Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 2171 içerik listeleniyor

  • TOZLAŞMA DÖLLENME MEYVE VE TOHUM ÇİMLENME

    TOZLAŞMA DÖLLENME MEYVE VE TOHUM ÇİMLENME

    TOZLAŞMA Olgunlaşan erkek organdan dağılan çiçek tozlarının (polenlerin), çeşitli vasıtalarla dişi organın tepeciği üzerine gelmesine tozlaşma denir. Tozlaşmanın başarılı olabilmesi için, bitkiler çok fazla polen üretir. Böylelikle çiçek tozlarının dişi organ tepeciklerine ulaşma olasılığı artar. Polenlerin dışında bulunan dış gömlek, uçuşmalarına yardımcı olacak yapı kazanmıştır. Milyonlarcası rüzgârla uçuşan çiçek tozlarının yalnızca...

    https://www.biyologlar.com/tozlasma-dollenme-meyve-ve-tohum-cimlenme
  • EVREN, EVRİM, İNSAN ve DÜŞÜNCE

    Evrenin bütün geçmişi, bütün tarih, bütün evrim, evrime yolaçan değişimin mekanizması, evrenle ilgili herşey, canlı ve cansız maddenin ve enerjinin ve hareketin yapısında gizli... Bilinmeyen bir gerekçeyle hiçliğin içindeki tek bir noktadan koskoca bir evren yaratan mucizesel bir sürecin, gide gide canlı yaşamı ve insanı ve düşünceyi de yaratmış olmasında, hiçbir tuhaflık ya da aykırılık yok... Düşünsel olasılıkların, yani düşüncede...

    https://www.biyologlar.com/evren-evrim-insan-ve-dusunce
  • Toprak Ekolojisi

    Fiziksel Değişim: Sıcaklık ve ışıma kayadaki kristallerin titreşimine yol açar ve bu moleküler hareket mikro çatlaklara yol açar. Geceleri ise soğuyarak büzüşen kayalarda bu çatlaklar gelişir, gaz ve su hareketlerininde etkisiyle çözünen tuzlar kayadan uzaklaşır. Nem kayaya yapışır ve kristalleri çözer. Liken asitleri ise kayaya biyolojik olarak zarar verir ve bu çatlaklar binlerce yıl sonra bölünür ve bu aşınmalarla toprak oluşur. Organik maddelerin...

    https://www.biyologlar.com/toprak-ekolojisi
  • Hangi Kuşlar Göç Ederler ?

    Göçmen kuşlar farklı mevsimleri farklı coğrafyalarda geçiren kuş türlerinden oluşan bir gruptur. Her sene dünyaca 50 milyar kuşun göç ettiği tahmin edilir. Bunlardan 5 milyarı Avrupa ile Afrika arasında göç eder. Küçücük kolibri kuşundan koskoca kartallara kadar binlerce kuş türü her sene vakti geldiği zaman üreme ve kışlama bölgeleri arasında uzun yolculuklar yaparlar. Göçmen kuşlar yılda iki defa Kuzey ve Güney yarımküre'leri arasında göç ederler....

    https://www.biyologlar.com/hangi-kuslar-goc-ederler-
  • Enfeksiyon hastalıklarının ilk kez tanınması, etkenlerinin bulunuşu ve/veya üretilmesi konularında tarihsel sıralamalara örnekler veriniz.

    İlk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere...

    https://www.biyologlar.com/enfeksiyon-hastaliklarinin-ilk-kez-taninmasi-etkenlerinin-bulunusu-veveya-uretilmesi-konularinda-tarihsel-siralamalara-ornekler-veriniz-
  • Göçmen Kuşların Yol Haritası

    Göçmen Kuşların Yol Haritası

    Göçmen kuşlar farklı mevsimleri farklı coğrafyalarda geçiren kuş türlerinden oluşan bir grubdur. Her sene dünyaca 50 milyar kuşun göç ettiği tahmin edilir. Bunlardan 5 milyarı Avrupa ile Afrika arasında göç eder.

    https://www.biyologlar.com/gocmen-kuslarin-yol-haritasi
  • Sıtma Vektör Ekolojisi ve İlişkili Faktörler

    Sıtma entomolojisini bir düzen içinde incelerken, parazitlerin bulaşımında mutlaka vektörün yaşadığı doğal ekosistemin de etkisinin olduğu gözönüne alınmalıdır. Bu sistem içinde ana faktörler, parazit, vektör ve konakçıdır. Bu faktörlerin birbirileriyle kesin ilişkileri olduğu gibi, her bir faktöre ait biyolojik ve fiziksel çevrelerinde bu ilişkilerde yeri vardır. Bu bir sistemdir ve bu sistem aşağıdaki gibi basit bir form altında gösterilebilir. Bu ana...

