sistemi bozuklukları, enfeksiyonlar ve çevresel etkenlerin yol açtığı hastalıklar ile mücadelede kullanılacağına dikkat çekiyor. İnsan genlerininin sıralanması ile ilgili bilgiler ışığında, bilim adamlarının insan biyolojisi ile ilgili yeni bir başlangıç oluşturduğu ve yeni tedavi uygulamalarınının, devrim yaratacak ilaçlarla gündeme...

    https://www.biyologlar.com/insan-omru-giderek-uzayacak
  • Stephen Jay Gould ile Söyleşi

    Stephen Jay Gould ile Söyleşi Beycan Mura tarafından yazıldı Pazartesi, 28 Nisan 2008 19:14 21 Aralık 1999, Claudia Dreifus, Çeviri: Beycan Mura Stephen Jay Gould S. Kansas Eğitim Kurulu’nun biyoloji derslerinde evrim öğretimini seçmeli hale getireceğini öğrendiğindiğinizde ilk tepkiniz ne oldu? Y. Tüm Kansas’lıların bu kararın aptallığı yüzünden utanca boğulacağını ve gelecek yıl oylarıyla bu okul kurulunu görevden uzaklaştıracaklarını düşündüm....

    https://www.biyologlar.com/stephen-jay-gould-ile-soylesi
  • Ataların Hikayesi - Richard Dawkins

    Ataların Hikayesi : Yaşamın Kökenine Yolculuk Milyar Yılda Devr-i Hayat! Gen Bencildir, Kör Saatçi ve Tanrı Yanılgısı'nın yazarından, evrim hakkında bugüne dek yayımlanmış en anlaşılır, en sürekleyici kitap... Yazmaktaki yeteneği, İngiliz kültürünün zamanımızdaki en büyük ustalarına verilen Shakepeare Ödülü'yle taçlandırılan, çağımızın dünyada ve Türkiye'de en çok okunan biliminsanı Richard Dawkins, Ataların Hikayesi'nde yaşamın dört milyar...

    https://www.biyologlar.com/atalarin-hikayesi-richard-dawkins
  • Küresel ısınmanın nedenleri nelerdir.

    Isınmanın nedeni %90 insan.Birleşmiş Milletler iklim konferansı bugün, iklim değişikliği konusundaki dördüncü değerlendirme raporunu açıkladı.Raporda, dünya ısısının 2100 yılına dek 1,8 ile 4 derece arasında yükseleceği kaydedildi. Birleşmiş Milletler Çevre Programı'nın başkanı Achim Steiner'in, uzun zamandır beklenen raporunda, küresel ısınmanın, yüzde doksandan da yüksek bir olasılıkla, insan faaliyetleri yüzünden meydana geldiği sonucuna...

    https://www.biyologlar.com/kuresel-isinmanin-nedenleri-nelerdir-
  • ANADOLU PEK ÇOK CANLI TÜRÜNE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR

    Türkiye, orta enlem kuşağında yer alır. Deniz seviyesinden iki bin metre ve üzerine uzanan pek çok farklı yüksekliğe sahip dağları, platoları ve ovalarıyla farklı iklim koşulları isteyen binlerce canlı türüne ev sahipliği yapmaktadır. Vadiler ve çöküntü alanlarının yarattığı mikroklima etkisi, tür zenginliğini daha da arttırmaktadır. Eski dünya kıtaları arasında köprü görevi gören Türkiye, son iki milyon yılda yaşanan buzul çağlarında pek çok...

    https://www.biyologlar.com/anadolu-pek-cok-canli-turune-ev-sahipligi-yapiyor
  • BİYOLOJİK SİLAH PDF SUNUMLAR

    Biyolojik Silah ; http://www.biyolojidunyasi.com/Biyolojik%20_Silahlar.pdf Biyolojik Silahlar: Etkileri, Korunma Yöntemleri;http://www.ttb.org.tr/STED/sted0901/biyolojik.pdf ABD’ DE BİYOLOJİK TERÖR VE VETERİNER HEKİMLİK; http://www.izmir-vho.org/vhs_vph/makaleler/biyolojik_teror/abd_biyolojik_teror_ve_veteriner_hekimlik.pdf BiTKiSEL ÜRÜNLERE KAŞI TARIMSAL BİYOTERÖRİZM (AGROTERÖRİZM); http://www3.omu.edu.tr/ziraatdergisi/web_pdf/23(3)/23(3)198-208.pdf Biyoiojîk Savaş ve...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-silah-pdf-sunumlar
  • Botanik Nedir?

