Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 232 içerik listeleniyor

  • KALIN BARSAKLARIN HİSTOLOJİK YAPISI

    Kalın barsaklar yaklaşık olarak 1,8 metre uzunluğundadır, çekum (ileoçekal kapakçıkta ileum ile devam eder), appendiks (çekumdan ayrılan küçük bir divertikülüm), kolon (çekum ile devam eder ve çıkan-assending, transvers, inen-dessending ve sigmoid kısımlara ayrılır), rektum ve anal kanaldan oluşur. Anal kanal vücut yüzeyinde anüs olarak sonlanır. Gıda maddeleri çekuma yarı sıvı halde girer; kolonda yarı katı hale gelir. Kalın barsakların fonksiyonlarını...

    https://www.biyologlar.com/kalin-barsaklarin-histolojik-yapisi
  • İSTİRİDYE BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Aynur LÖK - Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Yetiştiricilik Bölümü Bornova-izmir Mollusca bireylerinin tüketimi insanoğlunun tarihi ile yakından ilgilidir. Bugün arkeolojik verilerden de anlaşılacağı gibi, deniz kıyısında yerleşim alanları oluşturmuş insanların balık avlamadan önce bu sabit canlıları tükettikleri bilinmektedir. Mağaralarda çok miktarda yenmiş midye ve istridye kabukları bulunmuş; ve bunların bir kısmından kolye yapılmışlardır....

    https://www.biyologlar.com/istiridye-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • PANKREASIN HİSTOLOJİK YAPISI

    PANKREASIN HİSTOLOJİK YAPISI

    Büyük, yassı bir organ olan pankreas duedonumun konkavitesi içerisinde yerleşmiştir. Posterior abdominal duvar peritonu arkasında sola doğru dalağın hilumuna ulaşacak şekilde uzanır

    https://www.biyologlar.com/pankreasin-histolojik-yapisi
  • KARACİĞERİN HİSTOLOJİK YAPISI

    Yumuşak kıvamlı olan karaciğer vücutta bulunan en ağır bezdir. Ağırlığı 1,5 kg veya daha fazla olabilen karaciğer üst abdomende, diaframın altında yerleşmiştir. Taze iken koyu kırmızı veya kırmızımsı kahverengidir; bu renkten başlıca karaciğere olan zengin kan akımı sorumludur. Karaciğer kanını çölyak (celiac) arterden köken alan arterlerden ve portal ven yolu ile intestinal yollardan alır. Venöz boşaltım inferior vena kavaya olduğundan karaciğer...

    https://www.biyologlar.com/karacigerin-histolojik-yapisi
  • SAFRA KESESİNİN HİSTOLOJİK YAPISI

    Safra kesesi kendisinin sistik duktusu ile bağlandığı ana hepatik duktusun kör, armut şeklinde bir divertikülümüdür. Bazen, Luşka duktusları olarak adalandırılan embriyonik safra duktus kalıntıları da bağ dokusunda görülmektedir. Bunlar karaciğerin safra duktusuna açılır. Bu embriyonik kalıntılar bu organın lümeni ile ilişki kurmazlar. Safra kesesi yaklaşık 8 cm uzunlukta ve 4 cm çapındadır, oldukça fazla genişleyebilme özelliğine sahiptir. Duvarı 3...

    https://www.biyologlar.com/safra-kesesinin-histolojik-yapisi
  • TESTİSLERİN HİSTOLOJİK YAPISI

    Testis ekzokrin ve endokrin salgılama görevlerinden dolayı karışık bir bezdir. Ekzokrin ürünü, başlıca seks hücreleridir ve bu nedenle testis sitogenik bez olarak kabul edilebilir. Endokrin ürünü belirli, özelleşmiş hücreler tarafından sentez edilen bir iç salgı maddesidir. Testisler normal spermatogenez için gerekli olan 34°C-35°C’yi sağlamak amacıyla karın boşluğu dışında, vücut ısısından 2°C-3°C daha düşük ısıda olan skrotum içerisinde yer...

    https://www.biyologlar.com/testislerin-histolojik-yapisi
  • İnterstisyum

    Lobuli testis içerisinde interstisyel doku seminiferöz tübüller arasında yer alır. İnterstisyel dokuda kollajen lifler, kan ve lenf damarları, sinir lifleri ve pek çok tip hücreler bulunur. Hücreler başlıca fibroblast, makrofaj, mast hücreleri, undifferansiye mezenşimal hücreler ve testise özgü Leydig hücreleridir. Kan damarları ve sinirler organa mediastinumdan girer ve gene buradan organı terk eder. Leydig hücreleri genellikle tübüller arasındaki üçgen şeklindeki...