    https://www.biyologlar.com/sitma-vektor-ekolojisi-ve-iliskili-faktorler
  • Bakteri ve Virüslerin Karşılaştırılması

    Bakteriler ve Virüsler Monera alemini oluşturan prokaryot canlıların en yaygın ve en çok bilinen grubu bakterilerdir. O kadar yaygındır ki bugün dünyamızda bakterinin bulunmadığı yer yoktur diyebiliriz. En çok organik atıkların bol bulunduğu yerlerde ve sularda yaşarlar. Bununla beraber, -90 0C buzullar içinde ve +80 0C kaplıcalarda yaşayabilen bakteri türleri de vardır. Hava ile ve su damlacıkları ile çok uzak mesafelere taşınabilirler. Deneysel olarak ilk defa...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-ve-viruslerin-karsilastirilmasi
  • MANTAR VE MANTAR ÇEŞİTLERİ

    Ülkemiz sahip olduğu flora ve iklim koşulları nedeniyle değişik ortamlarda yetişen doğa mantarları yönünden oldukça zengindir. Bu nedenle yenen makromantar türleri ülkemizin pek çok yöresinde, yetişme mevsimlerinde toplanarak, ya yemeklik olarak kullanılır ya da ticareti yapılır. Türkiye, 20 milyon hektarlık orman alanı ve geniş ziraat arazileri ile kırlık araziler bakımından çok geniş bir mantar yetişme ortamına sahiptir. Henüz bu geniş mantar...

    https://www.biyologlar.com/mantar-ve-mantar-cesitleri
  • ATMOSFERİN OLUŞUMU VE EVRİM

    myö: Milyon Yıl Önce Kaynak: International Commission on Stratigraphy KAMBRİYEN ÖNCESİ: Hadeyan, Arkeyan, Proterozoik   "Kambriyen öncesi" yeryüzünün oluşumundan Kambriyene kadar geçen dört milyar yıllık zaman dilimidir. Yeryüzü tarihinin 7/8'lik bölümü, Kambriyen öncesinde geçer. Dünyanın yüzeyinin soğuyup, katılaşması, kıtasal levhaların, atmosferin ve okyanusların oluşması. Yaşamın jeobiyokimyasal süreçler sonucu ortaya çıkması, bakterilerin...

    https://www.biyologlar.com/atmosferin-olusumu-ve-evrim
  • Dünyamızın Esrarengiz İşçileri

    Mikroorganizmalar sularda ve fabrikaların sıvı artıklarında bulunarak besin maddelerinin pislenmesine yol açarlar. Ama aynı zamanda, katı veya sularda erimiş halde bulunan organik artık maddelerin ortadan kalkmasını da sağlarlar. Mikropların tesiriyle artıkların parçalanmaya uğraması, sanayi mikrobiyolojisinin dünya üzerinde gerçekleştirdiği en mühim işlerden biri olacaktır. Kullanılmış suların arıtılması, sadece sağlık bakımından değil, su tasarrufu...

    https://www.biyologlar.com/dunyamizin-esrarengiz-iscileri
  • SITMA VEKTÖRÜ MÜCADELESİNİN ORGANİZASYONU

    Yüzyılımızın başında sıtma kontrolü, yağ, Paris Yeşili gibi birtakım basit larvisitler, bataklık ve meraların drenajı, medikal olarak kinin kullanımı gibi yöntemler aracılığı ile yürütülmekteydi. Ancak bu tip uygulamalar, ekonomik önemi olan ve lojistik olarak uygulanması mümkün olan köylerde ve merkezlerde yapılmaktaydı (Service, 1992). Ancak yine de, lokal olarak bazı başarılı sonuçlar alınıyor, kinin insan için koruyucu özellik gösteriyordu. 19401ı...

    https://www.biyologlar.com/sitma-vektoru-mucadelesinin-organizasyonu
  • İpek böceği ( Bombyx mori ) Hikayesi

    İpek böceği (Bombyx mori), Bombycidae familyasından ördüğü kozalardan ipek elde edilen, dut yaprağı ile beslenen bir cins kelebeğin tırtılı. Kelebek yumurtalarını dut yaprakları üzerine bırakır, yumurtladıktan üç dört gün sonra ölür. Baharda taze dut yaprakları üzerindeki yumurtalardan larva halinde çıkan tırtıllar sık tüylü ve siyahtır. Büyük bir iştahla devamlı dut yaprağı yerler ve dört beş defa gömlek değiştirerek bir birbuçuk ayda 7 veya 8...