    Botanik Nedir?

    Bitki bilim olarakta isimlendirilen botanik(=botany) bitkiler üzerinde çalışan biyolojinin alt dalıdır.

    https://www.biyologlar.com/botanik-nedir
  • Bakteriyolojinin tarihçesi hakkında bilgi

    Bakteriler ilk defa 1676'da Antonie van Leeuwenhoek tarafından, kendi tasarımı olan tek mercekli bir mikroskopla gözlemlenmiştir. Onlara "animalcules" (hayvancık) adını takmış, gözlemlerini Kraliyet Derneği'ne (Royal Society'ye) yazılmış bir dizi mektupla yayımlamıştır. Bacterium adı çok daha sonra, 1838'de Christian Gottfried Ehrenberg tarafından kullanıma sokulmuş, Antik Yunanca "küçük asa" anlamına gelen βακτήριον -α (bacterion -a)'dan türetilmiştir....

    https://www.biyologlar.com/bakteriyolojinin-tarihcesi-hakkinda-bilgi
  • Klonlamanın Sakıncaları Nelerdir

    Metal, elektrot, implant gibi inorganik araçların yerine, biyolojik araçların uygulamalı biyonik kullanımı, insanlık için geniş ufuklar açıyor. Belki bizim yarattığımız makineler bizi geçecek, ama yavaş da olsa milyarlarca yıllık evrimin canlılara kazandırdığı yaşama, soyunu devam ettirme dürtüsünü de yabana atmamak gerek. İnsan-makine kavgasında hemcinslerimiz, sınırsız sayıda bir yedekler ordusuna sahip olabilir. Yine bu kök hücrelerin manipülasyonu...

    https://www.biyologlar.com/klonlamanin-sakincalari-nelerdir
  • Bitki genetik kaynaklarının korunması çalışmalarında biyoteknolojinin yeri

    Bitki genetik kaynakları çoğu insanlar tarafından oluşturulan tehdit faktörlerinin etkisi altındadır. Artan nüfus her geçen gün doğal kaynak kullanımını körüklemekte, çevre kirliliği gibi olumsuzlukları da arttırmaktadır. Bitki genetik kaynakları tarımsal faaliyetler (mera alanlarının tarla açmak amacıyla sürülmesi, aşırı otlatma, anızın yakılması, gübre ve tarımsal ilaçların aşırı kullanımı, yüksek verimli kültür çeşitlerinin...

    https://www.biyologlar.com/bitki-genetik-kaynaklarinin-korunmasi-calismalarinda-biyoteknolojinin-yeri
  • Genetik ve Evrimin Modern Sentezi

    Birçok insan evrimle ilgili günümüzde geçerli olan düşünceleri anlamıyor. Burada anlatacaklarım günümüzde evrimsel biyologların fikir birliği içinde olduğu düşüncelerin bir özetidir. Dünya üzerindeki yaşamın evrimleştiği düşüncesi Avrupa’da 1700′lerin sonları ve 1800′lerin başlarında yaygın olarak tartışıldı. 1859′da Charles Darwin, doğal seçilim adını verdiği, evrimin nasıl oluştuğunu açıklayan bir mekanizma ortaya koydu. Darwin’in...

    https://www.biyologlar.com/genetik-ve-evrimin-modern-sentezi
  • Biyoteknolojinin sürdürülebilir tarım üzerine olası olumsuz etkileri ve türler arası gen alışverişi

    Biyoteknoloji alanında yapılan çalışmalar sonucu farklı kaynaklardan organizmalar arasında gen alışverişi mümkün hale gelmiştir. Bu gelişme sonucu hızla artan dünya nüfusunun gıda gereksinimini karşılamak amacıyla geliştirildiği ifade edilen genetik yapısı değiştirilmiş organizmaların (GDO), uzun dönemde biyolojik çeşitliliği olumsuz yönde etkilemek gibi tehlikeleri de vardır. Burada en büyük tehdit doğal evrimleşme sürecinin doğal olmayan yollardan...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknolojinin-surdurulebilir-tarim-uzerine-olasi-olumsuz-etkileri-ve-turler-arasi-gen-alisverisi
  • Genetik algoritma nedir

