Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 6113 içerik listeleniyor

  • Virüsler Hakkında Bilgi

    Virüsler Hakkında Bilgi

    Virüs, canlı hücreleri enfekte edebilen mikroskopik taneciktir. Virüsler ancak bir konak hücreyi enfekte ederek çoğalabilirler.

    https://www.biyologlar.com/virusler-hakkinda-bilgi
  • Fonksiyonlarına Göre Hücrelerarası Bağlantılar

    Tutturucu Bağlantılar: Hücrelere mekanik kuvvet sağlayan bağlantılardır ( Zonula adherens ,desmozom, hemidesmozom )Geçirgen olmayan bağlantılar: Hücreler arasında geçirgen olmayan bir bariyer oluşturur (zonula occludens ).İletişim sağlayan bağlantılar: Moleküllerin hücreler arasında geçişini sağlar (Gap junction ).EPİTEL DOKUSUÖrtü (Koruyucu), Bez (salgı) ve Duyu Epiteli (nöroepitel) olmak üzere 3 tipi bulunur.ÖRTÜ EPİTELİVücut iç ve dış yüzeylerini ve...

    https://www.biyologlar.com/fonksiyonlarina-gore-hucrelerarasi-baglantilar
  • Botaniğin Tarihçesi

    Bugünkü sistematik botanik adına yaşanan en büyük ilerlemeler, 20. yüzyılın ikinci yarısında meydana gelmiştir. O dönemlerin kötü koşulları ve maddi sıkıntılarına rağmen, dünyanın bir çok yerindeki çok sayıda flora yazarı, önemli çalışmalar başlatmış ve bu konuda büyük adımlar atmışlardır. Dünya tarihinde, bilinen ilk Flora yayınları, küçük bir alanda yetişen bitkilerin isim listesinden bile daha dar kapsamlıydı. Bugün ise, en iyi ve modern...

    https://www.biyologlar.com/botanigin-tarihcesi
  • CANLILARIN SINIFLANDIRMASI

    Dünya üzerinde birbirine benzeyen ya da aynı özellikleri gösteren bir çok canlı türü yaşamaktadır. Canlı türlerinin sayıları ile ilgili kesin bir bilgi yoktur ancak 10 ile 30 milyon arasında canlı türü yaşadığı tahmin edilmektedir. Canlıların bu derece fazla olması bilimsel incelemeleri zorlaştırmakta ve sınıflandırma yapılmasını zorunlu hale getirmektedir. Sınıflandırmanın amacı, doğayı daha kolay anlaşılabilir hale getirmektir. Canlılar ortak...

    https://www.biyologlar.com/canlilarin-siniflandirmasi
  • PROTOZOON KOMMUNİTELERİ

    Ekologlar kommuniteyi zaman ve mekan ile sınırlanmış, birbirleri ile etkileşim içinde bulunan türler topluluğu olarak tanımlarlar. Pratikte protozoa gibi belli organizma grubu için kesin bir kommunite sınırlaması yapmak çoğu kez zor veya imkansızdır. Zira aynı habitatta protozoon olmayan fakat protozoonlarla av-avcı ilişkisi olan, onlarla besin ve diğer kaynaklar için rekabet eden diğer organizmalar da mevcuttur. Bunun yanı sıra aynı zaman ve mekanda bulunan bazı...

    https://www.biyologlar.com/protozoon-kommuniteleri
  • SUCUL VE BATAKLIK ORTAMINDAKİ BİTKİ GRUPLARI

    Bir göl kıyısındaki bitkilere bakıldığında yaşam ortamlarına göre üç grup altında sınıflandırılabilir. a) Suda yüzen bitkilerin oluşturduğu grup:Hidrofit topluluk. b) Kıyıya yakın bir kısmı su içinde , bir kısmı karada gelişen bitki grubu:Amfibi topluluk. c)Islak nemli ortamlarda gelişen bitki grubu: Helofit topluluk. a)Hidrofit topluluklar: Tamamen sucul ortamlarda yaşamaya uyum göstermiş türlerden oluşur.Genellikle bitkinin kök, gövde ve yaprakları...

    https://www.biyologlar.com/sucul-ve-bataklik-ortamindaki-bitki-gruplari
  • TIBBİ ATIKLARIN YÖNETİMİ