    https://www.biyologlar.com/ipek-bocegi-bombyx-mori-hikayesi
  • Yararli Bakteriler

    Bakteri ismini duydugunuzda akliniza nasil bir canli türü geliyor? Elbette birçogumuzun aklina bu isim duyuldugunda mikroplar, hastaliklar ve uzak durulmasi gerekilen küçük yaratiklar gelmektedir. Ancak bunun yaninda yine birçogumuz hergün mutfagimizi, banyomuzu sterilize etmek için ugrasirken yok ettigimiz milyonlarca bakteri türünün hayatimizdaki olmazsa olmaz dedirtecek faydali özelliklerinden de bihaberiz. Aslinda iste bu monera aleminin küçük canlilari olan bakteriler...

    https://www.biyologlar.com/yararli-bakteriler
  • Kuraklık ve Kuraklık Nedenleri

    Kuraklık; şiddetine göre toplumları her zaman endişelendiren bir olaydır. Ülkemiz, dünyanın yarı kurak bir bölgesindedir. Her yıl ülkemizin bazı yöreleri kuraklık yaşamakta, çok az bölgemizde ise kuraklık olmamaktadır. Aşağıdaki resim kuraklık ve sonuçları hakkında bizlere ders verecek niteliktedir. Yazımızın devamını okumadan önce, biraz bu resime bakıp düşünmenizi istiyoruz. Türkiye’de Kuraklık (Ülkemizde Kuraklık) Türkiye’de kuraklık sorunu...

    https://www.biyologlar.com/kuraklik-ve-kuraklik-nedenleri
  • Kelebekteki 30 milyon yıllık ışık teknolojisi

    LED olarak isimlendirilen ışık yayan diyotlar (tek yöne elektrik akımını ileten bir devre eleman), genellikle elektronik aygıtların göstergelerinde ve arabaların stop lambalarında aydınlatma amacıyla kullanılmaktadır. Ancak normal LED’lerden çıkan ışık ile düzgün bir şekilde aydınlatma yapılamaz. Bilim adamları bunun nedenini ışığın düşük verimle yayılması olarak açıklamaktadırlar. Çatalkuyruklular, doğu ve orta Afrika’da yaşayan bir kelebek...

    https://www.biyologlar.com/kelebekteki-30-milyon-yillik-isik-teknolojisi
  • Rekombinant DNA Teknolojisi ve Biyolojik Kaynaklı İlaç Üretimindeki Uygulamaları

    Rekmonbinant DNA teknolojisi, genlerin yeni sıralanışlarını içeren DNA molekülleri meydana getirebilmek için in vitro teknikler kullanarak ve bu genlerin modifiye genlerin içinde çoğalmalarına devam edebilecekleri konakçı organizmalara veya hücreye yerleştirilebilmelerinde kullanılabilecek vektörlerin olusturması amacı tasıyan bir teknolojidir. Rekombinant teknolojisinin kullanım alanları cok geniştir. Kullanım alanlarına bakıldıgında ilaç geliştirme ve biyolojik...

    https://www.biyologlar.com/rekombinant-dna-teknolojisi-ve-biyolojik-kaynakli-ilac-uretimindeki-uygulamalari
  • Çevre Sorunlarının Oluşumu ve Yayılması

    Çevre Sorunlarının Oluşumu ve Yayılması

    Çevre sorunlarının gelişimine girmeden önce, dünyamızı ve ülkemizi tehdit eden bazı temel çevre sorunlarının üzerinde durmak gerekmektedir. Böylece, hem bu sorunların niteliği hem de bunlarla ilgili mevzuat ve bilincin gelişim tarihleri daha iyi izlenebilecektir. Aslında bu ayırımın kendisi dahi çevre sorunları gibi yenidir. Zira çevre sorunları ilk kez II. Dünya savaşı sonrası ortaya çıktığında, bunların son tahlilde sanayileşmenin bir sonucu olduğu ve...

    https://www.biyologlar.com/cevre-sorunlarinin-olusumu-ve-yayilmasi
  • Dogal Çevreyi Etkileyen Sorunlar

    1. Hava Kirliligi 2. Su Kirliligi 3. Gürültü Kirliligi 4. Görüntü Kirliligi 5. Toprak Kirliligi 6. Hızlı Nüfus Artışı “Tanrı affeder, bazen insanlar da, fakat doga hiçbir şeyi affetmez.” William JAMES 1.Hava Kirliligi: Atmosferdeki toz, gaz, duman, is ve kokunun canlılara zarar verecek boyuta ulaşmasına hava kirliligi denir. Atmosfer; yerden rüzgârla kalkan tozlar, yanan kömür petrol ve odundan çıkan duman, araba egzozlarından çıkan kurşun ve karbon monoksit...