    Genetik algoritmalar, doğada gözlemlenen evrimsel sürece benzer bir şekilde çalışan arama ve eniyileme yöntemidir. Karmaşık çok boyutlu arama uzayında en iyinin hayatta kalması ilkesine göre bütünsel en iyi çözümü arar. Genetik algoritmaların temel ilkeleri ilk kez Michigan Üniversitesi'nde John Holland tarafından ortaya atılmıştır. Holland 1975 yılında yaptığı çalışmaları “Adaptation in Natural and Artificial Systems” adlı kitabında bir araya...

    https://www.biyologlar.com/genetik-algoritma-nedir
  • Simbiyoz nedir? Evrimsel açıdan bir önemi var mıdır?

    Simbiyoz veya simbiyozis, “ortak yaşama” anlamındadır. Birden fazla canlı türünün, belirli koşullar altında bir arada yaşaması, simbiyozis olarak tanımlanır. Bir arada yaşayan bu türler, birbirlerinin varlığından yarar sağlarlar. Simbiyozis çeşitleri, 3 ana başlık altında toplanır: 1. Kommensalizm: Birlikte yaşayan iki türden birisi bu birlikten yarar sağlarken, diğerinin herhangi bir kazancı veya zararı yoktur. Bu birliktelikte türler birbirlerinden ayrı da...

    https://www.biyologlar.com/simbiyoz-nedir-evrimsel-acidan-bir-onemi-var-midir
  • Proteom

    DNA’nın kimlik kartı, ana hatlarıyla çıkartıldı. Bu işin kolay yanı. Şimdi sıra genlerin ürettiği proteinlerin gizini çözmeye geldi. Esas zor kısım şimdi başlıyor. İnsanın genetik yapısını deşifre etmeye çalışan bilim adamları konularında ne kadar uzman olursa olsunlar, daha işin başında olduklarını kabul ediyorlar. Son birkaç yıldır bir düzineden fazla genomu çözümleyen uzman ekipler, bulgularının tahminleriyle örtüşmemesi üzerine gelecek...

    https://www.biyologlar.com/proteom
  • Biyocoğrafya Nedir

    Coğrafya: Herhangi bir yerde mevcut olan elemanların nasıl meydana geldiğini, başka varlıklardan ayrılıp ayrılmadığı, bu varlıkların birbirine benzeyip benzemediğini bütün bu kuralları inceleyen bilim dalıdır. Söz konusu elemanların ve bu varlıkların nerelerde bulunup bulunmadığı Bu elemanların oluşum şekillerini Bu varlıların özelliklerini ortaya koymaya çalışır. Bu varlıkların birbirlerine benzer yakınlıklarını araştırır,ortaya koyar. Tüm bu...

    https://www.biyologlar.com/biyocografya-nedir-1
  • Mikrobiyoloji , tarihçe ve alt dalları

    Mikrobiyoloji sözcüğü "mikros", "bios" ve "logos" kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir. Yunanca'da mikros küçük, bios yaşam, logos bilim anlamına gelmektedir. Mikrobiyoloji, mikroorganizma adı verilen birçoğu ancak mikroskopta görülebilen küçük canlıları inceleyen bir bilim dalıdır. Mikrobiyoloji, mikroorganizmaların özelliklerini, yüksek canlılarla ve birbirleriyle ilişkilerini inceleyen bir bilim dalıdır. Mikrobiyoloji geniş kapsamlı bir bilim dalı...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyoloji-tarihce-ve-alt-dallari
  • Histon ve İnterferon Genleri

    Bütün genler; adenin, guanin, sitozin ve timin isimleri verilen dört farklı maddenin, değişik şekillerde dizilmesi ile meydana gelirler. Adenin, guanin, sitozin ve timin maddecikleri A, G, C ve T harfleri ile gösterilirler. Bu harflerden belirli sayıda bulunan bir bölge, bir gen bölgesidir. Art arda dizilmiş yüzlerce harften oluşabilen genlerin her bir üç harfi, bir amino asit kodlar. Genlerin kodladığı arka arkaya dizili amino asitler, organizmaya gerekli olan proteinlere...