    Prof. Dr. Günay Kocasoy Katı Atık Kirlenmesi Araştırma ve Denetimi Türk Milli Komitesi Boğaziçi Üniversitesi, Çevre Bilimleri Enstitüsü Tıbbi atıklar miktar olarak az olmalarına rağmen, yüksek oranda risk taşıyan çok önemli bir atık grubudur. Bu atıklar enfekte olmalarının yanısıra tehlikeli kimyasallar, ilaçlar, toksinler, radyoaktif maddeler gibi çok miktarda tehlikeli maddeleri de içerirler. Tüm dünyada olduğu gibi tıbbi atıkların yönetimi ve...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-atiklarin-yonetimi
  • TIBBİ ATIKLARIN YÖNETİMİ

    Prof. Dr. Günay Kocasoy Katı Atık Kirlenmesi Araştırma ve Denetimi Türk Milli Komitesi Boğaziçi Üniversitesi, Çevre Bilimleri Enstitüsü Tıbbi atıklar miktar olarak az olmalarına rağmen, yüksek oranda risk taşıyan çok önemli bir atık grubudur. Bu atıklar enfekte olmalarının yanısıra tehlikeli kimyasallar, ilaçlar, toksinler, radyoaktif maddeler gibi çok miktarda tehlikeli maddeleri de içerirler. Tüm dünyada olduğu gibi tıbbi atıkların yönetimi ve...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-atiklarin-yonetimi
  • DAVRANIŞ BİYOLOJİSİ ( ETOLOJİ)

    Davranış Biyolojisi 1)Yurt seçimi (Teritoryum Tesisi) Bireyler beraberliklerini sürdürüp belirli bir kuluçka alanının emniyetini sağlayabilmek için bir alana, gereksinim duyarlar. Bu alan yurt ve teritoryumdur. Kurulacak yurt alanının, çıkacak yavrulara besinin kolayca sağlanabileceği uygun bir arazi parçası olması gerekir. Yurt alanlarının sınırları, bireylerin (genellikle erkeklerin) şubat sonundan mayıs ayına kadar yoğun olarak sürdürdükleri yurt belirleme...

    https://www.biyologlar.com/davranis-biyolojisi-etoloji
  • Antikorlar: Mutasyonlara Hiç Bu Kadar İhtiyaç Duyulmamıştı

    İnsanoğlu tarihi boyunca hastalıklardan pek çok sıkıntı çektiği gibi, hala bu sıkıntıları aşmak için yollar aramakta. Kimi zaman ciddi enfeksiyonlar, kimi zamanda basit enfeksiyonlar geçirsek de, hepimiz hemfikiriz ki; hastalıklar can sıkıcıdır! Peki bizim için can sıkıcı bu sürece sebep olan virüsler ve bakteriler gibi dış etmenleri vücudumuz nasıl önce nasıl tanıyor ve nasıl hafızasında tutuyor? Hastalıklar konusunda büyük bir avantajımız var ki,...

    https://www.biyologlar.com/antikorlar-mutasyonlara-hic-bu-kadar-ihtiyac-duyulmamisti
  • Lokosit Sayımı

    1mm³ kanda bulunan lökosit sayısını hesaplamaktır.Gerekli Malzemeler:1.Mikroskop: Bu deneyde 10’luk ve 40’lık büyütmeler kullanılacak, immersiyon yağı ile kullanılan 100’lük büyütme ise kullanılmayacaktır.2. Turck Solüsyonu: Bu solüsyon içinde bulunan asetik asit sayesinde eritrositler ortadan kalkar ve sadece lökositler kalır. Yine bu solüsyon içinde bulunan metilen mavisi ile de lökositlerin çekirdekleri hafif boyanmış olarak görülürler. Böylece...

    https://www.biyologlar.com/lokosit-sayimi
  • Helmintlerde Tespit, Boyama ve Kalıcı Preparat Yapımı

    Ahmet GÖKÇENHarran Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Parazitoloji Anabilim Dalı, Şanlıurfa, TürkiyeÖZET: Helmintlerin toplanma, gevşetilme, tespit, boyanma ve kalıcı preparat halinde saklama teknikleri parazitologlar için büyük önemarz eder. Parazitlerin, canlı olarak toplanmaları ve direkt tespit edilmeleri gerekir. Bu süreç, parazitlerin iç ve dış yapılarının uygun şekildekorunmalarını sağlar. Helmintlerin gevşetilmesi ve normal şekillerinin korunması için...

    https://www.biyologlar.com/helmintlerde-tespit-boyama-ve-kalici-preparat-yapimi-1
  • E. coli Besiyerleri