    https://www.biyologlar.com/interstisyum
  • Helicobacter pylori

    Helicobacter pylori (Helikobakter pilori- Hp) mide ve duodenum'um çeşitli alanlarında yerleşen, gram (-), mikroaerofilik bir bakteridir. Yerleştiği yerlerde kronik enflamasyona neden olur. Bu kronik enflamasyon sonucunda duedenum ülseri, mide ülseri ve mide kanseri gelişebilir. Önceleri Campylobacter pylori olarak adlandırılan bu bakteri, yapılan birçok araştırmanın sonucunda 1989 yılında Camplobacter ailesine ait olmadığına karar verilmiş ve kendi adıyla anılan...

    https://www.biyologlar.com/helicobacter-pylori
  • TİROİD BEZİ

    Boynun ön bölgesinde yer alan tiroid bezi birbirleri ile dar olan isthmus aracılığı ile birleşmiş iki lateral lobdan meydana gelmiştir. İsthmus 2. ve 4. trakeal kıkırdaklar arasında yer alır. Yaklaşık 5 cm boyunda 2,5 cm genişliğinde 20-30 gr ağırlığında olan lateral loblar ise trakenin üst kısmı ile larinksin inferioru arasında yerleşim gösterirler. Çoğunlukla bu iki tiroid yan loblarına ilaveten bir üçüncü piramidal lobdan bahsedilir. Bu 3. lob isthmusun...

    https://www.biyologlar.com/tiroid-bezi
  • BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER, SUPRARENAL BEZLER)

    Her bir böbreğin üst kutbuna birer adet olarak yerleşen, yağ doku içine gömülmüş suprarenal ya da adrenal bezler kabaca piramit şekilli yassılaşmış organlardır. Her biri 5 cm. uzunluğunda, 3 cm. genişliğinde ve 1 cm’den daha az kalınlıkta ve 7-10 gr. ağırlıktadır. Adrenal bezler steroid hormonları ve kateşolaminleri salgılarlar. Organın arterior yüzeyinde içeri doğru çöküntü şeklinde hilum görülür. Taze bir organın enine kesitinde iki bölge ayırt...

    https://www.biyologlar.com/bobrek-ustu-bezleri-adrenal-bezler-suprarenal-bezler
  • HİSTOLOJİ LABORATUVARINDA KULLNILAN MİKROSKOPLAR

    En çok kullanılan mikroskoplar, bir objenin büyütülmüş görüntüsünü oluşturan görünebilen ışığı kullanan optik mikroskoplardır. En basit optik mikroskop, kısa odak uzaklığı olan çift konveks mercektir. Çift konveks mercekler objeyi 15 kez büyütebilirler. Bileşik mikroskoplarda kapalı bir borunun iki ucuna monte edilen objektif ve oküler mercek olmak üzere 2 mercek kullanılır ve 2000 kez daha büyük büyütmelere ulaşılabilir. Klasik ışık mikroskobu,...

    https://www.biyologlar.com/histoloji-laboratuvarinda-kullnilan-mikroskoplar
  • KONTRAST MİKROSKOPLAR

    Karanlık Saha Mikroskobu: Şeffaf, boyanmamış veya boyanmış biyolojik örneklerin ve normal aydınlatmada mikroskopta görülemeyen çok küçük objelerin (kolera bakterisi, spiroketler gibi) incelenmesinde ve hareketlerinin saptanmasında kullanılır. Bu mikroskopta mikroorganizmalar, karanlık zemin üzerinde parlak görüntü verirler. Özel kondansatörler yardımıyla sağlanan karanlık sahada, alttan gelen ışık, kondansatörün ortasındaki siyah, ışık geçirmeyen bir bölge...

    https://www.biyologlar.com/kontrast-mikroskoplar
  • RUTİN HİSTOLOJİK TAKİP

    1-Parça alma 2-Tespit 3-Sudan kurtarma 4-Şeffaflandırma 5-Gömme 6-Kesit alma 7-Boyama 8-Kapatma 1-PARÇA ALMA: Parçalar ölümden, biyopsiden ve cerrahi işlemden hemen sonra veya en kısa zamanda alınmalıdır. Büyük parçalar, dokunun ezilmesini önlemek için çok keskin bistüri veya jiletle daha küçük parçalara ayrılmalıdır. Parçaların kalınlığı 2-4 mm’yi (1 mm3) geçmemelidir. 2-TESPİT: Canlı öldüğünde içerdiği katabolik enzimler nedeniyle otoliz olmaya...