    https://www.biyologlar.com/histon-ve-interferon-genleri
  • Mitokondrial Kalıtım

    Eğer nükleus bir kadından alınmış ve o kadının yumurta hücresine aktarılmışsa, klonun vericiye tamamen benzeyeceğini söyleyebiliriz. Ama nükleus başka bir kişiden alınmış örneğin erkekten alınmışsa ve bu nükleus bir kadının yumurta hücresine aktarılmışsa klon nükleus vericisine benzemeyebilir Bunun sebebi nükleus dışında kalıtım materyali içeren organların yani mitokondrinin bulunması, ayrıca bireyin erken gelişiminde yumurta ile taşınan maternal...

    https://www.biyologlar.com/mitokondrial-kalitim
  • HÜCRE VE ORGANİK MADDELER

    [color=][/color][color=][/color]İnsanoğlu yapısı gereği sorgulayan ve araştırma yapmayı seven bir varlıktır.Tarih boyunca insanın bu özelliği değişmemiştir.Belki araştırma imkanı ve şartları farklı olmuştur,ancak araştırma sürmüştür.İlk yapılan araştırmalar biyoloji ve gökbilimleri olmuştur.Hakeza yapılan bu araştırmalar,biyolojide sistematik üzerine yoğunlaşmış ve gökbilimlerinde de falcılık üzerine yapılan astroloji üzerine olmuştur. Tarihte...

    https://www.biyologlar.com/hucre-ve-organik-maddeler
  • BAKTERİ DÜNYASI

    Makroskobik Dünya'nın Mikroskobik Canlıları Bakterilerle ilgilenmeye yeni başlayan biri için onların dünyasını keşfetmek, yeni bir gezegen keşfetmeye benzer. Dünya'nın en küçük canlılarından olan bakteriler, gezegendeki doğal ekolojik sistemlerin işleyişinde çok önemli bir yere sahiptir. Besin, mineral ve enerji döngülerinde "kimyacı" gibi işlev gören bakteriler, canlılar arasındaki ilişkilerde etkin bir rol oynar. Bu yüzden, bakteriler canlılıkla ilgili...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-dunyasi
  • Suda Fosfatların tespiti

    Atık sulardaki fosfatlar organik veya anorganik olabilir. Anorganik fosfor kaynağı deterjanlar ve ticari kimyasal gübreler iken, organik fosforun kaynağı ise besin-insan ve hayvan atıklarıdır. Doğadaki bütün fosfatlar biyolojik çevrim göstererek tekrar anorganik formlara çevrilirler. Sulardaki fosfor bileşikleri (toplam fosfatlar) örneğin asit çözeltisinde kaynatılması (hidroliz) ile anorganik formlara çevrilir ve spektrofotometrik olarak analiz...

    https://www.biyologlar.com/suda-fosfatlarin-tespiti
  • Hastalıklarda Genom'un Önemi

    Hastalıklarda Genom'un Önemi

    Genom araştırmaları sonucunda en fazla etkinin tıp alanında görülmes i beklenmektedir;Projeden elde edilen genetik bilgilerin, hastalıkların teşhisi ya da önlenmesi ve kişilerde mutasyona neden olan kimyasal ve fiziksel ajanlara duyarlılığın belirlenmesi (risk tayini) için kullanılması hedeflenmektedir. Bu amaçla genetik testler, yani DNA' nın doğrudan incelenmesiyle genetik hastalıkların ya da duyarlılığın belirlendiği testler ön plana çıkacaktır: •...

    https://www.biyologlar.com/hastaliklarda-genomun-onemi
  • Embriyogenez

    Biyolojinin bütün problemleri arasında en büyüleyici ve en zor olanı embriyogenez yani embriyonun yaratılmasıdır. Embriyogenez; tek hücrenin döllenmiş yumurtanın, hedef aldığı çok hücreli karmaşık organizmaya ulaşırken attığı adımlarla ilgilidir. Bu hedef bütün ince ayrıntılarıyla, gelişme olayının orkestrasyonu üzerine talimatları içeren, DNA'da yazılıdır. Bu harikulade işin nasıl olduğunu henüz anlayamamış olduğumuzu hemen söyleyebilirim, ama en...