    Geliştirme koşullarından bağımsız olarak yeterli bir aktivite gösteren karakteristik yapısal enzimlerin belirlenmesi bakterilerde hızlı bir identifikasyon sağlamaktadır. E. coli, bir kaç Salmonella ve Shigella suşu dışında ß-D-glucuronidase (MUGase) enzimine sahip Enterobacteriaceae üyesi olan tek türdür. Bu enzim, 4-methylumbelliferyl-ß-D-glucuronide (MUG)'i uzun dalga boylu UV ışığı altında fluoresans veren 4-methylumbelliferon 'a parçalar. E. coli...

    https://www.biyologlar.com/e-coli-besiyerleri
  • HİSTOLOJİDE KULLANILAN BOYALARIN SINIFLANDIRMASI VE STANDARDİZASYONU

    Histolojide kullanılan boyaların büyük bölümü 3 temel chromoforik gruptan (quino-noid halka, azo-grup veya nitro grup) tan birine dahildir. Quinonoid boyalar çok geniş ve önemli bir gruptur ve quinonoid yapının özel tiplerine bakılarak alt gruplara ayrılırlar.Histolojide boyalar ya boyaların uygulama tarzlarına bakılarak direkt veya mordant boya; ya da genel kimyasal özelliğine bakılarak asit veya bazik boya olarak sınıflarıdırılırlar. Bazı boyalar light green...

    https://www.biyologlar.com/histolojide-kullanilan-boyalarin-siniflandirmasi-ve-standardizasyonu-1
  • Sinir Sistemi Nedir, Nasıl Çalışır, Yapısı Nelerden Oluşur ?

    Sinir Sistemi Nedir, Nasıl Çalışır, Yapısı Nelerden Oluşur ?

    Sinir sistemi veya sinir ağı, canlılarların içsel ve dışsal çevresini algılamasına yol açan, bilgi elde eden ve elde edilen bilgiyi işleyen, vücut içerisinde hücreler ağı sayesinde sinyallerin farklı bölgelere iletimini sağlayan, organların, kasların aktivitelerini düzenleyen bir organ sistemidir. Sinir sistemi iki bölümden oluşur. Merkezi sinir sistemi (MSS) ve çevresel sinir sistemi (ÇSS). MSS, beyin ve omurilikten

    https://www.biyologlar.com/sinir-sistemi-nedir-nasil-calisir-yapisi-nelerden-olusur-
  • 3. Ulusal Klinik Mikrobiyoloji Kongresi-2015

    3. Ulusal Klinik Mikrobiyoloji Kongresi-2015

    Sizlere “3. Ulusal Klinik Mikrobiyoloji Kongresi-2015” in bilimsel programını duyurmanın onuru içindeyiz. Klinik mikrobiyoloji uzmanlık alanında daha ileri düzeyde hasta ve eğitim hizmeti sunabilmemizin, daha fazla bilgi paylaşımında bulunarak, doğru uygulamaları yaygınlaştırmamız ile mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Bu nedenle bilimsel programı oluştururken ana prensip olarak öncelikle uzmanlık alanımızın uygulamalarına yönelik konuların...

    https://www.biyologlar.com/3-ulusal-klinik-mikrobiyoloji-kongresi-2015
  • Anadolu Ve Neandertaller

    Anadolu Ve Neandertaller

    09 Ağustos 2016 da Neandertallerin son buzullararası dönemdeki (120-140 bin yıl önce) ekolojik nişi ve coğrafi dağılımı üzerine bir çalışma yayınlandı (1).

    https://www.biyologlar.com/anadolu-ve-neandertaller
  • 17. Kromozom

    17. Kromozom

    17. kromozom toplamda 22 çift olan otozomal insan kromozomlarından onyedincisidir. İnsanlarda normalde bir çift halinde bulunur.  81 milyon baz çiftine ve toplam hücre DNA'sının %2,5 ya da %3'üne sahiptir.  17. kromozom muhtemelen 1,200 ile 1,500 gen içermektedir. Diğer bazı kaynaklara göre bu rakam  "1.100 ila 1.200" olarak değişmektedir. Her bir kromozomdaki genlerin belirlenmesi, aktif bir genetik araştırma alanıdır. Araştırmacılar, her kromozomdaki gen...

    https://www.biyologlar.com/17-kromozom
  • Genetik Yapımız ve Davranışlarımız Arasındaki İlişki