    https://www.biyologlar.com/rutin-histolojik-takip
  • HİSTOLOJİK TESPİT AJANLARI

    A-Sıvı Tespit Ajanları Absolu etil alkol: Glikojeni iyi korur ancak çekirdek ayrıntıları kaybolur ve sitoplazma büzülür. Soğuk aseton: Lipazlar ve fosfatazlar gibi enzimlerin çalışılmasında kullanılır. Çekirdek ayrıntıları kaybolur ve sitoplazma büzülür ve glikojen iyi korunmaz. Formaldehit: Ticari olarak % 40’lık formaldehit olarak bulunur. Proteinleri presipite etmez diğer hücre bileşenlerini ise kısmen presipite eder. Lipidler üzerine etkisi yoktur....

    https://www.biyologlar.com/histolojik-tespit-ajanlari
  • HİDTOLOJİDE KULLANILAN FİKSATİFLER

    Fiksatifler kullanımlarına göre 2 gruba ayrılır. 1-Mikro-anatomik fiksatifler: Bu fiksatifler dokular arasındaki bağlantıları ve geniş hücre kümelerinin diğeri ile bağlantılarını tam korumak amaçlandığında kullanılır. 2-Sitolojik fiksatifler: Hücreyi oluşturan elementler korunur. HİSTOLOJİDE EN ÇOK KULLANILAN FİKSATİFLER % 10’luk Formalin Formaldehit 100 cc Çeşme suyu 900 cc % 10’luk Formal-Salin Formaldehit 100 cc NaCl 8.5 g Çeşme suyu 900 cc % 10’luk...

    https://www.biyologlar.com/hidtolojide-kullanilan-fiksatifler
  • DOKU TAKİBİ NEDİR

    Doku takibinin amacı, dokuyu desteklemek için yeterince sert bir katı ortama gömmek ve kesitlerin alınması için gerekli sertliği vermektir. Doku bıçağı zedeleyecek kadar sert olmamalıdır. Rutin histoloji içi ideal gömme ortamı parafindir. Doku parafine gömülmeden önce şu işlemlerden geçirilmelidir. 1-Fiksasyonun tamamlanması 2-Sulu fiksatifi ve doku sıvısını uzaklaştırmak için hafif fakat tatmin edici bir dehidrasyon 3-Hem kendinden önceki dehidrasyon ajanı ile...

    https://www.biyologlar.com/doku-takibi-nedir
  • HİSTOLOJİK DOKULARIN BOYANMASI

    HİSTOLOJİK DOKULARIN BOYANMASI

    Bekli de alınmamaktadır. Negatif boyamada yapıların şekilleri boyanın işlemesinden değil boya ile çevrelendiğinden gösterilmektedir.

    https://www.biyologlar.com/histolojik-dokularin-boyanmasi
  • LABORATUVARLARDA KULLANILAN BOYALARIN SINIFLANDIRILMASI

    Boyalar ve boyaların uygulama şekline bakılarak direkt veya mordant boya; kimyasal yapısına bakılarak asidik, bazik ve nötr boyalar olarak sınıflandırılır. Bazı boyalar light green (açık yeşil) gibi rengi açıklayan isimlerle, bazıları kimyasal yapıyı da açıklayan isimlere (anilin mavisi) sahiptir. Bazı boyalarda ise rakamlar ve harfler bulunur. Bir boyanın adından sonraki R harfi, o boyadan daha kırmızı; 2R daha da kırmızı olduğunu gösterir. B ise genellikle...

    https://www.biyologlar.com/laboratuvarlarda-kullanilan-boyalarin-siniflandirilmasi
  • HİSTOLOJİ LABORATUVARINDA KULLANILAN BAZI ÇÖZELTİLER

    1-Nötral Red: Bir şişe distile suya rengi kırmızı oluncaya kadar bu boyadan karıştırılır. Çözeltinin saydam olması gerekir. 2-Asetik asitli metilen yeşili: 100 cc distile suya 2 gram sirke asidi ve bir miktarda metilen yeşilinden karıştırınız. Çözeltinin rengi mavimsi yeşil olmalıdır. 3-Asetokarmin boyası: 45 cc asetik asit 55 cc distile su ile karıştırılır. 5 gram carmin boyası eklenir. Dar boyunlu bir cam kap içinde baget yardımıyla hafifçe kaynatılır....