    https://www.biyologlar.com/embriyogenez-1
  • Gen Terapi

    Gen terapisi hastalıklarla mücadele etmek için tıbbın üzerinde çalıştığı yeni bir yöntem. Temelinde, hasta kişinin genlerini, iyileştirici proteinler üretecek şekilde değiştirmek yatıyor. Gen terapisi denilince ilk akla gelen, ölümcül hastalıkları ve çeşitli bedensel sakatlıkları iyileştirmek olduğu halde hastalıklardan korunmak da, gen terapisi ile mümkün olacağı öngörülen hedeflerden biri. Gen terapisi henüz emekleme aşamasında. Halen bir kaç temel...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapi
  • Gen Terapisinin Temel Sorunları

    Bilim adamlarına göre gen terapisinin üç temel sorunu var: Gen nakli, gen nakli ve gen nakli. Bu alanda çalışan tüm araştırmacılar, gen nakli için etkili bir yol bulmaya çalışmaktadırlar. Genleri istenilen hücrelere taşıyabilmek için kullanılan yöntemler genel olarak iki kategoride toplanmaktadır: Fiziksel yöntemler ve biyolojik vektörler. Fiziksel yöntemler, DNA'nın doğrudan doğruya enjeksiyonu, lipozom formülasyonları ve balistik gen enjeksiyonu yöntemlerini...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapisinin-temel-sorunlari
  • Bilimsel olarak sevme nasıl olur ve neden olur?

    Bir sevgi çeşidi olarak aşkı ele alalım isterseniz. Neden âşık oluyoruz? İşte bu sorunun yanıtı biraz karmaşık. Çünkü bu süreçte hem biyolojik hem de psikolojik mekanizmalar devreye giriyor. Aşkın, karşınızdaki birine bir çekim hissetmekle başladığını var sayarsak, araştırmacılar bu çekimi, “feromon”larla açıklıyor. Feromonlar... Her ne kadar bugüne kadar yapılmış olan araştırmalar, insanlarda feromonların gerçekten de var olup olmadığı...

    https://www.biyologlar.com/bilimsel-olarak-sevme-nasil-olur-ve-neden-olur
  • MİKROBİYOLOJİ VE MİKROORGANİZMALAR

    Mikrobiyoloji mikroorganizmaları inceleyen bir bilim dalıdır. Mikro; çok küçük (gözle görülemeyecek kadar küçük), biyo; canlı ve loji; bilim anlamına gelir. Mikrobiyoloji; mikroorganizmaların çeflitliliği ve evrimi, toprak, su, insan vücudu, hayvan vücudu ve bitkilerde bulunan mikroorganizma faaliyetleri gibi çeflitli sorularla ilgilenir.Mikroorganizma tek hücreli ve mikroskobik canlıdır. Makroorganizma (makro;büyük) hücreleri doğada tek bafllarına yaflayamazlar ve...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyoloji-ve-mikroorganizmalar
  • Genetik Algoritmanın Tanımı

    Genetik algoritma doğadaki evrim mekanizmasını örnek alan bir arama metodudur ve bir veri grubundan özel bir veriyi bulmak için kullanılır. Genetik algoritmalar 1970’lerin başında John Holland tarafından ortaya atılmıştır. Genetik Algoritmalar Evrimsel Genetik ve Darwin’in Doğal seleksiyonuna benzerlik kurularak geliştirilmiş “iteratif ” ihtimali bir arama metodudur. Genetik algoritmalar doğada geçerli olan en iyinin yaşaması kuralına dayanarak sürekli iyileşen...

    https://www.biyologlar.com/genetik-algoritmanin-tanimi
  • Genetik Algoritmalar ve Tarihçesi

    Genel Bilgiler Modern bilimde veri kümeleri arasındaki ilişkileri tecrübelerden de faydalanarak belirlemek üzerinde çokça çalışılan ve araştırılan bir taslaktır. Günümüzdeki araştırma konuları ve problemleri eskiye nazaran çok daha karışıktır. Bu karışıklık problemi etkileyen parametre sayısının fazlalığından ve problemin çözüm kümesinin boyutunun büyümesinden kaynaklanmaktadır. Bundan dolayı elinizdeki verilerin analizi ve sonucu bu verilerden...