    Daha doğum anından itibaren bebeğin annesine mi yoksa babasına mı benzediğini merak ederiz. Yeni doğan bebeği görenler, öncelikle bu benzerlik konusundaki kanaatlerini açıklama gereği hissederler ya da gerçekten ortada öylesine bir benzerlik vardır ki, kendilerini bu konuda bir şey söylemekten alıkoyamazlar. Çoğu zaman "Hıh, deyip birisinin burnundan düşmüş"üzdür Kime benzediğimiz, fiziksel özelliklerimizi, bazı huylarımızı kimden aldığımız yaşamımızın...

    https://www.biyologlar.com/genetik-yapimiz-ve-davranislarimiz-arasindaki-iliski
  • Halüsinojen mantarlar

    Halüsinojen mantarlar, anormal bilinç durumları meydana getiren psilocybin ve psilocin maddelerini içeren bütün mantarlara verilen addır. "Sihirli mantarlar" olarak da bilinirler.

    https://www.biyologlar.com/halusinojen-mantarlar
  • Zeitgeist ve Biyoinformatik

    Zamanın ruhu. Enteresan bir kavram. Bu kavramın biyoinformatikle olan ilişkisini anlatabilmek için bu konuyu iki ayrı yazıda ele alacağım. Geçen gün sıradışı bir belgesel izledim: "How Earth Made Us: Winds". Rüzgarların medeniyetleri nasıl şekillendirdiğini anlatıyordu. Birbirini bu kadar az çağrıştıran iki kavramın birbiriyle belki hiç bir şeyin olmadığı kadar içiçe olması çok şaşırtıcı geldi bana; ve bunu ancak bu yüzyılda keşfedebilmemiz de bir o...

    https://www.biyologlar.com/zeitgeist-ve-biyoinformatik
  • Bitkilerde Beslenme Fizyolojisi

    Bitkilerde Beslenme Fizyolojisi

    Bilindiği gibi canlıların ortamdan sağladığı, olduğu gibi tüketerek kullandıkları besin maddeleri büyük canlı gruplarında farklılıklar gösterir.

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-beslenme-fizyolojisi
  • Geri dönüşüm hakkında kısa bir bilgi

    Plastiklerin kaynağı ; ham petrol, gaz ve kömürdür. Plastiğin genelde ana kaynağı petrol rafinerisinden arta kalan bakiye maddelerdir. Dünyada üretilen toplam petrolün sadece %4’ü plastik üretimi için kullanılmaktadır. Plastikler ,çöpe atıldığı zaman çürümez, paslanmaz, çözünmez, biyolojik olarak bozulmaz ve doğada bozulmadan uzun yıllar kalır.. Suyun ve toprağın kirlenmesine neden olur. Sulardaki canlılara zarar verir hatta ölümlerine neden olur. ...

    https://www.biyologlar.com/geri-donusum-hakkinda-kisa-bir-bilgi
  • Virüslerin Keşfi

    Kuduz gibi viral hastalıklar, insanları asırlarca etkilemiştir. Eski Mısır'da çiçek hastalığı olduğuna dair hiyeroglif kanıtlar vardır. Ancak, bu hastalıkların nedeni ancak yakın zamanlarda keşfedilmiştir. 1717'de Osmanlı İmparatorluğu'nda İngiliz sefirinin eşi olan Mary Montagu, Türk kadınlarının çiçek hastalığına karşı çocuklarını aşıladığını gözlemlemiştir. 18. yy sonlarında Edward Jenner, daha evvel inek çiçeği hastalığı geçirmiş Sarah...

    https://www.biyologlar.com/viruslerin-kesfi
  • BİYOLOJİK SİLAHLARDAN KORUNMA

    Biyolojik silahlardan korunma birbiriyle bağlantılı beş aşamadan oluşmaktadır; Önleme. Biyolojik silahların kullanılmasını engellemek için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Uluslararası silahsızlanma ve teftiş rejimleri biyolojik ajanların biyolojik savaş durumunda üretimini ve kullanımını caydırmaktadır. İstihbarat çalışmaları sonucunda potansiyel tehlikeler belirlenerek gerekli önleyici tedbirler alınabilir. Doğal olarak ortaya çıkan ajanlara karşı...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-silahlardan-korunma
  • BEZ EPİTELİ

    Kan ve hücrelerarası maddeden farklı özellikte olan salgı maddesini üretmek üzere farklanmış epitel dokusuna bez epiteli denir. Protein (pankreas) lipid (adrenal ve yağ bezleri ), karbonhidrat ve protein (tükrük) içerikli salgılar yaparlar. Gelişimi:Örtü epitelinin proliferasyonu ve altındaki bağ dokusu içine invazyonu ile ortaya çıkar. Dış salgı (ekzokrin) bezleri yüzey epiteli ile bağlantılarını sürdürür. Bağlantı, epitel hücreleriyle döşeli duktuslarla...