    https://www.biyologlar.com/dogal-cevreyi-etkileyen-sorunlar
  • Türkiye’nin enerji kaynakları

    Taşkömürü : Ülkemizin en geniş taşkömürü havzası Batı Karadeniz Bölümü’ndedir. Buradaki taşkömürü havzaları I. Jeolojik zamanda oluşmuştur. Demir – Çelik endüstrisinde enerji kaynağı olarak kullanılan taşkömürü, aynı zamanda kimya endüstrisinin de hammaddesidir. Yıllık üretim 4-5 milyon ton dolayındadır. Üretim Türkiye’nin gereksinimini karşılayamaz. Yakın ve Ortadoğu ile Akdeniz ülkeleri arasında en zengin taş kö­mürü yatakları...

    https://www.biyologlar.com/turkiyenin-enerji-kaynaklari
  • Genel Mikrobiyoloji Hakkında Kısa Bilgi

    Mikroorganizmalar yer yüzünde bulunan ilk canlılardır. Bir tahmine göre günümüzden 3 milyar önce ilk bakteriler oluşmuş iken, insan sadece 3 milyon yıldan bu yana yeryüzünde bulunmaktadır.Mikrobiyoloji tek bir çatı altında toplanamayacak kadar büyük bir bilim dalıdır. Bu nedenle çeşitli alt gruplara bölünmüştür. Genel mikrobiyoloji tüm alt bölümleri incelerken, gıda mikrobiyolojisi, klinik mikrobiyoloji, veteriner mikrobiyoloji, tarım mikrobiyolojisi,...

    https://www.biyologlar.com/genel-mikrobiyoloji-hakkinda-kisa-bilgi
  • Rekombinant DNA Teknolojisi Kullanım Alanları

    Rekmonbinant DNA teknolojisi, genlerin yeni sıralanışlarını içeren DNA molekülleri meydana getirebilmek için in vitro teknikler kullanarak ve bu genlerin modifiye genlerin içinde çoğalmalarına devam edebilecekleri konakçı organizmalara veya hücreye yerleştirilebilmelerinde kullanılabilecek vektörlerin olusturması amacı tasıyan bir teknolojidir. Rekombinant teknolojisinin kullanım alanları cok geniştir. Kullanım alanlarına bakıldıgında ilaç geliştirme...

    https://www.biyologlar.com/rekombinant-dna-teknolojisi-kullanim-alanlari
  • Nanoteknoloji ve Mikrodünyalardaki Yaratılış

    Nanoteknoloji ve Mikrodünyalardaki Yaratılış

    Teknoloji ilerledikçe kullandığımız araçların boyutları giderek küçülüyor. İlk bilgisayar bir oda kadar büyüktü. Önce bir çalışma masasının, sonra da dizlerin üstüne konabilecek kadar küçüldü.

    https://www.biyologlar.com/nanoteknoloji-ve-mikrodunyalardaki-yaratilis
  • Bakteriyofajlar Hakkınmda Bilgi

    Bakteriyofaj (bakteri ve Yunanca phagein, ‘yemek’ fiilinden türetme), bakterileri enfekte eden bir virüstür. Terim genelde kısaltılmış hali olan faj olarak kullanılır. Ökaryotları (hayvan, bitki ve mantarları) enfekte eden virüsler gibi fajlarda da büyük bir yapısal ve işlevsel çeşitlilik vardır. Tipik olarak proteinden oluşan bir kabuk ve içinde yer alan genetik malzemeden oluşurlar. Genetik malzeme DNA veya RNA olabilir, ama genelde 5 - 500 kilo baz çifti...

    https://www.biyologlar.com/bakteriyofajlar-hakkinmda-bilgi
  • Omurgalı Ve Omurgasız Hayvanlar Hakkında Ayrıntılı Bilgi

    Omurgalılarda kıkırdaktan, kemikten ya da her ikisinden oluşan ve hiçbir hayvan grubunda rastlanmayan bir iç iskelet sistemi vardır. Bu iskelet gelişim boyunca vücuda destek sağlayarak büyümenin sınırlarını genişletir. Bu nedenle omurgalıların çoğu, omurgasızlara göre daha iri yapılıdır. İskelet en ilkel türlerin dışında kafatası, omurga ile kol ve bacak uzantı çiftlerini kapsar. Omurga ile omurgaya bağlanan kol ve bacak kemikleri vücudu destekler.Hareket...

    https://www.biyologlar.com/omurgali-ve-omurgasiz-hayvanlar-hakkinda-ayrintili-bilgi
  • Faj terapisi nedir

