Katil Afrika Balarıları
Bal arılarının çok saldırgan bir alt türü olan Afrika balarısı - Apis mellifera scutellata
Bal arıları (Apis mellifera L.) bal, balmumu, arısütü ve diğer bazı yan ürünler yaparak İnsanlara büyük faydalar sağlamaktadır. Bal tarihin ilk çağlarından buyana insanoğlu tarafından bilinmekte, çok değer verilmekte ve birçok hastalık için şifa kaynağı olarak kullanılmaktadır. Ancak bal arısının insanlar için asıl önemi, bitkilerde tozlaşmayı sağlayarak birçok yabani ve kültür bitkilerinde meyve ve tohum bağlamayı gerçekleştirmesinden kaynaklanmaktadır.
Dünyada 50 milyon civarında arı kolonisi olduğu bildirilmekle birlikte Türkiye'de bu sayı 2,5 milyonu aşmaktadır. Dünyadaki bal üretimi 1 milyon ton civarında iken bu miktar Türkiye de 36000 ton civarındadır. Üretilen bal miktarı ile ülkemiz dünyada, yedinci sırada almaktadır.
Arı türün nasıl istenmeyen sonuçlara yol açtığını anlayabilmek için Afrika balarısını incelemek oldukça iyi bir örnektir. Afrika balarısı (Apis mellifera scutellata ) , balarısının çok saldırgan ve tehlikeli bir alt türüdür. Afrika balarısı (Apis mellifera scutellata) , Avrupa balarına (Apis mellifera ligustica ) göre tropikal bölgelerde daha fazla bal üretmek amacıyla, 1956 yılında Brezilya’ya getirildi ve Brezilyalı bilim insanı Warwick Kerr, bal üretimini artırmak için, Avrupa bal arıları ile Afrika bal arılarının çaprazlanmasıyla yeni bir tür geliştirmeyi başarmıştır. Ancak bir yıl sonra laboratuvarda meydana gelen bir kaza ile 26 kovan dolusu arı, doğaya dağılmıştır. Bu tarihten beri Amerika kıtasında yayılmaya başlamışlardır. Afrika balarıları saldırgan bir yapıya sahip olduklarından dolayı Avrupa balarılarının oluşturdukları kolonileri habitatlarından kovabilirler. Diğer durumlarda da Afrika Avrupa alt türleri arasında hibritler yani bir diğer adıyla melezler oluştururlar.
Afrika balarısının, 1956 yılından beri, Amerika’daki yayılışı. (Kaynak: Campbell Biyoloji)
1982 yılında Afrika balarısı, Panama Kanalına doğru ilerlemiş ve bu bölgeyi aşmayı başarmıştır. 1985 yılında Meksika’ya ve 1990 yılında güney Teksas’a kadar ulaşmıştır. Her yıl yaklaşık 110 km kadar ilerleyerek ve sınırları geçerek 1994 yılında Kaliforniya’ya kadar ulaşmışlardır. Şuanda Birleşik Devletlerin güneyine doğru yayılmaya devam etmektedir. 2000 yılının Aralık ayı itibariyle saldırgan bir tür olan Afrika balarıları kuzey Teksas, güney Kaliforniya, güney Nevada ve tüm Arizona’ya kadar ulaşmayı başarmış, 2014 yılında, bu melezlerin Kaliforniya'ya yayılmasını inceleyen araştırmacılar, San Francisco'ya ulaştıklarını keşfetmişlerdir. Bu tür maalesef ki insanlara ve hayvanlara karşı oldukça saldırgan bir tavır sergilemektedir. Şiddetli sokmalar ve ölümle sonuçlanabilen saldırıları nedeniyle oldukça tehlikeli bir tür olarak kabul edilmektedir. Ölümlere neden olan bu tür için dünya üzerinde yayılışını gösteren bir harita oluşturulmasına gerek duyulmuştur. 2000 yılına kadar bu tür ABD de 10 insanın ölümüne neden olmuştur.
İlk sütunda yer alan Afrika balarısının özellikleri ve diğer arılarla karşılaştırılması.(Kaynak: Arıcılar Burda, Facebook)
Avrupa bal arıları tek saldırıda 200 defa sokabilirken, Afrika balarıları en az 2000 defa sokabilme yetisine sahiotir. Bu nedenle Afrika balarılarına katil Afrika balarıları da diyebiliriz. Bu balarıları oldukça savunmacı ve baskın arılardır. En ufak bir titreşime bile çok hassas yapıları ile tepki verebilmektedirler. İnsanların kulağıyla duyamayacağı yada zar zor duyacağı bu titreşimleri algılayabilir ve aynı zamanda bu sesten rahatsız olurlarsa çevresinde bulunan tüm canlıları bu durumdan sorumlu tutarak hepsine karşı saldırıya geçerek zarar verebilirler. Uyarıldıkları durumlarda ve tehdit altında olduklarını anladıklarında ekstra savunma mekanizmalarını devreye sokarak işçi arılar harekete geçerler ve yuvalarını korurlar. Afrika balarıları, normal bal arılarına göre biraz daha ufak bir vücut yapısına sahipken iğne başına taşıdıkları zehir hemen hemen aynı miktardadır. İnsan vücuduna boşalttıkları zehrine “ meletin “ adı verilmektedir. İnsanlar ve diğer hayvanlarda sokma sonucu meydana gelen acıya neden olan da temel kimyasal yapı budur. Çok fazla miktarda zehrin bir anda vücuda boşaltılması böbrekleri kısa sürede iflas ettirir ve erken müdahale yapılmazsa süreç ölümle sonlanabilir.