    https://www.biyologlar.com/bez-epiteli
  • Endoplazma Retikulumu ve Ribozomlar

    Endoplazma retikulum elektron mikroskobu araştırmalarının ortaya çıkardığı organellerden birisidir. Granüllü ve granülsüz olmak üzere iki tipi bulunur. Granüllü endoplazma retikulumu membranına düzenli aralıklarla ribonükleoprotein parçacıkları (=ribozom) dizilmiştir. Ribozomlar tübülüslere tanecikli bir görünüm kazandırırlar. Ribozomların varlığı granüllü endoplazmik retikuluma bazik boyanma özelliği kazandırır. Büyük büyülmelerde, endoplazma...

    https://www.biyologlar.com/endoplazma-retikulumu-ve-ribozomlar
  • Suni (Ampirik) Sınıflandırma

    Suni (Ampirik) Sınıflandırma

    Bu sınıflandırma canlıların dış görünüşlerine ve yaşadığı ortama bakılarak yapılan sınıflandırmadır. Yukarıda da kısaca bahsettiğimiz gibi bu sınıflandırmayı ilk olarak Aristo yapmıştır. Suni (Ampirik) sınıflandırma analog organlar dikkate alınarak yapılır. Analog organlar yapıca farklı ama görevi itibariyle aynı olan organlardır. Örneğin kuşun kanadı ile sineğin kanadı. Analog organları Anoloji inceler.

    https://www.biyologlar.com/suni-ampirik-siniflandirma
  • ARITMA TESİSLERİ VE PROTOZOA

    Çalışma metodları birbirinden farklı olsa da arıtma tesislerinin tamamı çeşitli protozoon gruplarını barındırır (Çizelge 1). Biyolojik unsurlar organik madde üzerinden beslenerek organik maddenin topaklaşmasını ve çökmesini sağlarlar. Bakteri bu maddelerin sıvı fazdan uzaklaştırılmasında rol alan en etkin organizma grubunu oluştur. Protozoonlar, atık su arıtma sistemlerinde biyolojik parçalanmadan sorumlu bakteriler üzerinden beslendiklerinden dolayı, önceleri...

    https://www.biyologlar.com/aritma-tesisleri-ve-protozoa
  • Dipteraların Preparasyonu

    Dipterlerin Preparasyonu Birçok çift kanatlı gruplarında genital organlar üzerine yapılan çalışmalar türleri güvenilir olarak tanımladığı için son derece cazip ve tamamıyla gerçektir. Bununla beraber bu genital yapıların karakterleri diğer yapısal karakterler gibi değişime maruz kaldığı için not edilmelidir. Ayrıca farklı yüzeylere sahip ve tanınması zor olan çok sayıda grubun veya oldukça birbirlerine benzeyen tür çiftlerinin ayırt edilmesindeki çıkış...

    https://www.biyologlar.com/dipteralarin-preparasyonu
  • Türkiye Biyogüvenlik Protokolü

    Türkiye´de biyogüvenlikle ilgili bir protokol Çevre Bakanlığı tarafından yürürlüğe konmuştur. Bu protokolün tanımlamaları ve düzenlemeleri şunlardır: Türkiye Biyogüvenlik Protokolü Modern biyoteknoloji rekombinant DNA nükleik asitlerin hücre veya organellere doğrudan enjeksiyonu farklı taksonomik gruplar arasında uygulanan hücre füzyonu gibi doğal fizyolojik üreme- çoğalma ve rekombinasyon engellerini ortadan kaldıran ve klasik ıslah ve seleksiyon...

    https://www.biyologlar.com/turkiye-biyoguvenlik-protokolu
  • Türkiye Biyogüvenlik Protokolü

    Türkiye´de biyogüvenlikle ilgili bir protokol Çevre Bakanlığı tarafından yürürlüğe konmuştur. Bu protokolün tanımlamaları ve düzenlemeleri şunlardır: Türkiye Biyogüvenlik Protokolü Modern biyoteknoloji rekombinant DNA nükleik asitlerin hücre veya organellere doğrudan enjeksiyonu farklı taksonomik gruplar arasında uygulanan hücre füzyonu gibi doğal fizyolojik üreme- çoğalma ve rekombinasyon engellerini ortadan kaldıran ve klasik ıslah ve seleksiyon...

    https://www.biyologlar.com/turkiye-biyoguvenlik-protokolu
  • Doğa Değil, Yaptığımız Hatalar Öldürüyor!