    Keşiflerinin ardında fajlar anti-bakteriyel etmen olarak denenmişlerdir. Ancak antibiyotikler keşfedilince bunların fajlardan daha kullanışlı oldukları görülmüştür ve Batı'da faj tedavisi üzerine yapılan araştırmalar bırakılmıştır. Bun karşın Sovyetler Birliği'nde 1940'lardan beri antibiyotiklere alternatif olarak kullanımı devam etmiştir. Bakteri suşlarında doğal seleksiyon yoluyla antibiyotik direncinin oluşması bazı tıbbi araştırmacıları faj...

    https://www.biyologlar.com/faj-terapisi-nedir
  • FORAMİNİFERLER

    «Foraminifer» lerin özelliklerinin en başta geleni tek hücreli vücutlarının inanılmayacak derecede güzel ve tuhaf şekilli olmasıdır. Bu hayvanların, her biri ötekinden daha güzel, tam bin iki yüz çeşidi vardır. Üstelik öylesine küçüktürler ki, mikroskopsuz asla incelenemez-ler. Ama bunları incelemek için ne kadar zaman harcasanız değer doğrusu... Foraminifer'lerin ikinci bir özelliği de çok eski jeolojik çağlardan bu yana dünyanın çeşitli yerlerinde...

    https://www.biyologlar.com/foraminiferler
  • Sigara Sarı Nokta Hastalığını tetikliyor

    Sigara Sarı Nokta Hastalığını tetikliyor

    Sigara Sarı Nokta Hastalığını tetikliyorHalk arasında sarı nokta denen, tıbbi adı ”makula dejenerasyonu” olan sarı nokta hastalığı, özellikle 50 yaşından sonra görülüyor. Sigara tüketimi ise sarı nokta hastalığının gelişimini ve ilerlemesini tetikliyor. Dünyagöz Altunizade’den Prof. Dr. Hamdi Er, sarı nokta hastalığında sigara kullanımının göz sağlığına etkilerini paylaşarak, sigaranın zararlarına dikkat çekiyor. Yediklerimizden içtiklerimize,...

    https://www.biyologlar.com/sigara-sari-nokta-hastaligini-tetikliyor
  • Bakterilerin endospor durumu, endospor meydana gelişi

    Bakterilerin endospor durumu, endospor meydana gelişi

    Endospor, bir bakterinin uygun olmayan koşullar altında sitoplazma yüzeyini minimuma indirerek metabolizmasını en düşük halde çalıştırmasıyla ortamın dış etkilerinden korunması amaçlı olarak aldığı haldir.

    https://www.biyologlar.com/bakterilerin-endospor-durumu-endospor-meydana-gelisi
  • FORAMİNİFER NEDİR?

    Foraminiferler okyanuslarda yaşayan ve mineralize bir test (kabuk, kavkı) üreten tek hücreli organizmalardır. Foraminiferler genellikle kalsiyum karbonat (CaCO3) testlidir, fakat testlerin bir kısmı da deniz tabanındaki çimentolanmış partiküller veya organik malzemelerden oluşabilir. Foraminifer testleri belirli şekil ve boyutlarda oluşur. Bazı testler basit, tek localı şekillerde olabilirken diğerleri çok localı ve daha karmaşık yapılı olabilmektedir. Tipik olarak...

    https://www.biyologlar.com/foraminifer-nedir
  • VIII. ULUSAL İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ KONGRESİ

    VIII. ULUSAL İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ KONGRESİ

    İşçi sağlığı ve iş güvenliği, bir kuruluşun gerçekleştirdiği faaliyetlerden etkilenen tüm insanların (çalışanların, geçici işçilerin, alt yüklenici çalışanlarının, ziyaretçilerin, müşterilerin ve işyerindeki herhangi bir kişinin) sağlığını korumayı ve iş güvenliğini sağlamayı, bir başka ifadeyle; işyerinde meydana gelebilecek iş kazası ve meslek hastalıkları gibi her türlü riske karşı gerekli ve yeterli tedbirleri almayı, bu husustaki...

    https://www.biyologlar.com/viii-ulusal-isci-sagligi-ve-is-guvenligi-kongresi
  • MİKROBİYAL LİÇİNG NEDİR

    Mikroorganizmalar mineral kaynaklarının oluşması ve çözülmesinde önemli rol oynar. Mineral aranması ve zenginleştirilmesinde biyoteknolojik yöntemlerin kullanılması popüler hale gelmiştir. Mikrobiyal liçing; mikroorganizmalar yaratımıyla maden cevherlerinden metallerin kazanılması işlemidir. Düşük kaliteli cevherlerden metallerin geri kazanımın da kullanılan kimyasal metodlar ekonomik olmamaktadır. Dünya genelinde yüksek oranlarda bulunan düşük kaliteli, bakır...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyal-licing-nedir
  • FORAMİNİFERLERİN GELİŞİMİ