    https://www.biyologlar.com/histoloji-laboratuvarinda-kullanilan-bazi-cozeltiler
  • HEMATOKSİLEN & EOZİN BOYASI

    Histolojide en çok kullanılan boyadır. Hematoksilen, bazik bir boya olarak kabul edilirse de kendisi boya değildir. Boya olabilmesi için zincirlerinden birinde bulunan quioidin hemateine okside olması gerekir. Sulu bir çözelti içinde bir aydan fazla bir zamana gerekir. Oksidasyon, sodyum iyodat veya civa oksit eklenerek hızlandırılabilir. Fakat hemateinin ileri oksidasyonu ile boyama özelliği kaybolur. Hematein, zayıf, anyonik kırmızımtrak-sarımsı bir boyadır. İzoelektrik...

    https://www.biyologlar.com/hematoksilen-eozin-boyasi
  • BAĞ DOKUSU BOYALARI

    Bağ dokusu fibrillerinin differensiyal boyama işlemleri, histolojik tekniklerin önemli bir kısmını oluşturur. Bu yolla dokulardaki patolojik değişimlerin saptanmasında yararları vardır. Fibriller farklı boyaların kombinasyonlarla veya ardarda kullanımları ile gösterilebilir. Metalik çöktürme yöntemleri de retiküler fibriller için uygulanmaktadır. 5-6 µm den daha kalın olan kesitler bağ dokusu fibrilleri için uygun değildir. Herhangibir trikrom boyası için 3-5...

    https://www.biyologlar.com/bag-dokusu-boyalari
  • SİNİR DOKUSU İNCELEME YÖNTEMLERİ

    Sinir dokusu, protein sentezinin yoğun gerçekleştirildiği nöronları içerdiği için bazik boyalarla; uzantılı hücrelerden oluştukları için uzantıları gösterebilmek için ise metalik çöktürme yöntemleri ile (Bielchowsky, Cajal ve Golgi teknikleri) incelenirler. Ayrıca, immünositokimyasal, immünohistokimyasal ve immünofloresans teknikler de uygulanmaktadır. A-MERKEZİ SİNİR SİSTEMİ:Metalik çöktürme yöntemleri nörohistolojide çok kullanılmaktadır. Rutin...

    https://www.biyologlar.com/sinir-dokusu-inceleme-yontemleri
  • Botanik Nedir?

    Botanik Nedir?

    Bitki bilim olarakta isimlendirilen botanik(=botany) bitkiler üzerinde çalışan biyolojinin alt dalıdır.

    https://www.biyologlar.com/botanik-nedir
  • HİSTOLOJİ PREPARATLARINDA KARBONHİDRATLARIN GÖSTERİMİ

    Dokularda karbonhidratları içeren bileşikler bulunmaktadır. Bunlar homopolisakkaritler (glikojen, nişasta ve sellüloz ) veya heteropolisakkaritlerdir ( glikozaminoglikanlar, glikoproteinler,proteoglikanlar proteoglikan aggregatları ve glikolipidler). Homopolisakkaritler:Glikojen, hayvansal dokularda çok bulunan bir homopolisakkarittir. Tesbit edilmiş dokuların parafin bloklarında korunabilir. Nişasta ve selüloz ise bitki hücrelerinde bulunan homopolisakkaritlerdir. Glikojen,...

    https://www.biyologlar.com/histoloji-preparatlarinda-karbonhidratlarin-gosterimi
  • Helicobacter pylori hakkında bilgi

    Helicobacter pylori (Helikobakter pilori- Hp) mide ve duodenum'um çeşitli alanlarında yerleşen, gram (-), mikroaerofilik bir bakteridir. Yerleştiği yerlerde kronik enflamasyona neden olur. Bu kronik enflamasyon sonucunda duodenum ülseri, mide ülseri ve mide kanseri gelişebilir. Önceleri Campylobacter pylori olarak adlandırılan bu bakteri, yapılan birçok araştırmanın sonucunda 1989 yılında Camplobacter ailesine ait olmadığına karar verilmiş ve kendi adıyla anılan...

    https://www.biyologlar.com/helicobacter-pylori-hakkinda-bilgi
  • Mikrobiyolojinin Tarihçesi ve tarihi gelişimi