    Doğa Değil, Yaptığımız Hatalar Öldürüyor!

    Salı gecesini Çarşamba sabahına bağlayan gece Samsun’da yaşadığımız sel felaketinin ardından ilk yapılması gereken, kuşkusuz, hayatını kaybedenler için duyduğumuz derin acı ve geride bıraktıkları için dilediğimiz sabır ve içten “Başınız sağolsun!” mesajımızdır. Bunun hemen ardından ise şunu söylemek zorundayız: “Doğa değil, yaptığımız hatalar öldürüyor!” Bu felaketin ardından, dünyanın ve insanlığın bugüne dek karşılaştığı en...

    https://www.biyologlar.com/doga-degil-yaptigimiz-hatalar-olduruyor
  • LÖKOSİT FORMÜLÜ (PERİFERİK YAYMA)

    Gerekli Malzemeler:1-Mikroskop2-Lam3-Lamel4-Lanset, alkol, pamuk5-May-Grünwald, Wright veya Giemsa boyası6-Distile suYayma Preperatının Hazırlanması:a) Lam metodu:1- Lam, alkol ve sıcak su ile yıkanıp kurulanır. Temizlenen lam kirlenmemesi için kenarından tutulur.2- Kan alınacak parmak alkol ile temizlenerek, hafifçe sıkılır. Steril lansetle delinir. Kuru pamukla ilk damla silinir.3- Parmak aşağı doğru çevrilir. Lama değdirmeden mercimek tanesi büyüklüğünde kan...

    https://www.biyologlar.com/lokosit-formulu-periferik-yayma
  • E. coli Besiyerleri

    Geliştirme koşullarından bağımsız olarak yeterli bir aktivite gösteren karakteristik yapısal enzimlerin belirlenmesi bakterilerde hızlı bir identifikasyon sağlamaktadır. E. coli, bir kaç Salmonella ve Shigella suşu dışında ß-D-glucuronidase (MUGase) enzimine sahip Enterobacteriaceae üyesi olan tek türdür. Bu enzim, 4-methylumbelliferyl-ß-D-glucuronide (MUG)'i uzun dalga boylu UV ışığı altında fluoresans veren 4-methylumbelliferon 'a parçalar. E. coli...

    https://www.biyologlar.com/e-coli-besiyerleri-1
  • TESPİT EDİLMİŞ DOKULARI BOYAMADAKİ GENEL FAKTÖRLER

    1-Fiksasyonun Boyama Üzerine Etkileri: Fiksasyon, dokularla boyaların etkileşimine yardım eder. Formaldehit ve civa klorür, bazik boyaları tercih ederken, trikloroasetik asit, pikrik asit ve krom bileşikleri asidik boyaların hareketini kolaylaştırır. Etil alkol veya asetik asitle fiksasyondan sonra hem asidik hem de bazik boyalar dokular tarafından kolaylıkla alınır.Çekirdek boyası olan carmalum, civa klorür fiksasyonundan sonra daha çok, formalinden sonra ise daha az boyar....

    https://www.biyologlar.com/tespit-edilmis-dokulari-boyamadaki-genel-faktorler-2
  • 16. Kromozom

    16. Kromozom

    16. kromozom toplamda 22 çift olan otozomal insan kromozomlarından onaltıncısıdır. İnsanlarda normalde bir çift halinde bulunur. 90  milyon baz çiftine ve toplam hücre DNA'sının %3 üne sahiptir. 16. kromozom  muhtemelen 850 ile 1,200 arasında gen içermektedir. Diğer bazı kaynaklara göre bu rakam  "800 ila 900 gen" olarak değişmektedir. Her bir kromozomdaki genlerin belirlenmesi, aktif bir genetik araştırma alanıdır. Araştırmacılar, her kromozomdaki gen...

    https://www.biyologlar.com/16-kromozom
  • İnsan, diğer canlılardan ne kadar farklıdır

    Diğer canlılardan farklılığımızı ortaya koyabilmek için düşünürler, bizim "konuşan", düşünen", "gülen", "politik davranan", "üretim araçları yapan" "hayvan" olduğumuz şeklinde formüller öne sürmüşlerdir. İnsanın diğer canlılarla karşılaştırıldığında ilk bakışta göze çarpan yanı, onun karmaşık ve zengin yapıya sahip olduğudur. Biz insanlar yaşayan bir organizma olarak, yaşam döngümüzün her aşamasında, hem doğuştan getirdiğimiz genetik...