    Foraminifer bugün dünyanın tüm okyanuslarında yaşamaktadırlar. İlk olarak yaklaşık 525 milyon yıl önceki kayaç kayıtlarında görülmüşlerdir. O zamandan bugüne kadar, foraminifer testlerinin boyutları, şekil ve yapıları önemli derecede değişmiştir. Foraminiferin yaşadığı zaman periyoduna ve şartlara bağlı olarak; testler, tek localı ya da çok localı, sağa veya sola sarılımlı, büyük veya küçük, küçük tanelerden veya CaCO3dan oluşabilir. Bilim...

    https://www.biyologlar.com/foraminiferlerin-gelisimi
  • Diyabete ‘Akıllı İnsülin’

    Diyabete ‘Akıllı İnsülin’

    Utah Üniversitesi’nde geliştirilen ‘akıllı insülin’in denemeleri başarıyla sonuçlanırsa artık milyonlarca birinci tip diyabet hastasının sürekli kan şekeri seviyelerini gözlemlemeleri gerekmeyecek.

    https://www.biyologlar.com/diyabete-akilli-insulin
  • Bordetella pertussis ( Boğmaca etkeni)

    Boğmaca, Bordetella pertussis‟in etken olduğu akut, bulaşıcı bir solunum sistemi enfeksiyonudur. Boğmaca ülkemizde bildirimi zorunlu hastalıklar arasında yer alır ve aşı ile önlenebilir bir hastalık olarak özel program yürütülmektedir (1,2,3,4).Tanı mikrobiyolojik incelemeye dayanır. Hem hasta yönetimi hem de süre giden bağışıklama programlarının etkinliğinin analizi bakımından vakalara kesin tanı konulabilmesi önem taşımaktadır. Kesin tanı Bordetella...

    https://www.biyologlar.com/bordetella-pertussis-bogmaca-etkeni
  • FOSFOR DÖNGÜSÜ

    FOSFOR DÖNGÜSÜ

    Fosfor da, canlılar için gerekli temel maddelerdendir.Hücrelerde nükleik asitlerin enerji aktarımlarını sağlayan adenozin trifosfat (ATP) maddesinde,hücre zarının yapısında,ayrıca kemik ve dişlerin yapısında bulunur. Fosfor diğer elementler gibi doğada bileşikler halinde bulunur. Fakat bu bileşikler suda kolay çözünmezler.Fosfor bileşikleri özel- likle kemik,diş,kabuk gibi hayvansal atıklarda ve doğal kayaçlarda bulunurlar.Bu bileşikler suda çözünmedikleri...

    https://www.biyologlar.com/fosfor-dongusu
  • 21. Yüzyılda Bir Milyar Kişi Sigara Yüzünden Ölecek

    21. Yüzyılda Bir Milyar Kişi Sigara Yüzünden Ölecek

    Dünya Akciğer Vakfı, mevcut eğilimin sürmesi halinde bu yüzyılda 1 milyar kişinin sigara içmesi ya da sigara dumanı yüzünden hayatını kaybedeceğini bildirdi.Vakıf, sadece 2013 yılında 6 milyondan fazla kişinin tütün kullanımının yol açtığı hastalıklar yüzünden öldüğünü açıkladı.Tütün şirketlerinin iki yıl önceki toplam kârı ise 44 milyar dolardan fazla.Bu noktanın altını çizen vakıf, tütün endüstrisinin ürünleri nedeniyle ölen her...

    https://www.biyologlar.com/21-yuzyilda-bir-milyar-kisi-sigara-yuzunden-olecek
  • Doğal seçilim ne denli yaygındır?

    Biyologların doğal seçilimle ilgili sorabileceği en basit sorulardan biri de, ilgiçtir, yanıt verilmesi en güç olanlardan biridir. Doğal seçilim, bir popülasyonun genel genetik oluşumunun değişiminden ne derecede sorumludur? Doğal seçilimin canlıların fiziksel özelliklerinin çoğunu oluşturduğundan kimsenin ciddi bir kuşkusu yoktur - gaga, biseps, beyin gibi büyük ölçekteki özelliklerin oluşumunun başka mantıklı bir açıklaması yoktur. Ancak, doğal seçilimin,...

    https://www.biyologlar.com/dogal-secilim-ne-denli-yaygindir
  • Çeşitlilik açıklanıyor