    https://www.biyologlar.com/genetik-algoritmalar-ve-tarihcesi
  • DNA’nın yapısı

    J.Monod Temel biyolojik değişmez DNA’dır. İşte bunun için Mendel’in kalıtsıl çizgilerin değişmez taşıyıcısı olarak geni tanımlaması, Avery’nin bunu kimyasal olarak saptaması (Hershey’in de doğrulaması), Watson ile Crick’in de onun eşlenici değişmezliğinin yapısal temellerini açığa çıkarmaları, kuşkusuz, biyolojide yapılmış olan en büyük buluşlardır. Bunlara, bütün anlamını ve geçerliliğini bu yeni buluşlar yoluyla kazanmış olan...

    https://www.biyologlar.com/dnanin-yapisi-1
  • Kapalı iç ortamlarda maruz kalınan toksik maddeler

    Üzerinde yaşadığımız gezegeni yaşanamaz hale getirmek için elimizden geleni ardımıza koymuyoruz. Daha fazla kar için her şeyin sentetiğine yönelerek doğal ürünlerden uzaklaşmak, üzerinde yaşadığımız dünyayı geleceğimizin umutları çocuklarımız için daha da yaşanmaz duruma getirmektedir. Bugün, 1940’larda olmayan/bilinmeyen, yaklaşık 80.000 sentetik kimyasal madde dünyada bulunmakta/kullanılmaktadır. Her yıl 1.500 kadar yani kimyasal madde piyasaya...

    https://www.biyologlar.com/kapali-ic-ortamlarda-maruz-kalinan-toksik-maddeler
  • Mikroorganizma hakkında bilgi

    Mikroorganizma hakkında bilgi

    Bir mikroorganizma (Yunanca mikrós; "küçük" ve ὀργανισμός, organismós; canlı "organizma"'dan gelmektedir.) veya mikrop (genellikle çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük anlamında) mikroskobik bir organizmadır.

    https://www.biyologlar.com/mikroorganizma-hakkinda-bilgi
  • Siyanobakteriler hakkında bilgi

    Siyanobakteriler hakkında bilgi

    Siyanobakteriler (Cyanobacteria veya Cyanophyta) aynı zamanda mavi-yeşil algler, mavi-yeşil bakteriler olarak da bilinen enerjilerini fotosentez yolu ile elde eden bir bakteri dalıdır. İsmi bakterinin renginden gelir. (Yunanca: κυανός (kyanós); mavi demektir.) Denizdeki nitrojen çevriminin önemli bir bileşeni ve okyanusun pek çok yerinde özbeslenendir (ing: autotroph / Türkçe’de ototrof) ve ayrıca karada da bulunmaktadır.2,8 milyar yıl öncesine ait fosilleşmiş...

    https://www.biyologlar.com/siyanobakteriler-hakkinda-bilgi
  • Hareketli Genler

    Insan genomunun yaklasik yüzde 5’inden daha az bir kisminin protein kodlayan genlerden meydana geldigi tahmin ediliyor. Yaklasik yüzde 45’i ise ‘transposon’ veya ‘siçrayan gen’ adi verilen hareketli DNA parçalarindan olusuyor. Geri kalan yüzde 50 ise ‘non-coding’ denilen, protein kodlamayan ve vazifesi de su an için bilinemeyen DNA dizileridir. Bir zamanlar apandisitin vazifesiz ve evrim artigi bir organ oldugunun iddia edilmesi misâli, genomdaki görevi ve ne is yaptigi...

    https://www.biyologlar.com/hareketli-genler
  • DNA Modelinin İcadi

    Içinde bulundugumuz yüzyilin en önemli biyolojik bulusu beklendigi üzere bir bilim adami ekibi tarafindan tertemiz bir labaratuarda degil, Cambridge Üniversitesi'ndeki mütevazi odasinda atak genç, Amerikali arastirmaci 26 yasindaki James Dewey Watson tarafindan gerçeklestirildi. Watson ve 37 yasindaki arkadasi Ingiliz Kimyaci Francis H.C. Crick'in biyologlarca deoksiribo nükleik asit ya da DNA olarak bilinen olaganüstü bilesigin yapisini ortaya çikarma çabalari hep sonuçsuz...

    https://www.biyologlar.com/dna-modelinin-icadi-1
3WTURK CMS v8.1