    https://www.biyologlar.com/insan-diger-canlilardan-ne-kadar-farklidir
  • Psilocybe cubensis

    Psilocybe cubensis

    Alem: Fungi Bölüm: Basidiomycota Sınıf: Homobasidiomycetae Takım: Agaricales Familya: Strophariaceae Cins: Psilocybe Tür: P. cubensis Psilocybe cubensis, Strophariaceae familyasından psilocybin ve psilocin maddelerini içeren halüsinojen bir mantar türü. Genelde tropik ve sub-tropik bölgelerde çayırlık yerlerde yetişir. Psilocybe cubensis, Maya'lar tarafından iyileştirme ve ruhani ayinlerde kullanılmıştır. Mantar ilk olarak 1904 yılında F.S. Earle tarafından...

    https://www.biyologlar.com/psilocybe-cubensis
  • Kavramların Türkçeleştirilmesi

    Moleküler biyoloji ve genetik kavramlarının neredeyse hiç birinin meydana gelmesinde katkımız olmadığı için bu kavramlar dilimize girerken de ne yapacağımızı şaşırmış durumdayız. İzlenilen bazı pratik kurallar var; bunlardan ilki, o kavramın Fransızca okunuşunun doğrudan alınması (ekspresyon, sekans). Bu alışkanlık bize Jön Türkler'in hediyesi. Jön de, Fransızca genç sözcüğünün okunuşuyla devşirilen bir kelime. Buna alıştığımız için...

    https://www.biyologlar.com/kavramlarin-turkcelestirilmesi
  • Yüzeylerde Kirlenme-Doğal Bir Fenomen

    Bir yüzey deniz suyu ile temasa geçtiğinde, yüzey oldukça hızlı bir şekilde değişir. Denizde doğal olarak bulunan çözünmüş organik bileşikler yüzeye birkaç dakika içinde yapışır. Birkaç saat içinde bakteri, tek hücreli algler gibi canlı tekhücreli organizmalar yüzeyde koloni oluştururlar. O zaman, yüzeyde oluşan düzgün ve sümüksü değişimi hissetmek mümkündür. Bir ya da daha fazla hafta sonra, yüzey çok çeşit mikroorganizma, alg ve hayvan tarafından...

    https://www.biyologlar.com/yuzeylerde-kirlenme-dogal-bir-fenomen
  • BİYOMİMETİK - Biyolojiden Teknolojiye Bir Ağ

    Günümüzde teknoloji her geçen gün ilerlemekte ve böylece teknoloji harikası ürünler hizmetimize sunulabilmektedir. Teknoloji bu ilerlemeler neticesinde çok önemli bir gerçeği görebilme imkanı sunmuştur:canlılardaki olan teknolojiyi.Her canlının teknolojideki harika tasarımlara dahi gölgede bırakacak mühendislik harikası tasarımlara sahiptir.Bunu gören bilim adamları da artık doğayı taklit etmeye başlamışlardır.İlaç sektöründen,tıp,kimya,tekstil,inşaat...

    https://www.biyologlar.com/biyomimetik-biyolojiden-teknolojiye-bir-ag
  • Granülsüz endoplazma retikulumun enzim aktivitelerinin bireylere göre farklılığını nasıl yorumlarsınız?

    İlaçlara dayanıklılığın ve yan etkilerin her birey için değişik olmasının nedeni bu şekilde açıklanmaktadır. Endoplazma retikulum granüllü ve granülsüz şekli aynı hücrede bulunabilir. Bu organel hücrede sentezi yapılan ürünlerin depolandığı ve gidecekleri yönleri gösteren adresler kazandıkları yer olarak bilinir.

    https://www.biyologlar.com/granulsuz-endoplazma-retikulumun-enzim-aktivitelerinin-bireylere-gore-farkliligini-nasil-yorumlarsiniz
  • Patolojinin Tarihçesi

    İlk çağlarda; hastalıkların tanrıların insanları cezalandırmak için kullandıkları bir araç olduğuna inanılıyordu. Her hastalık bir günahın, suçun cezasıydı. Bu inanç, din adamlarının etkinliğini ve gücünü de artırıyordu. Batı Anadolu ağırlıklı eski Yunan uygarlığında ve sonraları ibni Sina'nın yaklaşımlarında, hastalıklar ile tanrı(lar) arasındaki bağı koparma çabaları olmuştur. Atardamarlarda hava değil, kan bulunduğunun anlaşılması...