    Ilk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere ve...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyolojinin-tarihcesi-ve-tarihi-gelisimi
  • POLİPEPTİT HORMON GÖSTERİMİ

    Endokrin hücre granüllerindeki polipeptit hormonları birkaç yöntemle göstermek olasıdır. Elektronmikroskobik Görünümler: İmmünositokimyasal tekniklerle özel bir polipeptid içerdiği gösterilebilen granüllerin granül büyüklüğü, şekli ve densitesi olmak üzere özel bir ultrastrüktürel görünüme sahip olmaları ile tanınabilirler. Ultrastrüktürel görünümlerle osmium kullanmadan alde¬hitle tespit edilip resine gömülmüş dokulardan alınan yarı ince-ince kesit...

    https://www.biyologlar.com/polipeptit-hormon-gosterimi
  • KAL­BİN KAS TA­BA­KA­SI (MYO­CAR­Dİ­UM)

    Kalp dıştan içe epicardium, myocardium ve endocardium olmak üzere üç tabakada incelenir. Bunların özellikleri histolojide anlatılacaktır fakat myocardium’un kas yapısı kalbin çalışması ile ilgili olduğu için bahsetmeden geçemeyiceğiz. Kalp kasının lifleri kalbin iskeletinden başlar ve iskelette sonlanır. At­ri­um­la­rın kas ta­ba­ka­si: At­ri­um­la­rın kas­la­rı iki ta­ba­ka­lıdır. Dış ta­ba­ka iki at­ri­u­mu sa­rar iç ta­ba­ka ise...

    https://www.biyologlar.com/kalbin-kas-tabakasi-myocardium
  • KEMİK VE KEMİK İLİĞİNİN BOYANMASI

    Erlich Hematoksilen, kıkırdağın heteropolisakkarit içeriğini ve kemiğin sement çizgilerini, nukleusları boyamaktadır. Eozin zıt boyası ile birlikte kemik histolojisinde rutin yöntemdir. Ancak, Erlich hematoksileni Paget hastalığında sement çizgilerinin karekteristik ya¬pısını göstermede özel bir değeri varsa da, kıkırdak-şekillenen tümörlerdeki bazofil materyelin kuvvetli boyanması bazen nüklear ayrıntıyı baskılıyabilir. Böyle vakalarda Gole, Mayer veya...

    https://www.biyologlar.com/kemik-ve-kemik-iliginin-boyanmasi
  • NÜKLEİK ASİTLER VE NÜKLEOPROTEİNLER

    Nükleoproteinler, nükleik asitlerin ve bazik proteinin kombinasyonlarıdır. DNA esas nükleer bileşendir diğeri ise RNA' dır ve hem çekirdekte hem de sitoplazmada bulunur. RNA kromozomlarda çok az bulunur. Nükleolusda ve ribozomda bulunur. Boyama yapılmış kesitlerde, ışık mikroskubunda RNA bazofilik granüller şeklinde görülebilir. Hücrelerin çoğunun sitoplazması kuvvetli asidofiliktir fakat plazma hücreleri çok fazla RNA içeriklerinden amphofilik (hem bazofilik, hem...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitler-ve-nukleoproteinler
  • Histoloji Pdf Ders Notları

    Deri ve Ekleri (2005-2006)Doç.Dr. Belgin Can Doku Takibi" Dersi Notları (2002-2003) Prof.Dr. Esra Erdemli Örtü Epiteli" konulu pratik uygulama Endotel Yapısı ve İşlevleri (2003-2004) Prof.Dr. Esra Erdemli Kas Dokusu (2003-2004) Prof.Dr. Alp Can ER-Golgi-Lizozom Aksında Vezikül Trafiği (2008-2009) Prof.Dr. Alp Can Hücre Bölünmesi Mekaniği ve Sitokinez (2008-2009) Prof.Dr. Alp Can Nörogliya ve Myelinizasyon(2005-2006)Doç.Dr. Belgin Can Bağ Dokusu(2006-2007) Prof.Dr....

    https://www.biyologlar.com/histoloji-pdf-ders-notlari
  • GÜMÜŞ ÇÖKTÜRME YÖNTEMLERİ

    Altın ve gümüş tuzlarının kullanıldığı yüzlerce teknik vardır. Bu teknikleri ilk kez Ramon y Cajal kullanmıştır. Camillo Golgi (1843-1926) ve Santiago Ramon y Cajal (1852-1934) ın geliştirdikleri teknikler önem taşır. Bu araştırıcılar sinir doku gösterimi üzerine çalışmalarından dolayı 1906 Nobel ödülünü paylaşmışlardır. Bu yöntemler özellikle glial elementlerin gösterimi için uygundur. Her iki araştırıcı da sinir sistemi çalışmaları için...