Afrika balarılarının diğer bir sorunu da oldukça baskın karaktere sahip olmalarıdır. Mesela sakin bir Avrupa arısıyla çiftleşse bile meydana gelen yavrular saldırgan ve baskın karakterli olmaktadır. Bunun için yapay seçilimle bile bu arıları sakinleştirmek çok zor ve uzun zaman alan bir uğraştır.
Acaba Afrika balarısının Kuzey Amerika’daki yayılışını ne durdurabilir?
Bu istilanın başlarında, Afrikalı bal arıları "katil arılar" lakabını edindiler ve yol boyunca bolca korkuya ve ikinci sınıf arılarla ilgili filmlere ilham verdi.
Bayamón'daki Porto Riko Interamerican Üniversitesi'nden böcekbilimci Bert Rivera-Marchand , bu arılardan bahsederken "katil arılar" olarak bahsetmenin yanıltıcı olduğunu söylemektedir.
Rivera-Marchand, "Bu terim, bu arıların kovanlarını gerçekten savundukları sırada öldürmeye hazır oldukları izlenimini veriyor" diyor. "Bir kovan ne kadar savunma amaçlı olursa olsun, tarlada yiyecek polen arayan arılar saldırmazlar."
Dahası, Rivera-Marchand, 1994'te yapılan çalışmada Afrikalı bal arılarının saldırgan davranışlarında önemli bir azalma olduğunu tespit ettiklerini bildirmiştir.
Rivera-Marchand ve meslektaşları tarafından 2012’de yayınlanan makaleye göre, Porto Rikolu Katil Arılar, Afrika kökenli bal arılarından daha az hareket ediyor ve daha az sokuyor. Aslında Katil Arılar, neredeyse tam olarak, Avrupa Bal Arıları gibi davranıyorlar. 20 yıldan kısa bir süre içinde, katil arıların aşırı savunmacı davranışlarında önemli bir azalma olduğu tespit edilmiştir.
Rivera-Marchand, Porto Riko’da arıcılık endüstrisinde bu arıların kullanıldığını ve arıcıların herhangi bir sorunla karşılaşmadıklarını sözlerine eklemiştir.
Çeviren ve Derleyen: Betül Erol
Kaynakça:
Reece, Jane B. ve diğerleri. Campbell Biyoloji. 6. basım. Çev. Ertunç Gündüz ve İsmail Türkan. Ankara: Palme Yayınevi, 2010.
İnci, A., 1986. Bal ihracatımız, Teknik Ancılık, 6: 2-6.
Morse, R.A. 1975. Bees and Beekeeping Ithaca and London, Cornell University Press.
Free, J.B., 1970. Insect Pollination of Crops. Academic Press, London
McGregor, S.E., 1975. Insect Pollination of Cultivated Crop Plaııts. Res. Serv. U.S. Rept. Agr. Washington D.C.,
Özbek, H., 1979. Kültür Bitkilerinin Tozlaşmasında Bal ansı (Apis meüifera L.). Atatürk
Üniv. Ziraat Fak. derg. 10 (1-2): 171-177.
Özbek, H., 1983. Bal Arısının Bitkilerin Tozlaşmasmdaki Etkisini Artırmada Phetomon'lardan Yararlanma. Atatürk Üniv. zir. Fak. Zir. Derg. 14(1-2): 105-11.
http://www.bbc.com/earth/story/20151123-are-killer-africanized-bees-really-that-dangerous
https://www.aricilik.com.tr/katil-afrika-bal-arilari/
Zooloji Haberleri
-
Kıbrıs’ta Cüce Filler ve Cüce Su Aygırları Neden Yok Oldu?
-
İki yeni böcek türüne, dünyanın en ünlü tenis oyuncularının adı verildi.
-
İklim değişikliği yeni keşfedilen tarantula türünün yok olmasına mı yol açacak?
-
Şimdiye Kadar Keşfedilen En Küçük Penguenlerden Biri ile Tanışın
-
21. Türkiye Kuş Konferansı
-
Hindistan'ın Siang Vadisi'nde mavi renkli karınca keşfedildi
-
Bilim İnsanları tarafından Çin'de yeni bir çukuru engereği türü keşfedildi.
-
Çok Eşli Kuşlar, Tek Eşlilerden Daha Hızlı Evrimleşiyor
-
Bir Milyon Yıllık Bu Çita, Günümüzdeki Çitaların Üç Katı Kadardı
-
308 Milyon Yıllık Dikenli Bacaklı Örümcek Keşfedildi
-
ABD'deki alpakalarda ilk kez kuş gribi tespit edildi.
-
Kaplan Türleri Hakkında Bilgi
-
Nesli Tükenen Maymunlar, Goriller ve Şempanzeler
-
Termitlerin Dev Yuvalarını Nasıl İnşa Ettikleri Keşfediliyor
-
Meraklı ve gizemli: yeni yaprak böcekleri keşfedildi.