    https://www.biyologlar.com/patolojinin-tarihcesi
  • Doğal (Filogenetik) Sınıflandırma

    Bu sınıflandırma canlıların köken benzerliğini yani akrabalık ilişkilerine bakılarak yapılır. Doğal (Filogenetik) sınıflandırmada canlıların homolog organları dikkate alınır. Homolog organlar kökenleri aynı fakat görevleri farklı olan organlardır. Örneğin balinanın yüzgeci ile insanın kolu. Homolog organları Homoloji inceler.

    https://www.biyologlar.com/dogal-filogenetik-siniflandirma
  • Tatlısu hapitatları

    Tatlısu hapitatları Deniz suyunda ise binde 35 oranında tuz bulunur. Acı sularda tuz oranıbinde 5 ile 30 arasındadır. Tatlı sular binde 5 daha az tuz taşıyan karalarıniçlerinde bulunan su kütleleridir. Temel olarak Akarsular lotik ve göller lentikolarak iki kısıma ayrılabilir.Bir akarsu kaynağından denize kadar 5 ana kısıma ayrılabilir bu ayrımdabaskın olan balık türleri kullanılmıştır Alabalık zonu Thymalus zonu Barbus zonu Abramis zonu Acısu zonuGöller...

    https://www.biyologlar.com/tatlisu-hapitatlari
  • Yunuslar ve Balinalar Nasıl Uyur?

    Nefes almak için periyodik olarak suyun yüzeyine çıkmaları gerekir, dolayısıyla, uyurken nefessizlikten ölmezler mi? Yunuslar ve balinalar tıpkı insanlar gibi memeli hayvanlardır. Birçok başka özelliğin yanı sıra, insanlarla benzer kemik yapısına sahiptirler, sıcak kanlılardır ve doğurarak ürerler. İnsanlarla bu hayvanlar arasındaki en büyük farklılık ise içinde bulundukları farklı ortamla ilgilidir. Yunuslar ve balinaların son derece kendilerine özgü bir...

    https://www.biyologlar.com/yunuslar-ve-balinalar-nasil-uyur
  • Dipteraların Ekonomik ve Tıbbi Önemleri

    Larva ve erginlerinin farklı yaşam alanların uyum sağlamış olmaları nedeniyle her iki dönemde de oldukça farklı tarzlarda faydalı veya zararlı olurlar. Dipterlerin ekonomik önemleri henüz göz önünde bulundurulmamaktadır. Muhtemelen dipterler bu konuda diğer bütün böcek gruplarını geride bırakacak bir öneme sahip olup insan sağlığına ve ekonomiye sinek ve sivrisineklerin verdiği zarar asla düşünülmez. Ancak sivrisineklerin sebep olduğu hastalıklardan sadece...

    https://www.biyologlar.com/dipteralarin-ekonomik-ve-tibbi-onemleri
  • Toksik Balıklar

    Zehirli balıklar ya aktif olarak zehirlerini venom organlan ile verirler;veya bazı balıklann içerdiği zehirler belirli organlannda pasif olarak bulunurlar. Örneğin bazı köpek balıklan aşın miktarda vitamin A içerdiklerinden yenmeleri zararlı olabilir. Yaklaşık olarak 700 tuzlu su (marine) balık türünün insanlara toksik olduğu bilinmektedir. Balık zehirlenmesine "ichthyotoxism: iktiyotoksizim" adı verilir. (Zoolojide,iktiyoloji (ichthyology) balıklar bilgisidir)....

    https://www.biyologlar.com/toksik-baliklar
  • Bio-Der Kanun Taslağı

    KANUN TEKLİFİ TASLAĞI 657 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNUNDA BİYOLOGLARIN SAĞLIK HİZMETLERİ SINIFINDAN TEKNİK HİZMETLER SINIFINA GEÇİRİLMESİ YÖNÜNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TASARISI Madde 1. 14.07.1995 Tarih ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 36. Maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. II. TEKNİK HİZMETLER SINIFI Bu kanunun kapsamına giren kurumlarda meslekleriyle ilgili görevleri fiilen ifa eden ve meri hükümlere göre yüksek...

    https://www.biyologlar.com/bio-der-kanun-taslagi
3WTURK CMS v8.1