    Darwin değişkenlerin nereden geldiğini söyleyememenin yanısıra yeni özelliklerin bir sonraki nesillerde nasıl yayıldığını da açıklayamadı. Yavrunun ebeveynlerin özelliklerinin karışımını aldığı karma kalıtıma (blending inheritance) inanıyordu. Ancak Darwin bile bu kuramın sorunlu olduğunu anlamıştı, çünkü eğer özellikler gerçekten karışmış olsaydı, herhangi nadir ve yeni bir özellik, bu özelliği taşımayan bireylerin nesiller boyu çoğalmasıyla...

    https://www.biyologlar.com/cesitlilik-aciklaniyor
  • KREP SOKMALARI (SCORPIONIZM) VE AKREP ZEHİRLERİ

    Akrep sokmalarında görülen semptomlar ve diğer alametler: Akrep sokmalarının etkisi, akrebin türüne, boyuna, yaşına, cinsiyetine, saldırganlığına, mevsime, sokulan kişinin alerji hassasiyetine, yaşına, sokulan bölgenin hayati fonksiyonlara sahip organlara yakınlığına göre değişmektedir. Bilhassa kalp ve solunum rahatsızlıkları olan insanlar, akrep sokmalarından fazla etkilenmektedir. Aslında iğnenin sokulan organda bıraktığı deliğin derinliği de...

    https://www.biyologlar.com/krep-sokmalari-scorpionizm-ve-akrep-zehirleri
  • ÇİÇEKLİ BİTKİLERDE ÜREME, BÜYÜME GELİŞME

    ÇİÇEĞİN KISIMLARI: Yüksek yapılı bitkilerin üreme organına çiçek denir. Çiçekler, uzunlukları farklı bir sapın ucunda ve bir eksen etrafında iç içe geçmiş birkaç bölümden oluşur. Bunlar: 1- Çiçek sapı 2- Çiçek tablası 3- Çanak yaprak 4- Taç yaprak 5- Erkek organ 6- Dişi organ • Tam Çiçek: Bir çiçekte yukarıda saydığımız kısımların hepsi varsa buna tam çiçek denir. • Eksik Çiçek: Erkek ya da dişi organdan yalnızca birini bulunduran...

    https://www.biyologlar.com/cicekli-bitkilerde-ureme-buyume-gelisme
  • Ototrof Hipotezi

    Tüm canli organizmalarin hayatta kalmalari için besine ihtiyaç duyduklari düsünülecek olursa, ilk canlinin da kendi besinini kendisinin yapmasi gerekliligi ortaya çikar. Iste bu görüse göre ilk canli kendi besinini üretebilen ototrof bir canlidir. Diger canlilar da bunlardan meydana gelmistir. Ancak bugünkü anlamda ototroflarin, dünyanin olustugu ilk günlerdeki gibi olumsuz ve basit çevrede olusmasi mümkün degildir. Ototroflarin bu ilk kompleks yapiyi kazanmalari için...

    https://www.biyologlar.com/ototrof-hipotezi
  • Mikroskobik canlılar özellikleri ve hayatımızdaki rolleri

    Bakteri dünyası, canlı çeşitliliğine, neredeyse sonsuz denilebilecek bir oranda katkıda bulunuyor. Her gün yeni türler keşfediliyor ve birbirinin aynı olduğu düşünülen bakterilerin bile metabolizmaları incelendiğinde, aslında farklı türler oldukları ortaya çıkıyor. Bakteriler, yeryüzünde yaşamın sürekliliği için çok önemli birçok biyokimyasal olayın gerçekleşmesini sağlıyor. Kısacası, yaşamın temelindeki kimyasal olayların gerçekleşmesini...

    https://www.biyologlar.com/mikroskobik-canlilar-ozellikleri-ve-hayatimizdaki-rolleri
  • Mikro Evolüsyon ve Yeni Türlerin Teşekkülü

    1- Mikro evolüsyon Popülasyonlarda tabii seleksiyonla hasıl olduğu kabul edilen mikro evolüsyonlar, yani küçük değişiklikler, “külli bir evolüsyonun göstergesi” olarak ele alınırlar. Serçelerdeki mortalite, kelebeklerde endüstri melenizmi, bakteri ve böceklerin bazı ilaçlara dayanıklılığı bu misallerden ba­zılarıdır. 1.1- Serçelerde Mortalite Ekstrem tabiat şartlarının canlılar üzerindeki etkisini tespit etmek maksadıyla 1898 yılında serçeler...

    https://www.biyologlar.com/mikro-evolusyon-ve-yeni-turlerin-tesekkulu
  • Tunicata ( Kuyruğu Kordalılar ): Gömlekliler

    Phylum(Şube):Chordata Subphylum(altşube):Tunicata Tunicatlar(Tulumlular) denizlerin tümüne yayılmış ve çeşitli derinliklerde yasayan canlılardır.Tunicatlar larva döneminde su içerisinde serbest yasarken,erginleşen bireylerin bir bölümü suda serbest yaşamaya devam ederken,bir kısmı da denizlerdeki çeşitli yüzeylere yapışarak koloni,grup ve soliter(Tekil) olarak yaşamlarını sürdürürler.selüloz maddesinin tunicatlarda da varolması bu hayvanların iliginçliğini...

    https://www.biyologlar.com/tunicata-kuyrugu-kordalilar-gomlekliler
  • İmmüno onkoloji ile kanser tedavisinde yeni bir çağın kapıları açılıyor!