    https://www.biyologlar.com/gumus-cokturme-yontemleri
  • TRANSPLANTASYON İMMÜNOLOJİSİ VE TARİHÇESİ

    İmmünoloji İnsan İmmün (Bağışılık) sistemi zararlı olan organizmaları vücuttan uzaklaştırmaktadır. Bu sistem, vücudumuzun yaklaşık iki trilyon hücresini koruyan, antibadi ve sitokinler üreten hareketli askerleridir. Virüs, bakteri ve tümör hücreleri veya transplante edilmiş hücreler gibi yabancı ya da vücuda ait olmayan hücrelerle koordineli bir biçimde hızlıca çok yönlü bir atağa geçmektedir. Her ne kadar çevre immün cevabı stimüle etse de,...

    https://www.biyologlar.com/transplantasyon-immunolojisi-ve-tarihcesi
  • KEMİK DOKUSU VE DEKALSİFİKASYON

    Kemiğin mineral içeriği nedeni ile yumuşak dokular için kullanılan yöntemlerin modifikasyonlarının uygulanması gereklidir. En uygun teknik, parçanın ebatı ve yapısı, amaç, zaman ve elde mevcut olan aletlere göre değişebilmektedir. Kemik ve patolojik olarak kalsifiye olmuş yumuşak dokuların genellikle kesit almadan önce kalsiyum tuzlarının uzaklaştırılması gerekirken dekalsifiye edilmemiş kemiklerin ve dişlerin preperasyonunun özel yöntem ve aletlerle yapılması...

    https://www.biyologlar.com/kemik-dokusu-ve-dekalsifikasyon
  • Histopatoloji nedir ?

    Histopatoloji ya da patolojik histoloji, hastalıklı dokunun histolojik incelenmesinde uzmanlaşan patoloji dalıdır. Anatomik patoloji açısından önemli bir araç olan histopatoloji, aynı zamanda kanser ve diğer hastalıkların doğru ve kesin teşhisi için kullanılır ve bu açıdan da büyük bir önem arz etmektedir. Histoloji yunancada zar ya da doku anlamına gelen histos ve bilim anlamına gelen logos kelimelerinin birleşmesi ile dilimize doku bilimi olarak çevrilir....

    https://www.biyologlar.com/histopatoloji-nedir-
  • Meristemlerin Sitolojik özyapıları ve Farklılaşma

    Meristematik hücreler ince çeperli, daha çok isodiametrik şekilli ve protoplasmaca zengindir. Genellikle meristematik hücrelerin protoplastları depo gereçlerden ve kristallerden yoksundur, ayrıca plastidleri de proplastid dönemdedir. Bununla birlikte, bir sekonder meristem olan fellogen protoplastları bu yapıları içerebilir. Meristematik hücrelerde vakuoller çok küçüktür, fakat pteridofitier ve birçok spermatofitlerde apikal meristemlerin bazıları belirgin vakuoller...

    https://www.biyologlar.com/meristemlerin-sitolojik-ozyapilari-ve-farklilasma
  • DEKALSİFİKASYONU TEST ETMEK

    Dekalsifikasyon testi X-ray ile yapılmaktadır. Ancak histoloji laboratuvarlarında olmadığından genellikle X-ray denemesi yapılamaz. Bunun yerine dekalsifiye edilmiş sıvı içinde kalsi¬yum tuzunu arama kimyasal testi yapılabilir. Negatif bir sonuç dekalsifikasyonun iyi gerçekleştiğini gösterir. 5 cc dekalsifikasyon sıvısına turnosol alkali oluncaya kadar damla damla güçlü amonyum eklenir. 0.5 cc doygun amonyum oksalat eklenir. Amonyum eklemesinden sonra eğer çözelti...

    https://www.biyologlar.com/dekalsifikasyonu-test-etmek
  • Biyolojinin Alt Dalları

    Biyoloji 3 ana dala ayrılır; Botanik: Bitkileri inceleyen bilim dalıdır. Zooloji: Hayvanları inceleyen bilim dalıdır. Mikrobiyoloji: Mikroskobik canlıları inceleyen bilim dalıdır. Bunların haricinde biyoloji daha alt dallara ayrılmıştır; Mikoloji: Mantarları inceleyen bilim dalıdır. Viroloji: Virüsleri inceleyen bilim dalıdır. Bakteriyoloji: Bakterileri inceleyen bilim dalıdır. Entomoloji: Böcekleri inceleyen bilim dalıdır. Vb. gibi, her canlı grubu için...

    https://www.biyologlar.com/biyolojinin-alt-dallari
  • Doku Mühendisliği

    Doku Mühendisliği

    Doku mühendisliği son yıllarda Estetik Plastik ve rekonstrüktif Cerrahi alanında önemli bir uğraş konusu haline gelmiştir.

    https://www.biyologlar.com/doku-muhendisligi
  • BİTKİLERDE HÜCRE ARASI BOŞLUKLARIN OLUŞMASI

    Özellikle meristem hücreleri sık dizilişlidir, doku farklılaşması sürecinde hücre-arası boşlukların (interselular alan) gelişmesi ile bu düzen ortadan kalkmaktadır. Hücre çeper­lerinin birbirinden ayrılması ile oluşan hücre-arası boşluklara “şizogen hücrearası boş­lukları” adı verilir. Şizogen boşlukların gelişmesi şekil de görüldüğü gibidir. İki kardeş protoplast arasında yeni primer çeperler gelişince bu çeperlerin arasındaki orta la­mel...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-hucre-arasi-bosluklarin-olusmasi
  • BİTKİLERDE MEYVA OLUŞUMU VE GELİŞİMİ

    Tohumlu bitkiler aleminde eşeyli üremenin çiçek oluşumundan sonraki ikinci aşaması meyva ve tohumun oluşmasıdır. Yumurtanın döllenmesinin ardından embriyo gelişimi ve tohum oluşumu başlarken, bunu meyva oluşumu takip eder. Meyva, çiçekten veya çiçek kısımlarından oluşan ve genelde tohum taşıyan (şart değil) organdır. Yani tohum oluşturan bitkiler meyva meydana getirirler. Açık tohumlulardan olan Ginkgo biloba ’da döllenmenin ardından erik ya da badem...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-meyva-olusumu-ve-gelisimi
  • Gen Nakli Nedir ?

    İstenilen özellikte organizma yaratmak amacıyla istenilen genleri kromozomlara ekleme yöntemlerini kapsayan uğraşların tümü genetik mühendisliği çatısı altında toplanmaktadır. Gregor Mendel’in özellikle bezelye bitkileri üzerinde yaptığı çaprazlama çalışmalarının amacı temel genetik kurallarını keşfetmekti. Elde edilecek bulgularla doğanın imkan verdici en üstün kalitedeki ürünü çok sayıda elde fikrine de hizmet ediyordu. Fakat yapılan çalışmalar...

    https://www.biyologlar.com/gen-nakli-nedir-
  • Destek dokular hakkında bilgi

    Destek dokular; insan embriyosunun gastrulasyon evresi sırasında meydana gelen ektoderm, endoderm ve mezoderm tabakalarından, ortadaki tabaka olan mezodermden tüm destek dokular meydana gelir. Embriyonik mezoderme mezenşim denir. Mezenşimal hücreler destek dokulara ait çeşitli hücreleri üretebilme özelliğindedir. Canlının şeklinin oluşmasını sağlayan, ağırlıkça vücutta en fazla yeri kaplayan dokular, destek dokulardır. Vücutta; farklı yapıları birbirine bağlama,...

    https://www.biyologlar.com/destek-dokular-hakkinda-bilgi
  • Hayvansal dokular

    Doku, bitki, hayvan ve insan organlarını meydana getiren, şekil ve yapı bakımından benzer olup, aynı vazifeyi gören, birbirleriyle sıkı alâkaları olan aynı kökten gelen hücrelerin topluluğu. İlkel canlılar bütün hayatları boyunca bir tek hücre olarak kaldıkları halde yüksek organizmalar çok sayıda hücrelerin biraraya gelmesi ile meydana gelmiştir. Bitkisel organizmaları meydana getiren çok sayıdaki hücrelerin protoplastları birbirinden cansız hücre...