    İmmüno onkoloji ile kanser tedavisinde yeni bir çağın kapıları açılıyor!

    Son bir kaç yılda immüno onkolojide çok önemli gelişmeler yaşandıİmmüno onkoloji alanında ilk önemli sonuçların 2012 yılında alınmaya başlandığını ama çalışmaların geçmişinin 30 yıl geriye kadar gittiğini söyleyen Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü Medikal Onkoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İsmail Çelik, immüno onkoloji ile kanser tedavisinde yeni bir çağa girildiğini ve hızla kemoterapisiz bir döneme doğru gidildiğini belirtti. Kanser...

    https://www.biyologlar.com/immuno-onkoloji-ile-kanser-tedavisinde-yeni-bir-cagin-kapilari-aciliyor
  • Darwin ve Moleküler Evrim

    Doğal seçilim aslında bir genetik kuramı. Çünkü doğal seçilim süreci genetik çeşitliliğin varlığını gerektiriyor. Bu çeşitlilik ortamında, Darwin'in deyimiyle "varolma mücadelesi"nde, avantajlı özelliklere sahip bireyler varlıklarını sürdürebiliyor ve bu özelliklerini bir sonraki kuşağa aktarabiliyorlar. Ancak Darwin, genetik süreçlerin nasıl işlediğini özelliklerin bir kuşaktan diğerine nasıl aktarıldığını- bilmiyordu. Ebeveynler ve yavrular...

    https://www.biyologlar.com/darwin-ve-molekuler-evrim
  • Amfibilerden Sürüngenlere Geçiş

    Amfibiler yaşamlarının bir kısmını suda, diğer kısmını karada geçirdikleri için “iki yaşamlılar” olarak adlandırılırlar. [İlk olarak Geç Devonyen Dönem'de görülmeye başlamışlardır ki bu da, günümüzden 385 milyon yıl öncesiyle 374 milyon yıl öncesine denk gelmektedir.] Anatomik ve fizyolojik açıdan balıklarla sürüngenler arasında bir özellik gösteren amfibiler, omurgalıların su dışında yaşayan ilk grubunu oluştururlar [ve kendi başlarına bir...

    https://www.biyologlar.com/amfibilerden-surungenlere-gecis
  • DNA, Nükleotit, Kromozom, Gen, Canlılık, Cansızlık - Nedir, Ne Değildir?

    Nükleotitlere bu özel önemi verme ve en önde anlatma sebebimiz, canlılığın sürerliğinin sağlanabilmesi için var olması gereken DNA yapısının temel yapı birimi olmalarıdır. İleride ayrıntısıyla değineceğimiz gibi canlılık en nihayetinde belirli biyokimyasal fonksiyonların DNA tarafından saklandığı ve gelecek nesillere aktarıldığı bir varlık formundan ibarettir. Dolayısıyla DNA'nın oluşabilmesi, canlılığın büyük oranda oluşabilmesini...

    https://www.biyologlar.com/dna-nukleotit-kromozom-gen-canlilik-cansizlik-nedir-ne-degildir
  • Koaservat nedir? İlkin Koaservat Yapıları Nasıl Oluşmuştur? Yağların Canlılık Evrimi'ndeki Önemi...

    Koaservatlar, "cansız" veya inorganik moleküllerden oluşan, ilk "canlı" (organik moleküllerden oluşan kompleks) özellikli moleküllerdir. Yani Dünya üzerinde var olan, olmuş ve olacak her canlının atası, ilkin hücreler olarak düşünebileceğimiz koaservatlardır. Bunlar, günümüz hücrelerinden çok daha ilkeldirler ve sadece bir zırh ile zırh içerisinde hapsolmuş moleküllerden ibarettirler. Ancak bu zırh belli oranda molekül transferine izin vermektedir; dolayısıyla...

    https://www.biyologlar.com/koaservat-nedir-ilkin-koaservat-yapilari-nasil-olusmustur-yaglarin-canlilik-evrimindeki-onemi-
3WTURK CMS v8.1