    https://www.biyologlar.com/hayvansal-dokular-1
  • Anatomi

    Anatomi Alm. Anatomie (f), Fr. Anatomie, İng. Anatomy. Canlı varlıkların şekil ve yapılarını inceleyen, bir temel tıp bilimi dalı. Bu bilim, tıbbın temeli kabul edilen ana bilimlerden olup, aynı zamanda tıp eiğitiminin önemli derslerinden biridir. Canlılar, hücre adı verilen en küçük yapısal birimlerin, çok karmaşık fonksiyonları yerine getirebilecek şekilde bir araya gelmesiyle oluşmuşlardır. Hücre, gözle görülemeyecek kadar küçüktür ve çevresi yarı...

    https://www.biyologlar.com/anatomi-1
  • Her yönü ile renal hücreli karsinom

    20. Ulusal Kanser Kongresi çerçevesinde, 20 Nisan’da Prof. Dr Şuayib Yalçın moderatörlüğünde gerçekleştirilen “360 derece RCC” adlı oturumda renal hücreli karsinom (RCC) ele alındı.Pfizer’in davetlisi olan konuşmacılar Hollanda Kanser Enstitüsü Üroloji Departmanı’ndan Prof. Axel Bex ve Viyana Üniversitesi’nde Renal Hücreli Karsinom Program Direktörlüğünü yürütmekte olan medikal onkolog Prof. Manuela Schmidinger, teşhis anından tedavinin her...

    https://www.biyologlar.com/her-yonu-ile-renal-hucreli-karsinom
  • GELECEĞİN MİMARI "BİYOTEKNOLOJİ"

    GENETİK MÜHENDİSLİĞİ İstenilen özellikte organizma yaratmak amacıyla istenilen genleri kromozomlara ekleme yöntemlerini kapsayan uğraşların tümü, genetik mühendisliği çatısı altında toplanmaktadır. Gregor Mendel'in özellikle bezelye bitkileri üzerinde yaptığı çaprazlama çalışmalarının amacı temel genetik kurallarını keşfetmekti. Elde edilecek bulgularla doğanın imkan verdici en üstün kalitedeki ürünü çok sayıda elde fikrine de hizmet ediyordu....

    https://www.biyologlar.com/gelecegin-mimari-biyoteknoloji
  • Bitkisel ve Hayvansal Dokuların Yapısı ve Özellikleri

    Belirli görevleri yapmak üzere bir araya gelen hücre topluluğuna doku denir. Örneğin sinir hücreleri sinir dokuyu meydana getirir. Dokuyu meydana getiren hücrelerin görevleri, şekilleri, yapısı, DNA miktarı, aktif gen çeşitleri, enzim çeşitleri, embriyonik kökenleri aynı olmasına rağmen büyüklükleri ve sitoplazma miktarları farklıdır. Dokuları inceleyen bilim dalına histoloji denir. Dokular; hücreler ve hücreler arası maddeden meydana gelmiştir. Ara madde...

    https://www.biyologlar.com/bitkisel-ve-hayvansal-dokularin-yapisi-ve-ozellikleri
  • Görme Olayı ve Deneyleri

    Göz hem ışık reseptörü, hem de uzaklık reseptörüdür. Değişik hayvan grupları değişik dalga boylarındaki ışığa karşı duyarlılık gösterir. Örneğin insanda infrakırmızı ışık enerjisinin düşük olması nedeniyle uyarı gerçekleşmezken, yılanlar infrakırmızı ışığa duyarlı reseptör taşırlar. Göz algıladığı objeyi kornea (mercek) aracılığı ile ters (başaşağı) olarak retina üzerine ulaştırır. Ayrıca göze gelen ışık şiddeti...

    https://www.biyologlar.com/gorme-olayi-ve-deneyleri
  • BİYOKİMYA PDF SUNUMLAR

    HÜCRE: http://www.veterinerhekimiz.com/forum/attachment.php?aid=580 LENF DOLAŞIMI VE ÖDEM: http://veteriner.uludag.edu.tr/fizyoloji_abd/Nurten_han/Lenf_dolasimi_ve_odem.ppt KAN FİZYOLOJİSİ: www.gata.edu.tr/dahilibilimler/kanbankas...lojisine%20giris.ppt KANIN ŞEKİLLİ ELEMENTLERİ: http://veteriner.uludag.edu.tr/fizyoloji_abd/Nurten_han/Akyuvarlar.ppt KAN DOKUSU: http://tip.cumhuriyet.edu.tr/cutf/Donem2/II.Komite(DolasimKomitesi)/Histoloji/EmelKOPTAGEL/Kandokusu.doc KAN DOKUSU VE...

    https://www.biyologlar.com/biyokimya-pdf-sunumlar
3WTURK CMS v8.1